Steemit Acı Gerçekler 5 | Seni Beni Neden Takmıyorlar?

MFÖ'nün bir şarkısı vardı.

ne yapsam, ne yapsam... Bir hamak alıp sallansam, kurtulur muyum bunalımdan, hamakta sallansam? Mazhar Alanson

Hemen hemen o kafadayım şu anda.

image source

Türkiye Adamı Yorar

Gemiden her geldiğimde kendi kendime söylediğim bir cümle. En son Zeytinburnu limanından geldim. Gemiden orada indim. Taksiye binip Anadolu yakasına geçmem gerekiyordu. Her neyse, bindikten 10 dakika sonra deli gibi terlemeye başladım.

Gemide ferah ferah çok rahatsınız. Her yer deniz, sürekli olarak temiz hava var aslında. İstanbul'a doğru yaklaşırken şehrin üzerindeki sisi görebiliyorsunuz. Çok acı bir durum, ve biz o sisin içinde yüzüyoruz. Şimdi size steemit ile bu sis arasındaki benzerliği anlatacağım.

Steemit Adamı Yorar

Steemit bağımlılığı ile ilgili bir yazısı var Gökhan abimizin. Güzel bir yazı. Sürekli olarak buraya girmek istiyoruz aslında. Birisi yorum yapmış mı? Birisi beğenmiş mi? Kim vote'lemiş? Kim ne demiş? Wallet'a bir şey gelmiş mi?..

Ay bayılacağım...

İnsan keyif yaptığı şeyleri yapmalı. Bak mesela şu anda yaptığın işten mutlu musun? Bence mutlu ol çünkü o senin hayatın. Bizlere küçüklüğümüzden beri iyi bir meslek sahibi olmak zorundasın diye aşıladılar. Sonra da dediler ki; ''tamam tamam neyi seviyorsan onu yap.''

Yer miyim ben bunu kardeşim?

Sen bana demişsin ki hukuk oku ve avukat ol. Çok iyi paralar kazan. Doktor ol para kazan. Pilot ol para kazan. Sen bana bir meslek önerirken her zaman parasından bahsetmişsin. Mali müşavir ol çok iyi para var o işte demişsin bana sürekli. Bir aralar NOTER ol diyen vardı. Noter. Ben.

Öğretmen ol devlete kapak at ileride yeşil pasaport falan alırsın para kazan.

Kazı kazan mı bu?

Steemitte de aynı şey. Şunu yaz kazan bunu yaz kazan bidi yap kazan bıdı bıdı pata pata. Sevdiği işleri yapan blogcuları çok taktir ediyorum.

Bu kişiler haftada 1-2 yarışmaya falan katılmış onun dışında standart valla ne seviyorsa onu yazmış o kadar belli ki. O kadar doğal ve o kadar normal karşıladığım bir şey ki bu. Kimse kimseyi kandırmasın. Herkes üç beş bir şeyler kazanmak istiyor. Ben de istiyorum sen de istiyorsun. Onlar da istiyor.
Dün yazdığım yazıda bir arkadaşımız yorum yapmış ismi @eyupyusuf ve profilini inceleme fırsatı buldum bu sayede. Kitaplarla ilgili.

Kitapçımızı da bulduk. Ben normalde hiç tanımadığım etmediğim kişilere pek yorum yapmayı sevmem ama şu sıralar araştırmaya başladım. Yeni gelen arkadaşları heveslendirmek amaçlı gidip 1-2 yorum bırakıyorum arada bir.

Tanımadığım birine yorum yapınca hissettiğim şey;

Şimdi gelelim bu gönderideki sır kısmına.

Dört yazı oldu, hepsinde de bazı arkadaşların bilmediği şeyler yazmışım. Bu benim için güzel bir şey. İnsanlara bir şeyler öğretmeyi seviyorum. Ve bugün de sizlere, insanların (rep) kısmını değerlendirerek nasıl arkadaşlık edeceğinizi anlatacağım. Evet, baya baya çok PİSLİK bir anlatım olacak bu.

Şimdi. Konumuz kısacası (rep) puanına bakarak kişilerle ilişki kurmak. Eğer, sizin rep puanınız (25) ise yani yeni başladıysanız, repi (50) olan bir kişinin dikkatini çekmek için çok uğraşmanız lazım. Diyelim ki bu kişi ile arkadaş olmak veya bloglarınızı okumasını istiyorsunuz. Bunun için neredeyse her gönderisine yorum yapmanız lazım.

Diğer yandan siz (25) repe sahipken iletişim kurarken sizi ciddiye alacak insanlar genellikle 25-40 bandındadır. Yani repi :(70) olan bir adam sizi umursamaz. Malesef, ne yazık ki pek takmaz. Eğer cüzdanınızda bir kaç yüz bin steem varsa başka tabi

Steemitte Sınıf Ayrımı Vardır.

Whale'ler yani balinalar birbirleri ile konuşur. Yunuslar da öyle. Minnow'lar da öyle. Burada bir ''eşitlik'' yok öncelikle bunu söyleyeyim. Bunun olmaması da çok normal.
Bundan 4 ay önce @octobre diye bir arkadaşımız Reputation Score Nedir, Önemi ve Artırmak için Öneriler(Reviewed) diye bir gönderi hazırlamış.

Hatta ondan daha önce, bundan 8 AY ÖNCE @hknyasar arkadaşımız Steemit Kullanım Kılavuzu - Part 6 yazısında yine bundan bahsetmiş...

Dur, bitmedi.

Bugün @arafs dostumuz Reputation (Saygınlık) Puanı Nedir? diye bir yazı paylaşmış...

Eminim ki azıcık daha araştırayım 5 tane daha bulurum. @arafs 'ın yazını çok beğendim buna söyleyecek lafım yok ama zaten soru bu yazıları yazanlarda değil. Sorun, bunları okumayanlarda. Ama ne yazık ki 1 sene sonra bile bu yazıları tekrar tekrar göreceğiz.

Birileri sormazsa bu adamlar bu yazıları yazmazlar. Yanlış anlamayın arkadaşlar burada sorun bunları yazmanızda değil, sürekli olarak aynı şeylerin yazılmasına parmak basmak istiyorum.

Sınıf ayrımı nasıl oluşur?

Bazı kişiler kısa sürede yüksek repe ulaşırlar. Bunun en büyük sebebi sık sorulan soruları okumalarıdır.
Eğer birisi buradaki şeyleri okursa, discord kanallarındaki #sss kısmını okursa çok kolay bir şekilde platformu öğrenir. Atla deve değil burası. Çok kolay bir yer aslında. Evet, paran varsa daha çok kazanıyorsun, ivme gittikçe artıyor. Yoksa çok az kazanıyorsun. Ve kolay kazanana göre daha çok vakit ve emek harcıyorsun. Ama o adam zamanında bu emeği harcamış zaten.

Sınıf ayrımı, okuyan ile okumayan arasında oluşur. Eğer bir kişi okursa öğrenir. Öğrenirse uygular. Uyguladıkça yükselir. Steemit bunun için BARİZ bir platformdur.
Ama burada okumayan kişiler ne yazık ki beceremeyecekler. Dostlar, okuyalım. Okumaya teşvik edelim.

Bir müsibet bin nasihatten iyidir.

Dolayısıyla, repinize yakın olan kişilerle iletişim kurmanız daha kolaydır. Takipleşmeniz daha kolaydır. Gidip 65 repli kişilere yorum yapın, sadece onlara yazın ve dikkatlerini çekin diyen kişi yalan söylüyordur. O kişilerin sizin isminizin yanındaki sayıyı gördüğü an düşündüğü bir kaç şey var. Bunlardan birisi, dikkatimi çekmeye çalışıyor düşüncesi. İkincisi, bu arkadaş yeni gelmiş takipçi kasmaya çalışıyor düşüncesi.
Tüm bunlardan da en kötüsü olan spam yorum yapıyor düşüncesi var ki flag'ı bastığı an daha başlamayan steemit macerası sona ermiş olur...

Bunları yepyeni gelen arkadaşlar için yazıyorum, bir süredir burada olan arkadaşlar zaten işleyişi biliyorlar.

Artık kitap yazacağım.

Şöyle bir duyurum var. Kitap yazmaya karar verdim. Böylece bu tarz yazılara biraz ara vermiş olacağım. Bildiğiniz gibi zaten 5 tane yazacağımı söylemiştim. Eğer çok sevdiyseniz arada bir tekrar yazmayı düşünebilirim arkadaşlar ama şu anda kitap işine odaklanmak istiyorum.

Bununla beraber podcast çekmeye devam edeceğim.
Podcastleri sevdiğinizi biliyorum. Onlara devam edeceğim ve sesli bir ortam olacağı için daha çok eğlenmiş olacağız.

Yorumlarınızı podcastlerde okuyacağım.

Şey gibi oldu, mazot 1 lira olacak! Buraya lunapark getireceğim! Herkese benden çay!

Özellikle bu 5 gönderinin altına yapılmış olan yorumları podcastte okuyacağım. Muhtemelen yarın başlarım kaydetmeye. Acaba her podcastte bir iki soru mu sorayım? Etkileşim maksatlı.
Cevap vermek isteyenleri beklerim, isminiz geçmiş olur ünlü olursunuz. Youtube'da bir katrilyon takipçim olduğunu söylemiş miyim? Şakayı bir yana bırakayım diyorum ama tutamıyorum kendimi.

Tamam, daha fazla yazmıyorum hadi vedalaşalım. Podcastlerde görüşmek üzere...

img src

Bugün beğendiğim bir iki yazı

SESLİ KİTAP: Yüzüncü Ad ~ Amin Maalouf / SESLENDİREN: BEN / BÖLÜM:2 @azdak0
Anı Yok, Kaos Var Kaos ! @embesilikat
2018'de Bitcoin %50 düşerken EOS %25 düştü @murattatar

Steemit Acı Gerçekler Serisinin Şimdiye Kadar Olan Yazıları
1.Steemit Acı Gerçekler | TR - Trending ve Patates Gönderiler
2.Steemit Acı Gerçekler 2 | Asla Kazanamayacaksınız.
3.Steemit Acı Gerçekler 3 | Kaybeden Olma Turabi Ol
4.Steemit Acı Gerçekler 4 | Kimsenin Söylemediği Para Kazanma Blogları

Gönderide kullandığım tagleri eğer bilmiyorsanız araştırmanızı tavsiye ederim...