Sevgili Günlük #7 / Bu kente yalnızlık çöktüğü zaman...

in #tr6 years ago (edited)

Kaynak

Ne tuhaf... Bir yola çıkıyorsun, gökkuşağının renklerine kendini bırakıp etrafı seyre dalmışken, dağın eteklerindeki yalnız başına duran eve takılıyor gözlerin...

Nasıl da özgür ruhlu, nasıl da başına buyruk dimdik duruyor. Sanki tüm acılara, kederlere, hüzünlere set çekerek tüm dünyaya meydan okuyan bir havası var...

Herkesten uzaklaşma hissi geldiğinde; bir kaçış odası misali, nefes almak istediğim bir mekan benim gözümde. Hep istemişimdir sessiz sakin bir dağ evine sahip olup arada kaçıp kaybolmayı. O yüzden Tlc'deki Alaska'da, özellikle Rocky Dağları'nın eteklerinde olan göl manzaralı o enfes evlere bakıp hayal kuruyorum. Ardımda her şeyi bırakıp, o küçücük cenneti yaşarım belki ben de bir gün. :)

Bu kente yalnızlık çöktüğü zaman Uykusunda bir kuş ölür ecelsiz
Alıp da başını gitmek istersin
Karanlık sokaklar kör, sağır, dilsiz.

İnsanın kendini bir yere ait hissetmemesi, sanki hiçbir yerde bir iz bırakmamışlık hissi veriyor. Şu an yoldayım gidiyorum ama bana hiçbir şey ifade etmiyor. Doğmadığın, belki hayatının bir bölümünde bulunduğun topraklar, sana kucağını açıp hoşgeldin dese de yabancı oluyorsun o diyarda. Ali Lidar, benim içimden geçen ama yazıya dökemediklerimi ne güzel ifade etmiş...

Doğup büyüdüğü yere ait değil insan. Acı çektiği ya da çok mutlu olduğu yere de ait değil. İnsan, olmak isteyip de olamadığı yere ait. Şey gibi bir his işte bu. Çok çok susamak gibi.


Bazen de ayak basmadığın topraklar, içindeki bir güzelin hatrına sana vatan olur. Kendini oraya ait hissedersin tuhaf bir şekilde. Yürümediğin yollar âşinâdır sana. Sahildeki oturmadığın o bankta adın kazılıdır, yârinin ismi yanında. Hiç tatmadığın lezzetlerle doymuş gibi, şehrin en güzel çeşmesinden buz gibi akan suyu avuçlayıp kanmış gibi olursun o an. Güneş bir başka ısıtır içini, hiç görmediğin yıldızlar göz kırpar sanki. Rüzgâr bile sana yârinin kokusunu getirir buram buram. İliklerine kadar hissedersin...

Yolun büyüsüne bu şarkının da eşlik etmesiyle, zaman daha hızlı akıyor gibi.

Ey sevda kuşanıp yollara düşen
Bilesin bu yollar dağlar dolanır
Yâre ulaşmadan düşersen eğer
Yarına sesinin yankısı kalır.


Yollar her zaman güzel şeyler hatırlatmıyor elbette. Bazen radyoda çıkan bir şarkıyla 9 yaşındaki kız canlanıyor gözümde. Arabanın arkasında arkadaşlarına el sallıyor, bir daha hiç göremeyeceğini bilmenin hüznüyle. Arabanın uzaklaşmasıyla, arkasını dönüp odasının olduğu pencereye son bir bakış atıp; yürüdüğü yollara, saklambaç oynadığı duvara, eline geçen parayla dondurma aldığı küçük dükkana, çıktığı dalından kiraz yiyip de tekrar inemediği o ağaca, taç yaptığı papatyalara, tökezleyip düşmesine neden olup dizini kanatan o taşa hoşçakal der yaşlı gözlerle...

Radyoda bir şarkı çalıyordur o esnada. Ne zaman duysan o ânı tekrar tekrar yaşarsın. Sanki o günü beş dakikalık şarkının içine hapsetmiş ve tavan arasındaki tahta sandığa fırlatmıştır ama şarkılar rahat durmazlar ve en olmadık anda "merhaba ben geldim beni hatırladın mı" der; sanki unutamadığımızı bilmiyormuş gibi...

Kaynak

Saatler sonra gözünü açarsın ve yeni bir evin önünde bulursun kendini. Sevmezsin. Eski mahalleni, eski evini özlersin; eski diye bir şey vardır artık hayatında...

Yeni bir okulun ilk günüdür ve kendini yalnız hissettiğin, belki de dışlandığın ilk andır. Tutunamayacağını düşünürsün. Arkadaşsız, kendi hâlinde takılıp, öğretmene alışmaya çalışırsın.

Okula gitmemek için bahaneler bulursun. Bir gün başın, diğer gün karnın ağrır nedensiz. :) Soğuk sular içersin, gerçekten(!) hasta olmak için. 🙆‍♀️

Kendine eziyet etmek hoşuna gitmeye başlar bir müddet sonra. Ama bu da sana derman olmaz ve alışmaktan başka çaren olmadığını anlarsın.

İnsan zamanla alışır derler ya alışıyorsun... Rüyalarında eski şehrinde koşup oynarken, yeni şehre de alışırsın. Ama tam kendini iyi hissettiğin, mutlu olduğun an o kara gün gelip çatmıştır ve oraya da yabancı olacağını anlarsın...

Bu yüzden hiç dostum olmamıştır, hep kısa arkadaşlıklar ve günün sonunda birbirimizi "hoşçakal" larla uğurlamamız gelir akla...

Kaynak

Gecenin ucunda gün aralanır
Yâr sevdası ile yürek bilenir
Sızılı bir ırmak uğurlar seni
Su olup akarsın kır çiçeklenir


Okuyan arkadaşlarıma teşekkür ederim.🙏
3 Haziran 2018

# Sevgili Günlük 6 / Sinek vızıltısı ile güne merhaba

Sort:  

Quraturk tr etiketi altında paylaşılan kaliteli ve orjinal içerikleri tespit edip ödüllendirmeyi hedefleyen bir kürasyon projesidir.

Yazınız değerlendirmen ekibimiz tarafından uygun görülmüş olup, günün seçilen yazıları arasında yerini almıştır.


Quraturk hakkındaki tüm sorularınızı discord üzerinden sorabilirsiniz.

teşekkür ederim🙏

You received an upvote as your post was selected by the Community Support Coalition, courtesy of @tryardim

@arabsteem @sevenfingers @steemph.antipolo @tryardim

thank you so much..🙏

Ah benim şu ihmalligim nasıl da güzel paylasimlarini kaçırmışım sayfamda :( guzel arkadasim @sudefteri

teşekkür ederim güzel arkadaşım, senin vesilenle tekrar okuyup o günlere gittim..

video da silinmiş buraya bırakayım yine de..🙆‍♀️

:) Çok teşekkür ederim en kisa zamanda dinleyecegim engin gönüllü güzel arkadaşım @sudefteri m 🌹

Bu hissi iyi bilirim. İnsan öyle bir alışıyor ki sonra, tam tersini, yani bir yerlere kök salma fikrini düşününce çıldıracak gibi oluyor. Her yeni yüze merhaba dediğin anda aslında gün gelince gidecek olmanın verdiği rahatlıkla yaşamanın da ayrı bir güzelliği olduğunu belki çok sonra farkediyorsun ama bu sırada kendinle olan bağın da muazzam hâle gelmiş oluyor. En iyi dostun, hiçbir zaman ardından el sallamayacağın kişi kendin oluyorsun. Evim, memleketim dediğin bir yer, bir kara parçası olmadan, kendini hiçbir yere ait hissedemeden yaşayıp gidiyorsun. Ta ki günün birinde "evim" dediğin yere kavuşuncaya kadar :) Yerleşik bir düzen gerekmez ve hatta olmasın daha iyi, kendini gördüğün bir çift gözle olduğun her yer evin oluyor nihayetinde. İşte ordan ayrılmak, kısa süreliğine de olsa, diğer hiçbir ayrılığa, vedaya benzemiyor. Dönüp dönüp geriye bakma hissini iyi bilirim.

Çok uzattım toplayamadım cümlelerimi ama bugün sabah gözlerimi açtığımdan beri Harry Potter izleme gibi bir harikulâdeliğin verdiği ayak yere basmama durumu yaşıyorum, sen anlarsın beni 😘

Son ekleme: Tam karşındayım bütün dağınıklığımla. Dolabın üst rafı senin olabilir bu sefer. 😛

En iyi dostun, hiçbir zaman ardından el sallamayacağın kişi kendin oluyorsun

ne güzel bir ifade..
evet tıpkı bu şekilde oluyor, böyle olmaya mecbur kalıyorsun bir nev'i..

kendini gördüğün bir çift gözle olduğun her yer evin oluyor nihayetinde. İşte ordan ayrılmak, kısa süreliğine de olsa, diğer hiçbir ayrılığa, vedaya benzemiyor

birkaç cümle daha ekleseydin başlıbaşına bir yazı olurdu ve biz de arkamıza yaslanıp keyifle okurduk..
özlendin diyorum anlasana..🙆‍♀️

sabah gözlerimi açtığımdan beri Harry Potter izleme gibi bir harikulâdeliğin verdiği ayak yere basmama durumu yaşıyorum, sen anlarsın beni

şu an beni kışkırttığının farkında mısın acaba:)
3saatlik uykunun ardından uyanıp bu satırları yazıyorum mahmur gözlerle (umarım saçmalamıyorumdur, biraz öyle gibi hissediyorum da:)
felsefe taşını açıp gözlerimi kapayıp repliklerini bildiğim her sahneyi gözümde on yüz bin milyonuncu kez canlandırsam mı acaba:) belki tekrar uyurum.. 🙆‍♀️
niye uyanmıştım ki ben🤦‍♀️

neyse daha fazla yazmıyorum sonra tekrar okuyayım burayı, kesin editlenecek saçmalıkta yazmışımdır.🙈

Yeni arkadaşlıklar, yeni pencereler ve yeni oyunlar olarak bakıyorum ben yaşadıklarıma. 11 okul değiştirdim ben de üniversiteye gelene kadar. 11 yeni mekan, 11 yeni çevre, 11 alışma evresi ve hızlı geçişler. O arada kiradan dolayı değiştirdiğimiz evlerin sayısını ne sen sor, ne ben söyleyeyim.

Belki de birileri bizi bekliyordur yeni gittiğimiz yerlerde:

haddim olmayarak şu adamı çok antipatik buluyorum. Hele ki böyle adamlar bu şarkıyı söylerken...

Estağfurullah ne haddi falan :))

Evet seveni olduğu kadar sevmeyeni de var, o kısmı beni ilgilendirmez. Kim söylüyor diye değil kimden daha çok keyif aldığıma bakarım ve Koray daha güzel söylemiş açık ara farkla bana göre ;)

bence de bu şarkıyı en güzel söyleyen o🙆‍♀️

bu adamın seveni de çok sevmeyeni de ve ben seviyorum Koray'ı ya çok içten söylüyor🙆‍♀️

ben yeni arkadaşlıklar, yeni çevreler olarak bakamıyorum çok il dolaşıp farklı evlerde oturduk hatta terör bölgesinde yaşayıp tek bir odada kilitler altında uyuduk gecelerce çatışma sesleri eşliğinde..
babam eve her geldiğinde şükrediyordum..

bu şarkı da ilaç gibi geldi çok severim😊

:(
ben biraz daha şanslıymışım o halde...

Congratulations! This post has been upvoted from the communal account, @minnowsupport, by sudefteri from the Minnow Support Project. It's a witness project run by aggroed, ausbitbank, teamsteem, theprophet0, someguy123, neoxian, followbtcnews, and netuoso. The goal is to help Steemit grow by supporting Minnows. Please find us at the Peace, Abundance, and Liberty Network (PALnet) Discord Channel. It's a completely public and open space to all members of the Steemit community who voluntarily choose to be there.

If you would like to delegate to the Minnow Support Project you can do so by clicking on the following links: 50SP, 100SP, 250SP, 500SP, 1000SP, 5000SP.
Be sure to leave at least 50SP undelegated on your account.

Şarkıda boğuldum, paylaşımınız için teşekkürler...

teşekkür ederim:)

Çocukluğumda ilkokul yıllarina kadar hiç arkadasim olmamis.Bende içine kapanıkmısim.sonradan açıldim tabi.hep ayni il sinirlari içinde okudum.bu bir avantaj.ama 1 yıl önce taşınmamız yazında da belirttiğin gibi oğlumu fazlasıyla etkiledi.Duygusal anlamda zor aylar geçirdi diyebiliriz.bir anne olarak onunla birlikte fazlasıyla üzüldüm diyebilirim.duygulari öyle güzel anlatmışsın ki...kalemine sağlıķ.

küçük bir çocuk için çok etkileyici olabiliyor bu süreç..
umarım alışmıştır bu duruma evladınız🙏

teşekkür ediyorum güzel sözlerin için😊❤

This post has received a 0.39 % upvote from @drotto thanks to: @sudefteri.

Hüzünle, zevkle okudum kaleminize sağlık. Hele ki şarkıyı kısık sesle dinlerken okumak ayrı zevkli oldu.

Tlc'yi, Dmax'i izlerken hangimiz hayalini kurmuyoruz ki o evlerin. Herkesten kaçmanın, sessizlikte huzuru bulacağını sanmanın. Neden varolan hayatımıza tercih ediyoruz bunu bilmiyorum.


Hislere tercüman bu cümleniz.

Nasıl da özgür ruhlu, nasıl da başına buyruk dimdik duruyor. Sanki tüm acılara, kederlere, hüzünlere set çekerek tüm dünyaya meydan okuyan bir havası var...

Genelde asker polis çocukları yaşarmış o ait olmama hissini. Benim babam öyle bir işte çalışmasa da ben de yaşıyorum. Doğudan göç etmiş bir ailenin yerleştiği şehir, oradan üniversite için gidilen başka bir şehir oradan da görev için gelinen bu yer. Kendimi ne memleketime ne ailemin yaşadığı şehre ne de buraya ait hissetmiyorum kendimi. Elbet bir yer bulurum diyorum kendimi ait hissedecek. Bulduğumda anlayacağım eminim...

bu güzel sözlerinize teşekkür ediyorum😊
şarkıyı beğenmenize de sevindim:)

hepimizin ortak hayalini de görmüş olduk:)
umarım bir gün hepimizin konforlu dağ evleri olur, kaçıp sığınacağımız bir limana ihtiyaç var:)

evet hiçbir yere ait olmama hissi beter bir şey..
"nerelisin" sorusuna verilecek bir cevap bulamamak, her şeyden biraz biraz ama hiçbir şey tam değil..

Ben de bir polis kızı olarak benzer duyguları yaşadım seninle, sürekli yeni arkadaşlıklar, yrni çevre edinmenin fatklılığı,
Yazını okurken hislendim. Mardin Savur kazasında iki yıl kaldık hiç Unutmam çocukluğumun o günlerini o zamanlar karışık değildi oralar, dağlara pikniğe gittiğimizi , akarsu kenarlarında özgürce oynadığımızı hatırlıyorum. İnsanları da sıcacıktı.

Bazen ben de kısa bir süreliğine alıp başımı kimsenin olmadığı bir yere gitsem diye düşünürüm.

Ellerine sağlık güzel arkadaşım hislerini yazına çok güzel aktarmışsın.

teşekkür ediyorum arkadaşım, seni ben de çok iyi anlıyorum benzer şeyleri yaşamışızdır mutlaka..

şehirler güzel de insanları kötü bazen..

Coin Marketplace

STEEM 0.26
TRX 0.20
JST 0.037
BTC 94837.57
ETH 3452.01
USDT 1.00
SBD 3.93