Çete Beyi Topal Osman - Bölüm 9

Osman Ağa’nın, Erzurum Kongresi’ndeki tutumları yüzünden arayı bozduğu Giresun delegelerinden biri olan Dr. Naci Bey, Erzurum’dan dönüşünde ilk iş olarak sahibi olduğu Karadeniz adlı gazeteyi kapatır. Bu durumu şöyle açıklar:

’Giresun’a dönünce hemen gazetemi kapattım. Ama asıl tehlike başka idi. Erzurum Kongresi’ne gidinceye kadar her dediğimizi yapan, bizimle birlikte hareket etmeye özen gösteren Osman Ağa birden bire değişmiş, kongredeki tutumumuzu nasıl ve nereden öğrenmişse, bize hasım olmuştu. Halbuki Osman Ağa’yı gıyabında Mustafa Kemal Paşa'ya Erzurum Kongresi’nde biz tanıtmıştık. Şimdilerde Osman Ağa’nın Mustafa Kemal Paşa ile haberleştiği ve ortak hareket ettiği söyleniyordu. Osman Ağa her fırsatta bize sataşmak için bahane arıyordu. Hatta birkaç kez hakaret ve tehditlere maruz kaldım.

Resim

Ben aynı zamanda Giresun Gençler Birliği Başkanı idim. Gençleri yanına çağırmış ve beni başlarından atmalarını tembihlemiş. Gençler de bu isteğini kabul etmeyince gençleri de birliği de dağıtmış. Binamızı yağmalatmış. Osman Ağa Giresun’da hükümdar gibiydi, kimseyi dinlemiyor her istediğini yapıyordu. Kongreden dönüşümüzden sonra şehre gelen Giresun Kaymakamı’nı istediklerini yapmadığı için bir süre odasından çıkartmamıştı. Sadece ben değil benim gibi diğer aydınlar da korku içinde yaşıyordu. Bir seferinde Avukat Cemil ile Bekir Sükuti kendilerini evlerinin üst kat penceresinden aşağı atmışlar, bir süre tedavi görmüşlerdi. En azından kovuşturma için gelen jandarmalara böyle ifade vermişlerdi ama kim inanır!

’Benim durumum daha da kötü idi, her an vurdurmak ihtimali vardı. Birkaç defa Osman Ağa’nın çetesinde bulunan Kaptan isimli akrabamın haber vermesiyle ölümden döndüm. Kaptan daha sonraları Ankara’da milis yüzbaşı rütbesine yükseldi. Doğuda ayaklanan eşkıya üzerine Osman Ağa çetesinin gitmesine karar verilince ben de gidecektim. Son anda vazgeçti ve beni Erzurum’a gitmemi emretti. Yolda öldürüleceğim bilgisini alınca bir ticaret gemisi ile İstanbul’a oradan da Viyana’ya gittim.’

Elektrik mühendisi olan İbrahim Hamdi Bey ise Kongre dönüşü yaşadıklarını şöyle aktarıyor:

’Kongre arzu ettiğim yolda ilerlemediği için çok üzgün ve küskündüm. Eylül sonunda da kongredeki genel tutumu ve umumi havayı eleştiren bir yazı yayınlayıp siyaseti ve gazeteciliği bıraktım.

’Mustafa Kemal Paşa ve taraftarları ile aramızın açıldığı iyice anlaşılınca Giresunlu Osman Ağa bize karşı iyice pervasızlaştı, kimseyi dinlemez oldu. Her an öldürülme ihtimalim olduğundan apoletsiz subay üniforması ve belimde tabancam ile geziyordum. Çünkü Osman Ağa vahşi tabiatlı bir insandı ve çete elemanları da kendisi gibi her an her türlü cürmü işleyebilecek kimselerdi.'

’Topal Osman’ın Ermenilere kötülük ettiği yönünde adı çıkmıştı. Ermeni ve Rum çeteleri bastırıyordu fakat Müslüman ve Türk halka da zararı dokunuyordu. Kimsenin can, mal, ırz emniyeti kalmamıştı. Ben ve Giresunlu birkaç idealist sanki memleketi kurtarma görevi bize verilmiş gibi Giresun’u huzurlu bir hayat içinde tutabilmeye çalışıyor, Topal Osman çetesinin hangi din ve ırk fark etmeksizin masum insanlara kötülük etmesini tasvip etmiyorduk. Nitekim avanesinden biri, bir Türk’ün eşini kaçırmıştı. Bana gelip şikayet ettiler. Topal Osman’a gittim ve bu kabil hadiselerin tekrar yaşanmaması gerektiğini söyledim. Kongreden önce bizleri dinleyen biriydi ancak kongreden sonra biz muhalif damgası yiyince bizi dinlemez oldu. Bizi ortadan kaldırıp Giresun’un tek hakimi olma hevesine kapıldı. '

’Erzurum Kongresi’ni tenkit eden yazım yayınlanınca hayatım iyice tehlikeye girmişti. Kaldı ki, uzun süren askerlik süresince mesleğimden uzak kalmıştım. Yeniden mesleğimde yetişmek için İngiltere’ye gitmek istiyordum. Kongreden sonra birkaç ay Giresun’da kaldıktan sonra önce İstanbul’a, ardından İngiltere’ye gittim.’

Giresun delegelerinin bahsettiği gibi Osman Ağa, kızdığı ve kongre sırasında tutumlarını beğenmediği için aydınlara kötülük yapmak niyetinde olsaydı, Giresun’a geldiklerinde bunun için hem imkanı hem de fazlasıyla gücü vardı. Oysa ki Osman Ağa muhalif aydınlara karşı hiçbir hadiseye girişmemiştir. Yukarıda bahsedilen iki aydın da Giresun'dan hiç bir zorluk yaşamadan çıkabilmişlerdir.

Mustafa Kemal Paşa, Nutuk'ta Ömer Fevzi Bey ve bazı Trabzon bölgesi delegelerinin düşman casusu olduklarından bahseder. Nutuk'ta söz konusu delegeler hakkında, Türk-İngiliz dostluğu arzusu içinde oldukları, İngilizlerle Türkleri birbirlerine yakınlaştırma heveslisi olduklarından bahsedilir.

Devamı gelecek...

Çete Beyi Topal Osman Yazı Dizisi
Bölüm 1 Bölüm 2
Bölüm 3 Bölüm 4
Bölüm 5 Bölüm 6
Bölüm 7 Bölüm 8

Resim Kaynağı