1 Aktör: Tom Hanks
Tom Hanks’in hiç kötü filmi yok. İyi filmleri, daha iyi filmleri hatta birkaç tane de çok iyi filmi var. Fark etmiş miydiniz?
Ben açıkçası farkında değildim.
En iyi aktör diye sorsanız aklıma Al Pacina, Robert De Niro, Dustin Hoffman falan gelir. Oysa üçünün de yıllardır iyi bir filmini izlemedim. (Hoffman’lı The Meyerowitz Stories hariç. Ne yazık ki Hoffman ile Adam Sandler ve Ben Stiller bu filme değer katmaktan çok sanki Noah Baumbach’ı aşağı çekiyor. O kadar ki benim zihnim şahsen bunu Baumbach filmi olarak bile kaydetmemiş. Geçenlerde biri bu filmden bahsettiğinde, “Aaa, Baumbach’ın yeni filmi mi çıktı? Ben nasıl kaçırmışım,” dedim. Bahsedilen filmin bu olduğunu dakikalar sonra anladım.)
Tom Hanks ise, biliyorsunuz işte, sevilir-sayılır vesaire ama hiçbir şeyin “en”i değildir. En yetenekli değildir. En yakışıklı değildir. En karizmatik değildir. En seksi değildir. En babacan değildir.
Derken The Post’u izlerken şöyle bir düşününce fark ettim. (The Post’u izlerken başka şeyler düşünebiliyor insan – öyle de yavaş bir film. Ama kötü film mi? Değil.)
Tom Hanks aslında bir aktör için en önemli şeyin “en”i: En iyi film seçen aktör.
Adamın resmen boşu yok.
Üstelik de her telden iyi filmleri var.
Savaş filmi onda (Er Ryan’ı Kurtarmak), dram onda (Forrest Gump), macera onda (Cast Away / Yeni Hayat), casusluk onda (Casuslar Köprüsü), biyografi onda (Charlie Wilson’ın Savaşı, Sıkıysa Yakala ), fantastik onda (Yeşil Yol), komedi onda (Terminal), hatta romantik komedi bile onda (Mesajınız Var).
Da Vinci Şifresi ve Inferno / Cehennem için belki iyi film denmeyebilir ama elinizi vicdanınıza koyun; kendi türünün kötü filmleri mi? Değil.
En düşük puanlı filmi de The Circle galiba ama ben onu da sevdim. Ayrıca yani bir Bulut Atlası var ki bence tüm kötü işlerini zaten sıfırlar.
Tamam, kabul ediyorum; Hollywood’un en saygın adamlarından, ikisi Oscar olmak üzere sayısız ödüllü, dünyaca ünlü bir adamı böylece keşfetmiş olmam komik tabii.
Ama yine elinizi vicdanınıza koyup söyleyin; herhangi bir şeyin “en”i olarak sizin aklınıza gelen ilk isim olmuş muydu hiç?
Ben açıkçası farkında değildim.
En iyi aktör diye sorsanız aklıma Al Pacina, Robert De Niro, Dustin Hoffman falan gelir. Oysa üçünün de yıllardır iyi bir filmini izlemedim. (Hoffman’lı The Meyerowitz Stories hariç. Ne yazık ki Hoffman ile Adam Sandler ve Ben Stiller bu filme değer katmaktan çok sanki Noah Baumbach’ı aşağı çekiyor. O kadar ki benim zihnim şahsen bunu Baumbach filmi olarak bile kaydetmemiş. Geçenlerde biri bu filmden bahsettiğinde, “Aaa, Baumbach’ın yeni filmi mi çıktı? Ben nasıl kaçırmışım,” dedim. Bahsedilen filmin bu olduğunu dakikalar sonra anladım.)
Tom Hanks ise, biliyorsunuz işte, sevilir-sayılır vesaire ama hiçbir şeyin “en”i değildir. En yetenekli değildir. En yakışıklı değildir. En karizmatik değildir. En seksi değildir. En babacan değildir.
Derken The Post’u izlerken şöyle bir düşününce fark ettim. (The Post’u izlerken başka şeyler düşünebiliyor insan – öyle de yavaş bir film. Ama kötü film mi? Değil.)
Tom Hanks aslında bir aktör için en önemli şeyin “en”i: En iyi film seçen aktör.
Adamın resmen boşu yok.
Üstelik de her telden iyi filmleri var.
Savaş filmi onda (Er Ryan’ı Kurtarmak), dram onda (Forrest Gump), macera onda (Cast Away / Yeni Hayat), casusluk onda (Casuslar Köprüsü), biyografi onda (Charlie Wilson’ın Savaşı, Sıkıysa Yakala ), fantastik onda (Yeşil Yol), komedi onda (Terminal), hatta romantik komedi bile onda (Mesajınız Var).
Da Vinci Şifresi ve Inferno / Cehennem için belki iyi film denmeyebilir ama elinizi vicdanınıza koyun; kendi türünün kötü filmleri mi? Değil.
En düşük puanlı filmi de The Circle galiba ama ben onu da sevdim. Ayrıca yani bir Bulut Atlası var ki bence tüm kötü işlerini zaten sıfırlar.
Tamam, kabul ediyorum; Hollywood’un en saygın adamlarından, ikisi Oscar olmak üzere sayısız ödüllü, dünyaca ünlü bir adamı böylece keşfetmiş olmam komik tabii.
Ama yine elinizi vicdanınıza koyup söyleyin; herhangi bir şeyin “en”i olarak sizin aklınıza gelen ilk isim olmuş muydu hiç?
gerçekten iyi bir aktör sıkıysa yakala filmiyle tanımıştım ilk olarak
Çok güzel film değil miydi? DiCaprio'nun da bu arada çok iyi filmleri var ama genç daha.
Dicaprionun zincirsiz filmini izledinizmi bilmiyorum ama efsane . İzlemediysen tavsiye ederim
hocam daha dün tom hanks hakkında ben de yazmayı düşünüyordum. bu iyi oldu gerçekten benim en sevdiğim aktördür kendisi, duyguları ifade etmede yeteneği diğerlerinden öne çıkarıyor kendisini özellikle Forrest Gump filmi belki 20 defa izledim ama hala her izlediğimde farklı bir zevk alıyorum. :) bu arada 18 yaşındayken geogre roy hill e yazdığı bir mektup var
Sayın Bay Hill,
Başrollerinde Paul Newman ve Robert Redford’un oynadığı inanılmaz eğlenceli ve ödüllü filminiz The Sting’i izledim ve çok beğendim. Taşların tam da yerli yerine oturduğunu belirterek şunu söyleyebilirim ki; “beni keşfetmelisiniz”.
Şimdi sizin ne düşündüğünüzü biliyorum (bu çocuk da kim) ve hak veriyorum. Ben hiç kimseyim. Skyline Lisesi dışında adımı kimse duymadı. Büyüleyici bir görüntüm yok. Antik Yunan Tanrı’ları gibi bir vücuda sahip değilim ve hatta bıyık bile uzatamıyorum ama şunu fark ettim ki; insanlar bazı filmleri görmek için para ödeyeceklerse, beni görmek için de ödeyeceklerdir.
O zaman şu beni keşfetmenizin detaylarını konuşalım. Bunu Lana Turner’in keşfedilişi gibi bir yolla yapabiliriz; ben bir kafede tabure üzerinde otururum, siz içeri girersiniz ve beni fark edersiniz – BİNGO- artık bir yıldızım.
Ya da belki şöyle bir yolla yaparız. Bir gün yolum ofisinize denk gelir ve ben iş için size yalvarmaya başlarım. Siz de benden kurtulmak için bir sonraki filminizde bana ufak bir rol verirsiniz. Film çekimleri sırasında başrol oyuncusu soyunma odasında ayağını kırar ve siz de zaten proje takviminin gerisinde kaldığınız için pat diye rolü bana verirsiniz – BİNGO – artık bir yıldızım.
Bu planların hepsi bana uyar veya sizin istediğiniz başka bir şekilde de yapabiliriz, benim için fark etmez. Ama bir noktada anlaşalım. Bay Hill, ben genç kızların üzerime yapıştığı büyük Hollywood yıldızlarından olmak istemiyorum. İstediğim; Amerikan mahallelerinden gelip voliyi vurmayı başarıp Porsche sahibi olan ve Rober Redford’a “Bob” diye hitap eden biri olmak.
Saygılarımla,
Sonsuza dek dostunuz,
Thomas J. Hanks
Alameda, California
Bu mektuptan hiç haberim yoktu. İnanılmaz. Çok teşekkürler paylaştığınız için.
Çok yerinde tespit olmuş. İki gün önce arkadaşlarımla konuşurken aklıma çok geç gelmişti ismi. Yani en sevdiğim 10 aktörü saydıktan sonra falan gelmişti. Ama aslında çok kaliteli işleri var. Ben en çok Forrest Gump'a vurgunum. 7-8 yıl önce izlemişimdir ama hala sürekli "Run Forrest run" repliğini kullanıyorum :))
Forrest Gump beni de çok etkilemiştir. Hatta Tom Hanks'in izlediğim ilk filmi bile olabilir. Ya odur ya da Sleepless in Seattle; emin olamadım.
Aklıma düştü şimdi. Müsait zamanımda oturup tekrar izleyeyim :)
En iyi film seçen aktör kesinlikle Tom Hanks ama kötü filmi yok demek de yanlış ;) Bir de çok fazla kötü film gitmiyor da diyebiliriz :)
Mesela Kadın Avcıları çok kötü bir filmdi bana göre.
Filmlerinin çoğu benim için efsanedir, mesela Sıkıysa Yakala, Yeni Hayat, Forrest Gump ve Terminal.
Ayrıca Terminal bence komediden önce dramadır ;)
Tom Hanks in en iyi film seçen aktör olduğu kabul edilen bir gerçek zaten, mesela Matrix filmi için rolü almaması iyi bir başarı her ne kadar onu bu noktada eleştirseler bile karakter ona uymuyordu.
Ah, Ladykillers, onu unuttum. O da nazar boncuğu olsun.
Merhabalar, bende Tom Hanks filmlerini seviyorum. Ama ben daha çok Jim Carrey ve Will Smith hayranıyım diyebilirim. Tom Hanks abimin bir tane filmini sıkılarak izledik o da Cloud Atlas'dı. Bu filmin konusu neydi tam olarak ben mi sığırım anlamadım. Halbuki bütün bilim kurgu filmlerine bayılırım. Bir açıklarsanız sevinirim o filmi :)
Cloud Atlas benim en sevdiğim filmlerinden. Ama bu konuda yalnız değilsiniz, pek çok kişi sevmedi o filmi. Jim Carrey ve Will Smith başka bir kulvar.
Tamamını bilmemekle birlikte bildiğim kısımlar için çok haklısınız. Bir de kötü filmlerin iyi oyuncusu olarak gördüğüm Nicolas Cage var o konuda fikriniz nedir? Tabi ki harika filmleri var ama kötü filmlerde de harika bir oyunculuk sergilediğini düşünüyorum:)
Tom Hanks gerçekten iyi oyuncu, Nicolas Cage ise bana balon gibi geliyor;
Nicolas Cage bir kalıpta oynuyor bütün rolleri, son rollerini diyeyim. Yoksa Savaş Tanrısı, Yüz Yüze, 8 MM (ki beni en çok etkileyen filmidir) gayet iyi sergiliyor karakterini. Aslında, bakınca bunlar da benzer karakterler. Burada not düşeyim, bütün filmlerini izlemedim, ona göre dikkate alın yazdıklarımı.
Tom Hanks'te ise durum biraz farklı, kendisine Forrest Gump'taki gibi zeka geriliği olan bir adamı oynatırsanız, kendine has üslubuyla oynar. Büyük'te küçük bir çocuğun karakterini öylesine benimser ki tamam dersin, inanırsın bu büyük bedeninde hapsolmuş küçük bir adam. Er Ryan'da keza bir asker, bir lider olur. İnandırır seni. Karaktere bürünür. Burada işte Nicolas Cage ile ayrılıyorlar, Nicolas Cage belli kalıpları iyi oynayan üzerine hikaye yazılabilecek bir aktörken, Tom Hanks yazdığınız her senaryoda üst düzey performansla filmi kurtarabilecek bir aktör.
Tabi bunlar hep bence. :)
Nicolas'ın obsesif tarzı rollerinden fazla etkilenmiş olabilirim. Evet Tom Hanks kadar geniş bir yelpazesi olmasa da bu yönü beni baya etkilemiştir :) Bu arada geniş yelpaze demişken Brad Pitt adını geçirmeden edemeyeceğim. Fakat yazarımızın alanını kısıtlamayıp ondan yeni içerikler bekleyip altında konuşalım isterim :)
Öncelikle harikasınız. İkiniz de. Alan kısıtlamak değil, aksine zihin açıcı yorumlar bunlar. @yasujizr, size katılıyorum. Tom Hanks farklı rollerin hakkını verebildiğini defalarca gösterdi. @doctorbishop, ne yazık kı Nicolas Cage son dönemde çok kötü tercihler yaptı. Army of One, Pay the Ghost, Vengeance... İyi filmlerinin kredisini doldurdu. Brad Pitt, öte yandan, evet, kesinlikle güzel bir yüzden fazlası olduğunu kanıtladı ama benim listemde hâlâ "en yakışıklı":)
Evet ya insanlara anlatamıyorum adam net en yakışıklı :) ayrıca Nicolas cage kötü filmler çekti diye söyledim zaten. Sevgili @arafs kötü oyuncu demiş. Buradan kendisine "sensin kötü oyuncu" diyor ve melekler şehrini öneriyorum:)
Brad Pitt'in fazla yakışıklı olmak gibi bir talihsizliği var. Yoksa çok iyi filmler yaptı. @arafs bugün beni reddetti, yeterince yorum yapmamışım diye. Ben de kendisinden hayrına bir upvote beklediğimi buradan duyuruyorum:) Şaka bir yana, yorumlar gerçekten çok motive edici, ben de bundan böyle daha fazla yapmaya çalışacağım.
Brad Pitt'in en iyi filmlerinden biri Kaliforniya ve çok pislik çirkin bir adamı canlandırıyor. Tavsiye ederim ;)
Ahahahaha gözden kaçırmışım bunu yorum yaparken, kol bozuktu ya ondan oldu galiba :)
Verdim oyunu :D
Budur!
Cidden daha fazla yorum yapmaya çalışacağım. Bugün yorumları gördükçe çok mutlu oldum.
Defalarca başlayıp da bitiremedim :)
Ama o film de kötü oyuncu olduğunu değiştirmez ki :D
Fight Club ve The Tree of Life der ve susarım. Yok, aslında daha bir sürü sayabilirim. Brad Pitt candır. Kaliforniya'yı bilmiyorum, bakayım.
Yakışıklı olduğu için kaybediyor dediğiniz için örnek verdim sadece :)) Yoksa FC'den sonra TROY der ben de susarım :D
steemit hayatım buraya kadarmış ben gidiyorum :D
Hiçbir şey demiyorum, gidin Nicolas Cage filmi izleyin siz :D
Nicolas Cage kadar sevmediğim başka aktör yok sanırım, çok kötü bir oyuncu bir kere. hep aynı surat tarzı, hep aynı ifadeler. Zevk meselesi bile değil sanki benim için :D
Face to Face, Con-air ve National Treasure filmlerini severim ama Nicolas Cage sevmem ;)