판다처럼 BE LİKE PANDA

나는 못났다
나는 할 수 있는 것이 없다
나는 잘 하는 것이 없다
나는 남들보다 항상 뒤다

   그래서 그개 어때서요?

Çoğu zaman kendimi bir panda gibi hissediyorum sevdiğim birinin de benzetmesiyle. Minnak.. Kendi başına sürekli dert açan. Birileri uyarmasına rağmen yapma denilen işi yapıp kendi başına dert açıp sonra gelin kurtarın diye yardım isteyen. Hiçbir yaptığından uslanıp ders almayan. Tıpkı pandayı çukura yuvarlanmasın diye çeken bakıcısının yaptığı gibi. Sonra bilin bakalım o panda ne yaptı gitti ve o çukura düştü. Sonra mı? Kurtulmak için oradan çıkmak için bakıcısına tutunmaya çalıştı. Bu döngü ben ve bahsettiğim kişi arasında panda ve bakıcısı arasında olduğu gibi devam ediyor. Ben ve panda sürekli başımıza dert açıyoruz.