Barajdaki çatlak veya Önlenemez Devrimler: Defter-i Kebir (2)

Bir önceki yazıda geçtiği üzere yeni bir devrimin eşiğindeyiz ve artık önlenemez bir aşamaya geliyoruz. Tıpkı bir barajdaki çatlak gibi, bir süre sonra durdurması tamamen imkansız olacak.

BlockChain yapısını incelemeye devam edelim;

Açık Kaynak olması;

kod bilgisi olan kullanıcıların arka tarafta neler çalıştığını görmesini sağlıyor. Aynı zamanda hata düzeltme için on binlerce göz kontrol etmiş oluyor.
Ve elbetteki bu kodlardan ilham alıp, yeni fikirlerin yeni projelerin gelişmesinin önünü açıyor.

İnsansız işlemesi;

Sıradan bankacılık işlemlerine göre, her hangi bir banka personeline (ve pek tabii zincirleme müdür ve genel müdürlere) gerek yoktur. Tamamen otomatik işleyen bir sistem ve on binlerce çalışan maliyetini kıyaslamaya bile gerek yok.

Esnekliği;

Teknolojinin ortasında doğmuş bir yapı olduğu için sigortacılıktan, müzik sektörüne, e-ticaretten takasa kadar pek çok sisteme entegre olabilir. Belki artçı şok asıl buradan gelecek olabilir: İçerisinde "aracılık" barındıran bütün işler yeniden yorumlanacak, bu da bankalar dışındaki sektörler için uyum sağlamayanları hayli zorlayacak demektir.

Merkezsizliği;

BlockChain'in kuşkusuz en radikal getirilerinden birisi de tek bir merkeze bağlı olmadan çalışabilmesi olsa gerek. Bu sadece paranın değil, sosyal hayatın da daha demokratik olması demek.