Bilimkurgu Öyküsü - Bağımsız Sinema - Bölüm 2

image.png

Bölüm 1

Ertesi gün öğlen saatlerinde Timur beni bürosuna çağırdı. Önceki gün F12’mle vedalaşmış olduğum için bir hava taksi çağırıp bindim ve yola çıktım. Çiseleyen yağmur hava taksinin camlarına incecik çizikler atıyor, dışarıda esen rüzgâr aracın hafifçe sallanmasına yol açıyordu.

Odasına girdiğimde yirmili yaşlarda bir genç Timur’a heyecanla bir şeyler anlatıyordu. Düz sarı saçlı ve yeşil gözlü genç beni görünce ayağa kalkıp yan tarafa geçti ve oturacağım koltuğu seçmemi bekledi.
Timur çocuğu meraklı gözlerle incelediğimi fark edince “Doruhan’la tanışmış mıydın?” diye sordu.
Uzanıp Doruhan’ın elini sıktım ve “Ben Tunç” diyerek kendimi tanıttım.

Timur’un acelesi var gibiydi, koltuğunda doğrularak “Doruhan Abyss konusunda Türkiye’deki bir numaralı uzmandır, evet, Doruhan, en baştan lütfen” dedi. Anlaşılan ben gelmeden önce Timur dayanamayıp birkaç soru sormuştu.

Doruhan kısa bir duraksamanın ardından anlatmaya başladı.

“Abyss’i piyasaya süren Magnetic Dreams şirketini kurulduğu günden bu yana takip ediyorum. Geçtiğimiz üç yılda bildiğiniz gibi piyasayı domine etmeye başladılar. Magnetic Dreams’in var olan sinema teknolojilerini Abyss markası altında janjanlı bir biçimde paketleyerek piyasaya sürdüğü görüşüne katılmıyorum. Bence şu anda gerçek bir devrim yaşanıyor.”

“Abyss öncesi sinema teknolojilerle neyi kastettiğini sorabilir miyim?”

“Beğenilen ünlülerin imajlarından yararlanılarak yeni ünlüler yaratılması, sanal oyuncuların yüz ifadesi canlandırmaları ve video analitiği gibi konuları kastediyorum. Bu teknolojiler on yılı aşkın bir süredir kullanıldığı halde ancak Abyss hizmet şemsiyesi altında etkili olabildiler.”

“Bence yapay zekanın ürettiği yüz ifadeleri hiçbir halta yaramıyor, bana çok basit geliyor” diyerek itiraz ettim.

“Eski örnekler evet, ama bugün gelinen noktada yapay zekalı oyuncular değme aktörlere taş çıkarıyorlar. Ama esas fark video analitiğinin kapsamlı kullanımından doğuyor. Yüzbinlerce videonun izlenme verilerini analiz ederek, ne tür görüntülerin insanların dikkatini çektiğini tespit etmiş durumdalar. Böyle olunca sistem etkileyici arka planları, doğru kamera açısını, dikkat çeken obje ve aksiyonları önerebilir duruma geldi.”

“Beğenilen görüntülerden tema ve anlam bütünlüğü olmayan tuhaf kolajlar oluşturuyorlar. Müzik videoları ve reklamlar için uygun olabilir ama uzun metrajlı filmler için asla” diyerek itiraz ettim.
“Yeni sürüm çeşitli obje, müzik ve arka planların insanlarda uyandırdığı duyguları da öğrenmiş durumda. Zaten asıl atılımı duygu boyutunu da işin içine kattıkları son sürümde yaptılar.”

Doruhan’ın anlattıklarını dikkatli bir biçimde dinleyen Timur “Çektiğimiz filmler açısından hangi dersleri çıkarabiliriz?” diye sordu.

“Sistem sanal ya da gerçek tüm aktör ve aktrislerin seyirciler tarafından beğenilme skorlarına sahip. Ayrıca dünyadaki hemen her mekânın beğeni skorlarını biliyorlar. Üstelik filmin korku, macera, gerilim, aksiyon, komedi gibi türlerden hangisine ait olduğunu dikkate alarak kamera açıları, filtreler ve ışık konusunda tavsiyelerde bulunuyorlar. Sistemin arkasındaki veri tabanına sahip olmadığımız için ödeme yapmadan sistemden yararlanma şansımız yok” dedi Doruhan.

“Doruhan’ın söylediği şeyleri sinema televizyon bölümünden mezun olup sektörde birkaç yıl çalışan herkes bilebilir. Bence asıl mesele pazarlama. Dağıtım tarafında bir tekel oluşturmuş ve Abyss’i de bu tekelin paravanı haline getirmişler.”

“Afedersiniz ama Tunç Bey ben size katılmıyorum” dedi Doruhan.

“Bana katılmadığın için özür dilemene gerek yok Doruhan, neden katılmadığını açıklaman yeterli.”

“Örnekler üzerinden açıklayınca Abyss’in kullandığı kriterler basitmiş gibi algılanıyor ama milyonlarca terabyte büyüklüğündeki veriden elde edilmiş binlerce girift kuraldan söz ediyoruz. Bunları bir insanın bilebilmesi mümkün değil.”

“Doruhan önemli bir noktaya değindi bence” dedi Timur.

“ABD ve Çin birçok konuda rekabet ediyor gibi görünüyorlar ama Abyss konusunda maşallah çok iyi anlaşıyorlar. Dünyanın iki büyük süper gücünün desteklediği bir işletmeye kim rekabete aykırılıktan dolayı ceza kesebilir ki? Sinema salonlarının yüzde kaçında bağımsız filmler vizyona girebiliyor? Abyss’in yapımcı ve yönetmenlere yardımcı olduğu gerçeğini yadsımıyorum, ancak katkısı marjinal seviyede kalıyor. Bunu ilk fark eden de ben değilim. Bu haksız düzene başkaldırmak zor olduğu için herkes Abyss’in faziletlerine inanıyormuş gibi yapıyor.”

Doruhan sözlerimi gözlerini kısarak dinledikten sonra “Olayın bu yönünü hiç düşünmemiştim” dedi.

“Dağıtım işi kritik gerçekten” dedi Timur düşünceli bir sesle.

“Sinemacılar Abyss’e üye olarak sadece sinema salonlarına değil Holoflix, Insperon ve Exaturk gibi dijital platformlara da erişiyorlar. Öyle olunca kimseden ses çıkmıyor.”

“Abyss’le aralarında hasılat payı anlaşmazlığı olduğu için Insperon ve Exaturk üzerinden dağıtımı ayarlayabilirim, Holoflix bir Magnetic Dreams girişimi olduğu için Abyss dışından film kabul etmiyor. Sinema salonları da Abyss’den şikayetçi aslında. Yapımcılar Birliği üzerinden inisiyatif alarak bir kısmını Abyss’den bağımsızlaştırabileceğimizi tahmin ediyorum” dedi Timur. Taarruz emri vermeye hatırlanan bir general gibi heyecanlıydı, ayağa kalkıp odada tur atmaya başladı.

“Tek bir filmi tutturmaya bakar iş. Piyasada duyulunca diğer yapımcılar da Abyss’den vazgeçecektir” dedim. Doruhan bizi şaşkın bakışlarla izliyordu.

“Bütçede kısıntı yapabiliyoruz, değil mi?” diye sordu Timur.

“Bütçede indirim hayal. Masrafını düşünerek bir sürü sahneden daha en başında vazgeçmiştim.
Karakter sayısı da böyle bir film için minimum seviyede. Olsa olsa belki yüzde on bir kısıntı yapabiliriz” dedim.

“Abi, ben iki çocuk okutuyorum, bir risk alacaksak da ocağımıza incir ağacı dikilmesin, gözünü seveyim” dedi Timur.

“Filmin beğenileceğinden kuşkum yko. Ama hasılat işini bilemem tabii. Hem bütçe esas olarak senin işin.”

“O namussuz bütçede mutlaka boşluk vardı. Bana bütçeyi kısmak konusunda kolaylık sağlayacağına söz ver. İşe başlayalım. Dikkat edersen projenin ayrıntısını sormadım, anla yani sana ne kadar güvendiğimi.”

“Afaki konuşmak istemiyorum. Sen dağıtım tarafına bak istersen. Ben de senin ekiple nereden neyi kısabileceğimizi konuşayım. Aybaşında projeye start vermeyi hedefleyelim.”

Timur dönüp koltuğuna oturmaya niyetlendi, ardından vazgeçip odada yeniden tur atmaya başladı, “Ocağımıza incir ağacı dikilecek Doruhan, ama ne yapalım, işimiz bu, yapmadan duramıyoruz” dedi heyecanlı bir sesle.

Görsel Kaynağı: https://pixabay.com/photos/movie-reel-projector-film-cinema-918655/

Sort:  

To listen to the audio version of this article click on the play image.

Brought to you by @tts. If you find it useful please consider upvoting this reply.

Coin Marketplace

STEEM 0.18
TRX 0.14
JST 0.030
BTC 59238.58
ETH 3176.28
USDT 1.00
SBD 2.45