Turkish Steemit Novel | "Sınırsız" - Capter #2 / Part #4

monomyth (65)in #tr • 7 years ago

Hi dear Steemians, this is a first Turkish novel special to Steemit! It's a fantasy and sci-fi novel and I will share daily. I hope you guys support me with your comments and ideas. Steemit have great opurtunuties and I want to start something in Turkish community. I hope one day I will finish this novel in here and I will publish it. So, if you ready let's start!

Badges
Name	Sınırsız / Unlimited
Category	Fantasy, Sci-Fi

Previously in Sınırsız :

Her Chapter farklı bir evrende, farklı bir dünyada, farklı bir zaman diliminde geçiyor. Her evrenden bir karakter tanıtılıp öne çıkacak ve en son hepsi bir araya gelecek, ilk chapter'da bahsedilen turnuva için. Karışıklık olmasın diye not düşeyim dedim :)

Zil ikinci kez çaldığında anca yetişmiştim kapıya. Eski kapıyı çıkardığı sinir bozucu gıcırtıya aldırmadan açınca dışarıdaki yağmur dahada hızlanmıştı. Eskiden 'yağmur berekettir' derdik şimdiyse yağmur sadece 'ölüm' demekti.Kapıdaki olay yeri inceleme ekibi ve üç polis memuruda sadece birkaç dakika dışarıda beklemelerine rağmen oldukça ıslanmışlardı. Onları daha fazla bekletmeden içeriye aldıktan sonra kapıyı kapatıp:

“Ben komiser Hakan Kartal, basın gelmeden halledelim şu işi.” dedim. Memurlardan biri bana katıldığını belirtircesine başını hafifçe salladı. Polis memurlarından biri geniş omuzlu,orta boylu, kısa kesim saçlarına beyazlar serpilmiş otuzlarında gösteren biriyken diğer ikisi ona göre daha genç muhtemelen yirmi beş yirmi altı yaşlarında , bir baş daha uzun, fakat daha zayıf görünüyorlardı . Beraber ikinci katta çıkmak için merdivenleri hızlıca çıkmaya başladık. Bina oldukça eski olduğundan merdivenlerin korkulukları ahşaptandı. Soyulmuş ve yıpranmış bu korkuluklara yüklenince insanı tedirgin edecek kadar gıcırdamaya başlıyorlardı. Merdivenlere serilmiş koyu kahverengi halıdan uzun süredir temizlenmediğinden her adım atışımızda gözle görülecek kadar çok toz havaya kalkıyordu. Üst kata doğru çıkarken bir anda yaptığım hatanın farkına varıp genç memurlardan birine:

“Sen binanın etrafını koruma şeridi ile çevir içeri ye kimsenin girmesini istemiyorum . Ayrıca sağlık ekipleri gelince onları girişteki personel odasına gönder” deyip merdivenleri çıkmaya devam ettim. Bu aralar nedense çok unutkanlaşmaya başlamıştım. Birkaç hafta önce de olay mahalinde silahımı unutmuştum , neyse ki kimseler fark etmeden geri dönüp almıştım. Sabahları uyandığımda kendimi evimde hissetmiyorum artık ,yıllardır orada duran eşyalar bana oldukça yabancı geliyorlar. Bazen birkaç saniyeliğine de olsa nerede olduğumu unutuyorum . Tüm bunların strestten olduğunu adım gibi biliyorum fakat yapabileceğim bir şey yoktu bu konuda. Neticede bu benim işin her ne kadar stresli osla da... Üst kata vardığımızda sağdaki uzun koridora girip birkaç metre yürüdükten sonra lavabonun önünde durduk. Olay yeri inceleme ekibinden iki kişiye elimle içeriyi işaret ederek:

“Cesetlerden biri burada. Hastanenin güvenlik görevlisi boğazı kesilerek öldürülmüş. Otopsi raporunu akşama masamda istiyorum” dedim sert bir şekilde.

source

Görevliler bir yandan cesedin değişik açılardan fotoğraflarını çekerken bir yandan da son derece alçak bir ses tonu ile aynı anda “Peki efendim“ dediler. Bunca yıllık kariyerimde öğrendiğim yegane kurallardan biriydi altında çalışan insanlarla arana mesafe koymazsan onları disiplin altında tutamazsın.
Lavabonun önünden ayrıldıktan sonra bir üst kata çıkmak için yine merdivenlere doğru yöneldik. Arkadamdan gelen görevlilerin olayın detayları hakkında hiçbir şey bilmediklerinden meraklandıklarını hisstedebiliyordum. İnsanları merkalandırmak, aradıkları cevaplara sahip olan tek kişi olmanın verdiği zevk paha biçilemezdi benim için. Üst kata vardığımızda geniş holü geçtikten sonra sağdaki koridorun başında rehabilitasyon odası odası yazan odanın önünde durdum. Birkaç saniye bekledikten sonra yavaşça kapıyı açtım. Kapıyı açmam ile tüm koridoru keskin ve dayanılmaz bir koku kapladı. Görevliler etrafa yayılan ceset kokusunu alınca birkaç adım gerileyip öksürmeye başladılar. Memurlardan biri kapıdan içeriye bakınca bir anda gözbebekleri büyüdü. Gördüğü manzara karşısında dehşete düşen genç polis memuru korku dolu yüz ifadesi ile bana dönüp “Kim böyle bir şey yapabilir?” dedi. Elini omzuna koyup:

“Sadece aklını kaybetmiş insanlar böyle bir vahşetin altına imzalarını atabilirler” dedi diğerine göre yaşı büyük olan memur.

“Bunu yapan buradan kaçan hastalar değil, kamera kayıtlarına bakalım isterseniz. Bu arada siz ikiniz buradan bir şeyler bulmaya çalışın. Parmak izi , DNA örneği ..Bana bir ipucu bulun mutlaka.” dedim yanımdaki orta boylu ,geniş yüzlü genç adama ve sarışın orta yaşlardaki kadına.

source

İkisi de açık kapının önünde durmuş odanın içindeki insanın kanını donduran görüntüyü seyrediyorlardı. Hastanenin yönetim kadrosu,tüm doktorlar,bakıcılar,temizlik görevlileri hepsi içeride bağdaş kurup oturmuş ellerinde ise kendi kesik kafalarını tutuyorlardı. Tüm odanın zemini duvarları kanla kaplıydı . Her yer kan kırmızısına boyanmıştı resmen. Kurbanların bedenleri kanla kaplanmışken ellerinde tuttukları kesik kafalarına hiç kan bulaşmamıştı. Sanki katil burada bir cinayet işlememiş de bir sanatsal çalışma yapmıştı ve kanlı bedenlerin tuttuğu temiz kafalarla bir mesaj vermeye çalışıyordu. kurbanları öldürdükten sonra bu manzarayı oluşturmak için çok emek harcadığı ortadaydı. Peki yakalanma riskine rağmen neden böyle bir şey yapmıştı? Görevlendirdiğim memurlar odadaki görüntünün etkileyiciliğinden kurtulup içeri girip kapıyı kapattılar. Bizde birinci kata inmek için tekrardan merdivenlere yöneldik. Hızlıca merdivenleri inip iki kat aşağıya inince girişin solundaki koridorda bulunan hastanenin müdürüne ait olan odaya girdik hep beraber . Masanın üstünde önceden açtığım bilgisayardan hemen dün akşamki kamera kayıtlarını açtım. Saati 17:03'e getirip videoyu başlattım.

Ekran 5 kameranın da çektiği tüm görüntüleri gösteriyordu. Üç katlı binanın her katında bir kamera vardı. Girişi gösteren ayrı bir kamera ve hastaların öğlen saatlerinde gezindikleri bahçeyi gösteren bir kamera ile birlikte toplam beş kameranın saat 17.03 den itibaren çektiği tüm görüntüler şuan önümüzdeydi.

#sndbox #steemit #literature #novel