Steemit Maceram Nasıl Başladı? - [TR Liste Yarışma 01]

Merhaba Steemit Türkiye Sakinleri

Trliste ekibinin düzenlediği bu anlamlı ve güzel yarışma vesilesiyle ben de birkaç kelam etmek istedim.

source

Bir konuya girerken söze ne kadar başından başlamam gerektiğine karar vermekte kötü olduğumu itiraf etmeliyim. Zihnimdekileri bir bütün halinde ilişkilendirerek ifade etmeyi çok seviyorum. Ancak mesajı en kısa yoldan anlatmayı hedeflerken ayrıntıcı yanımın cazibesine kapılıp çoğu zaman rotamı kaybediyorum.

Konuşurken hareket kabiliyetimin sınırlı olması beni akışta tutarken iş yazmaya geldiğinde öyle olmuyor. Örneğin insandan bahsetmem gereken yerde varoluş veya hayatın başlangıcı hakkında konuşurken bulabiliyorum kendimi. Steemit konusunu düşünürken de benzer problemi yaşadım. Satoshi Nakamoto’nun blockchain devriminden mi başlasam, bitcoinden yıllar boyu haberdar olup kulağımın üstüne yatmamdan mı başlasam bilemedim. En iyisi lafı uzatmadan beni ​https://steemit.com/ adresiyle tanıştıran olaydan başlayalım.

Bitcoini uzun zamandır takip eden biri olarak yerel bir borsaya girmem uzun bir zaman almıştı. Daha önceki tecrübelerimden onu elde tutmanın kıymetli olduğunu öğrenmiştim. Birkaç al-sat tecrübesinden sonra “btc ile para kazanılabilir mi” diye düşünmeye başladım. Kazancımla bir yere kadar yatırım yapabilirdiim. Ancak kriptopara karşılığı birşeyler yapma fikri kulağa hoş geliyordu. Bitcoin-altcoin-teknik analiz derken bir gün Youtube’da Alp Işık’ın steemit hakkındaki bir videosu ile karşılaştım. Hemen siteyi incelemeye başladım. Trending sayfası göz kamaştırıcıydı. Yemek tarifleri, kriptopara analizleri, gezi notları, bilimsel içerikler ve daha birçok paylaşım onlarca dolar ile ödüllendirilmişti. Üstelik bazıları vasat bile denebilirdi. Çok heyecanlamıştım. Bir yandan da sistemi anlamaya çalışıyordum. Birkaç gün inceledikten sonra kaydolmaya karar verdim. Şaşırtıcı bir biçimde aynı gün hesabım onaylandı.

Source

Steemit diğer platformlara benzese de aslında onlardan çok farklı. Sadece paylaşım yapmanın ötesinde yayıncı ve yazarların(content creator) ürünlerinden para kazanabilmesi gibi bir misyona dayanıyor. İçeriklerin belirli kurallara uygun ve nitelikli olması en önemli farklı oluşturuyor.

• Bir kere orjinal olmak zorundasınız.
• Paylaşımınızın internette birebir bir kopyası olmamalı.
• Paylaşımlarınız nitelikli ve emek verilmiş olmalı. Ansiklopedi kültürünüz olmalı. Ödünç aldığınız bilginin kaynağını belirtmelisiniz.
• Önceliğiniz topluluğa katkı sunmak olmalı. Kaliteli içerikleri ödüllendirmeli ve kaliteli içerik üretmeye özen göstermelisiniz.
• Etkileşime açık olmalısınız. İnsanlarla ilgilenmeli, yorumlarla katkı sunmalısınız.
• Yazılarınızı göze hitap edecek şekilde dizayn etmelisiniz.

İşte bu yüzden onu en çok bir gazeteye benzetiyorum ben. Gazeteler nasıl ki yazarların düşüncelerine ev sahipliği yapıyor, Steemit de paylaşmaya değer bir şeyi olan insanlar için böyle bir yer bana göre.

Steemit’e kaydolduğumda kendimi bir köşe sahibi gibi hayal ettim. Öğrenmeye ve öğrendiklerimi aktarmaya karşı öteden beri büyük bir tutkum vardı. Benim için anlamlı olan ve başkalarına da değer katabilecek her şeyi paylaşabilirdim. Üstelik bundan para da kazanabilirdim. Adet olduğu üzere bir “introduction” yazısı yayınladım. Yazım trlisteye seçildi. Türkçe yorumların yanı sıra İngilizce yorumlar da almıştım. Ne kadar gaza geldiğimi anlatamam :-) Ardından discordu keşfettim. Steemit Türkiye topluluğu ve daha başka birçok toplulukla tanıştım. Türkler olarak azınlık olsak da birbirine yardım etmekten çekinmeyen bir topluluktuk. Steemit Türkiye, her planktonun ilk yuvası ve en büyük desteği idi.

Bütün bunların verdiği azimle ilk ayımı geçirdim. Her gün mutlaka bir paylaşım yapmaya çalışıyordum. Bazen bir resim bazen bir yazı oluyordu. Metni yazıyor, İngilizce’ye çeviriyor, görselleri bulunyor, kaynakçayı hazırlıyor ve en sonunda güzel bir biçimde düzenleyip paylaşıyordum. Acayip zaman alıyordu. Hastanede boş anlarımda elim telefonunum, not uygulamasında harıl harıl yazıyor oluyordum. İlk ayımda elime geçen 7-8 sbd civarı bir para oldu. O da botlar ve yılbaşı bonusları sayesinde.

Eminim ki herkes ilk birkaç haftayı hayal kırıklıkları ile geçirdi bu platformda. Kalmak ve gitmek arasında mekik dokudu. Kolay kazanç kapısı olduğunu zannettimiz bu yerde aslında piramidin en alt katında debelenen reputation puanı ile avunan yığınlardık. Balinalar logaritmik olarak güçlerine güç katarken minnowlar olarak onların bizi farketmelerini umarak yola devam ediyorduk. Zamanında yatırım yaparak SP biriktirenler Üsküdar’ı geçmişti.

Bir balina olma hayalini revize ederek sistemde kapladığım alanı hırsa kapılmadan arttırma yolunu seçtim. Hesabımı bir “CV” gibi düşünüyorum. Paylaştığım herşey blockchain’de kalacak ve yıllar sonra bile hesabım için bir pörtföy oluşturacak. Sayfamda niteliksiz mebzül sayıda paylaşım görmek istemiyorum. O yüzden gerektiğinde yavaşlamayı ama kaliteden taviz vermeden devam etmeyi düşünüyorum.

Source

Bu platform altcoin projeleri içerisinde somut ve başarılı şekilde işleyen tek proje. Zamanında yatırım yapmış insanların ciddi kazançlar elde ettiğine hepiniz şahitsiniz. Sistemde steem power tutmak güçlü olmak demek. Bu nedende kısa vadede kazancımı nakite çevirmeyi düşünmüyorum. Maalesef öyle bir nakit de yok şu an. Sizlere de olabildiğince SP ye odaklanmanızı tavsiye ederim. Eğer amacına uygun şekilde devam edebilir ve gerçekten üreten insanlara hizmet ederse ilerde çok kıymetli olacak. “Bir zamanlar buralar dutluktu” diyeceğimiz günlerin uzak olmadığını düşünüyorum.

Steemit istikrar gerektiren bir yer. Bu da insanı daha üretken ve dikkatli olmaya sevk ediyor. Hayatın içerisinde çoğu zaman önem atfetmediğimiz bir çok an yaşarız. Ancak üzerinde biraz düşündüğümüzde insana ve hayata dair birçok şeyi barındırdığını farkederiz. Bu platform bana hayatta paylaşmaya değer, üzerinde konuşmaya değer birçok şeyin olduğunu farkettirdi. Eğer hikmetle bakmayı bilebilirsek. Güzel görünce güzel düşünebildiğimi, üretmenin verdiği mutluluğu, harekete geçmek için çok şeye değil sadece karar vermeye ihtiyacım olduğunu öğrendim. Sosyal medyayı boş ve gündemimi esir alan bir mecra olarak görürken Steemit ile kendi gündemim üzerine, kendime ait şeylerle ilgileniyorum. Yazdıklarım dünyanın öteki ucundaki biri tarafından yorumlanabiliyor. Global dünyaya hitap etmek İngilizce’mi geliştirmeme de vesile oldu. Yabancıların paylaşımlarına katkı sunabiliyorum. Hatta Nijeryalı bir meslektaşımla discord üzerinden konuştum bile. Para kazanmak elbette önemli ve güçlü bir motivasyon. Ancak kazanamasam bile biliyorum ki Steemit’te her geçen gün biraz daha güçleneceğim. Ve paylaşmak bana bir şey kaybettirmeyecek. Bundan sonraki süreçte ilgi duyduğum her şey hakkında gerektiğinde akademik bir ciddiyetle yazmaya devam etmeyi düşünüyorum. Platformdan, Türkler olarak olabildiğince nasiplenmemiz gerekiyor. Ancak piramidin altındakiler olarak yukarıdan medet umarak değil birbirimize omuz vererek yapabiliriz bunu.

Source

Türk topluluğunda tr etiketini dert edinen ancak beraber büyüyebileceğimizi düşünen ve bunun için zamanından, işinden-gücünden fedakarlık yapan arkadaşlarımız var. Bu emekleri takdir etmek ve desteklemenin bir sorumluluk olduğu kanaatindeyim. Başta Trliste ekibine, anadolu, kuşadası, feronio,Jumbo-T, KOAL, cooger ve Türk topluluğuna değer katan herkese teşekkür ediyorum.