Sevgili Günlük #21 | Bulutlar yağmura döndü
Gökyüzü çok neşeliydi bu sabah. Kuşların cıvıltılarını yeniden duyabilmek iyi hissettirmişti. Güneş de yüzünü göstermiş, çatılardaki son karları da eritmişti. Karşı terastaki gittikçe küçülen minik kardan adam da elveda diyordu artık..
Şimdi nasıldı? Karanlık çöktüğünden umutları dağılmış mıydı, yoksa tıpkı bir mücevher gibi parlayan yıldızlarla daha mı mutluydu?
Belki de çok uzak oldukları için bana öyle güzel ve erişilmez geliyordur. Tıpkı bir zamanlar yanı başında olup da senden çook uzaklara gidenler gibi. Bazen de elini uzatsan dokunabilecek kadar yakınındadır; ama rûhen ne kadar uzak olabileceğini tahmin bile edemezsin.
Bazen içimizden geçen her şeyi, tesadüfen çalan bir şarkıda buluveririz. Sihirli bir elin radyo kanalını değiştirmesi gibi gelir o an. Sanki derdin çok azmış gibi 'al biraz daha derinlerde boğul' diyor. Hüznüne hüzün, gözyaşına gözyaşı eklersin.
Şarkıya mı, bir anda önüne çıkıvermesine mi yoksa kendine mi daha fazla kızarsın bilinmez. Sadece dinlemek, dinlemek, tekrar tekrar dinlemek istersin..
Ansızın bir sabah öyle çekip de gittin
Umutları darmadağın edip de gittin
Yüreğimi kederlere salıp da gittin *
Yandı gönül yandı böyle ah sen bilmedin
Çektiğim derdi cefayı sen görmedin
Hasretin yağmura döndü ah silmedin *
Dokunsalar içindeki artık duymak istemediğin sesler susacak; ama kimsenin dokunmasına izin vermiyor, ağlamak sadece ağlamak istiyorsun. Yorgana sımsıkı sarılıp 'bulutlar yağmura döndü gözlerimde' sözlerini haklı çıkarmak istercesine..
O an şarkının içindeki şiir devreye girer ve ruhuna bir dinginlik hâkim olur. 'Bir kadın işte böyle sevilir' dedirten cinstendir o mısralar.
Gözlerinle dilin arasına gerili uçurumu seviyorum
Kekeme özgürlüğünü seviyorum
Susuşundaki hıncı seviyorum
Kalbinde ürperen kışı seviyorum **
Gece derindir derler. Hüznün doruklara çıktığı, içimizdeki karanlık tarafla gecenin karanlığının birleştiği saatlerdir. Çoğu zaman da gözyaşıdır. Üzerini örttüğün, unutmak istediğin duyguların dışavurumudur. Korku ile ümit dalgası içinde sürüklendiğin ve kendi sesini dinleyip ona doğru koşarken kaybolup gittiğin andır.
Her damlası ayrı bir hayat, ne bilsin yüzüne düşmeyen
Gözlerindeki yaşı seviyorum
Beni uzaklaştırmaya çalışırken aklından geçenleri seviyorum **
Gökyüzüne, yeni açmış bir çiçeğe, bahçedeki kurumuş ağaca, tanımadık bir mezar taşına ve denizin dalgasına anlattıkların; bir insanla paylaşılanlardan daha fazla olabiliyor bazen.
Hani demişler ya "anlatmak bazen derde su katmaktır; seyrelmez de çoğalır." o yüzden anlatmak içimden gelmiyor. Galiba o derdi kabullenip sahipleniyorum fazlasıyla. "Bir derdim var bin dermâna değişmem." demiyorum tabi ama sıkı sıkıya tutunuyorum ona sanırım. Acıyla beslenmek değil kesinlikle. Kurtulmak istiyorum fakat bunun için attığım adımlar hep boşa çıkınca bu kez yürümeye korkar oluyor insan ve kabulleniş başlıyor. Sevdiklerimin uzattığı elleri de geri çevirince iyice yalnızlaşmak da bu durumun bir sonucu oluyor.
Kısır döngü misâli, sanki anlatmak zorundaymışsın gibi hissettirenler yüzünden güzel arkadaşlıklara da gün gelir elveda diyecek hâle geliyorsun. Keşke böyle olmasa..
Ölümdür en büyük zaman, bilmez takvim gezenler
Bir iç çekişte yanan hayatı seviyorum
Bizden büyük tanrısı yok yalnızlığın
Getirdiğin hevesi, götürdüğün imkanı seviyorum **
Uzun zamandır bu şarkıdan başka ses duymadığımdan olsa gerek; bundan yıllar sonra da herhangi bir yerde dinlediğimde, şu birkaç gündür yaşadıklarım gelecek aklıma. Çünkü şarkı değil, hatırasıdır bizi etkileyip içine çeken.
Belki de yıllar sonra bu günlerde, gecelerce yaşadığım pişmanlıkları, üzüntüleri acıyarak anacağım. Boş yere yıprattığım kendimden defalarca özürler dileyip, doyasıya sarılarak teselli etmek istercesine.
Bir gün bir kötü haber birimizden
Kalanın diline gelecek ilk sözü, arayacağı ilk insanı
İlk gece yapacağı her şeyi seviyorum.. **
**şükrü erbaş | cam ile taş
"anlatmak bazen derde su katmaktır; seyrelmez de çoğalır."
ne kadar doğru...
yaşayanlar anlıyor..
Kasvetli havalar birbirini takip ettiğinde, alışırız o kasvete ve unuturuz güneşi. Sonra bir sabah ansızın güneşi gördüğümüzde, yaz aylarında, müdavim güneşi gördüğümüzden çok daha sıcak ve çok daha huzur vericidir o ilk güneş.
Hayatta böyle işte; kasveti içimize yerleştirdiğimizde sanki hiç orayı terk etmeyecekmiş gibi gelir ama güneş ansızın çıkagelir ve acılarımızı saygı duyarak , bir fanusun içine koyar ve anılaramıza yazarız.
çok güzel.. anlaşılmak güzel şey..
umarım o kasvetli hava da dağılır bir gün.
Congratulations! This post has been upvoted from the communal account, @minnowsupport, by sudefteri from the Minnow Support Project. It's a witness project run by aggroed, ausbitbank, teamsteem, someguy123, neoxian, followbtcnews, and netuoso. The goal is to help Steemit grow by supporting Minnows. Please find us at the Peace, Abundance, and Liberty Network (PALnet) Discord Channel. It's a completely public and open space to all members of the Steemit community who voluntarily choose to be there.
If you would like to delegate to the Minnow Support Project you can do so by clicking on the following links: 50SP, 100SP, 250SP, 500SP, 1000SP, 5000SP.
Be sure to leave at least 50SP undelegated on your account.
Oturup yazan herkes biraz yaralıdır. O yüzdem yıllar sonra kendine sarılacaksın fakat acıyarak olmayacak. Yaşayacaklarını bileceksin ama sonunda olacağı kadından vazgeçemeyeceksin.
umarım öyle olur:(
Her kesin hamıdan sakladığı bir yarası vardır. Anlatsa anlamayacaklarından korkub kendi içine atdığı bir yarası.
anlaşılamamak duygusu.. :(
Bazenden fazla gibi geliyor bana :(
bana da :(
Sanırım bizim gökyüzümüzün bulutları hep sağanak getirecek ama kimseye söyleyemeyeceğiz ...
aynı durumdayım..
Farkındayım...
Bu yazı Curation Collective Discord Sunucusunda küratörlere önerilmiş ve manuel inceleme sonrasında @c-squared topluluk hesabından oy ve resteem almıştır.
This post was shared in the #turkish-curation channel in the Curation Collective Discord community for curators, and upvoted and resteemed by the @c-squared community account after manual review.
@c-squared runs a community witness. Please consider using one of your witness votes on us here
teşekkür ederim..
This post has received a 3.13 % upvote from @drotto thanks to: @sudefteri.
Birçok insanın yaşadığı duygulardır bunlar. İnsanın hayat tarzı, çevresi, yaşı ve başka etkenlerle biraz değişiklik gösterir sadece.Yaşadıklalarıyla olgunlaşır ya insan, büyür. İste o zaman kendini biraz daha sorgular, eskisi gibi bakmıyordur hayata bakış açısı değişmiş başka biri olmuştur adeta...
Belki de yıllar sonra bu günlerde, gecelerce yaşadığım pişmanlıkları, üzüntüleri acıyarak anacağım. Boş yere yıprattığım kendimden defalarca özürler dileyip, doyasıya sarılarak teselli etmek istercesine.
Seni sen yapan olacaktır işte bunlar. Aklına geldikçe yaşadıkların teşekķür et hayata. Artık sen, sen olmuşsundur çünkü....
teşekķür'deki ķ çok hoşuma gitti sanki ordan göz kırpıyor gibi geldi bana..
doktor 'yalnız bırakın' dediği için hep bunlar🤷♀️
teşeķkür ederim..
:) Ben teşekkür ederim.
Merhaba,
Yazınız C² ekibi değerlendirmesi ile Trliste kürasyon kuyruğu tarafından oylanmıştır.
Kürasyon kuyruğuna katılarak Steemit'te Türkçe yazılara siz de destek olabilirsiniz.
Sevgiler @trliste
teşekkürler, sevgiler💕