Ne zaman bıraktık?
Çocuklar her şeyi merak eder. Çevrelerini gözlemler ve denerler. Fringe dizisinde "çocukların beyinleri neredeyse limitsizdir" gibi bir varsayım vardı. Öyle mi bilemiyorum ama zihnimizin ve anlayışımızın zamanla değiştiği kesin.
Bir çocuğu gözlemleyin. Eline bir şeyler alır, inceler, parçalar, parçaları inceler... Sürekli çevresine karşı derin bir merak duyar. Zamanla ailelerin karşı çıktığı bir merak.
Bir takım zorluklar hayatın amacını her insan için farklı kılar. Bazı insanlar için evrenin gizemini çözmek bir temel amaç iken bazı insanlar için ay sonunda gelecek faturaları nasıl ödeyeceği günün temel konusu olmuştur. Zaten tarihte bilim ve felsefenin hızlı geliştiği dönem ve toplumlara bakarsak dünyanın kalanıyla ciddi bir refah farkı görürüz. Fakat nerede yaşarsak yaşayalım insanlığın büyük bir çoğunluğunun kendine başka bir amaç yüklediğini ve bir noktada merak etmeyi bıraktığını görürüz.
Bir ara hoşuma giden bir tweet okumuştum.
"Bir gün son kez sokağa oyun oynamaya indik ve bundan haberimiz yoktu."
Bana kalırsa meraklı dönemimiz de bu şekilde kayboluyor. O kadar erken olmasa bile zamanla hepimiz farklı kaygılara yöneliyoruz. Bilgiye erişimimizin kolaylaşması da etkili olmuştur belki bilemiyorum. Eskiden sahip olduğumuz tutkudan zamanla uzaklaşabiliyoruz. Hatta sosyal medya anlayışı tüm toplumları olumsuz etkiliyor. Anlamsız kaygılara sürüklüyor. Tüm bunların dışında birlikteliğe bakış açımız da bazen problem oluşturabiliyor. "Birkaç arkadaşım evlendi ve tüm hayatları bundan ibaret." Merak etmek için çok enerjiniz kalmıyor. İnsanların henüz çözemediği bir konuyu merak edip o konuda bir şeyler yapmak, temel şeyleri öğrenip üzerine koymak...
Gezegenler ile yıldızlar arasındaki fark ne? Hadi buradan başlayalım. Neden bizler Carl Sagan kadar merak etmedik?
Hayatta kalmanın zor olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Fakat hayıflanıp durmak yerine merak eden insanlar görmek istiyorum.
Ben de az hayıflanmam ama Doktor'un dediğini yapın yaptığını değil. :)
Merak bizim genlerimize işlenmiş bir duygu. Keşfetmek, 13.245.120.000.000.000.000.0000 km genişliğinde (kendi hesabım kabaca) bir evrende yaşadığımızı düşünürsek sınırsız kabul edebileceğimiz bir olgu. Mümkün olduğunca merakımızı canlı tutmalıyız.
Yaşadığımız hayat bize izin vermese de en azından çocuklarımızın bu yönünün hızlıca körelmesine neden olmayalım/müsaade etmeyelim. Bırakın sizin hayatınızı zorlaştıran deneyler yapsınlar. Çünkü sahip oldukları duygu tüm bunlardan daha önemli. Sizin de tekrar merak ediyor olmanız en büyük kazanımınız olur. "Merak edip öğrenmek..." Unutmamamız gereken bir haz.
Steemit kullanan insanlar yazdıklarım için çok doğru bir hedef kitle değil. Ortalamanın çok üzerinde merak sahibi insanlar olduğunuzu tahmin ediyor hatta görüyorum. Fakat yine de üzerine düşünmenizi sağlayabildiysem benim için yeterli. Meraklı günler dilerim :)
Quraturk tr etiketi altında paylaşılan kaliteli ve orjinal içerikleri tespit edip ödüllendirmeyi hedefleyen bir kürasyon projesidir.
Yazınız değerlendirmen ekibimiz tarafından uygun görülmüş olup, günün seçilen yazıları arasında yerini almıştır.
Bazen insanın içerisinde bulunduğu durum bazen de sizin de söylediğiniz gibi bilgiye ulaşımdaki değişiklikler insanın merakını köreltebiliyor. Aslında merak dediğimiz kavram insanın isteyerek yeni bir şeyler öğrenmesinde ve kavramasında doğrudan ilgili. Bana göre tek düze ve amaçsız yaşayan insanlar asıl merak duygusu körelmiş olanlardır.
Yazınız güzel olmuş hocam elinize sağlık. 👍
Öyle tabi ki öyle. Zaten burada okuyan insanlar bu sorunu pek yaşayan insanlar değil :)
Teşekkür ederim :)
Kısmı bana tanıdık geldi, benim de yapmaya çalıştığım hep budur. Hatta şurda da belirttiğim bir şeydir. Yine birleşilen bir fikir :)
Bence bu merakın körelmesindeki en büyük etken toplum. Toplum bize aman şunu yapma, aman bununla ilgilenme gibi cümleler kurduğu için kendimizi kısıtlamak zorunda kalıyoruz. Tıpkı bilmediği halde toplumca 'ayıp' bir şey yapan ve eline vurulan, eline tekrar vurulmasın diye bunu tekrarlamaya cesaret edemeyen çocuklar gibi. Tabii bu ailemizde başlıyor. Ailemiz zaman zaman toplum ne der? bakış acısıyla hareket edebildiğinden ve toplumdan soyutlanan bir birey olmamızı istemediklerinden bunu bize istemsizce yapabiliyor
Bu merakı sürdürebilen yegane insanlar var ve hepsine saygım sonsuz. Ama ne yazık ki "bazılarımız". Toplum bizi bastırmaya çalışmasaydı (ve tabii başarılı olmasaydı) milyonlarca kosmos yazılabilirdi, bizden ünlü yazarlar olma olanağımız da elimizden alındı (!)
kısmı da düşündürücüydü, ellerine sağlık
Yazını okumuştum ben de doğru iletişim için standart oluşturmama karşıya ulaşabilme gibisinden bir şeyler yazmıştım bir ara :)
Aileler için de "çocukların körelmesine neden olmayalım" demiştim o da benzer yaşanmışlık olabilir :)
Hadi sokağa çıkıp oyun oynayalım :D
Yaklaşık bir saattir yakar top oynuyorum ve aralarda dinleniyorum desem inanır mısın ? :D
Beni çok zorluyorsun ama :) bu kadar iyi olman rahatsız edici :) "iyi kalpli" anlamında söylemedim :)
Yahu gençlik dediğin şeyin tadı sadece gezerek tozarak çıkmaz ki. Oyun oynamayanlar, bisiklet sürmeyenler utansın doktor beeey :D
Başkalarına gerek yok ben utandım 😂 alkol almıyorsun değil mi bir yandan :)
Herkesin alkolü başka, yaş ortalaması 4 ila 6 arasında değişen kuzenlerimle vişne suyu içiyoruz ölümüne :D kafamız içkiyle kafa bulan insanlardan çok daha güzeldir eminim çünkü oyunda vuruldukça ya da koştukça gülüyoruz :D
Her çocuğun zihni açık,köreltilmemiş,kirlenmemiştir. Olgunluk dediğimiz hayatın gerçekleriyle yüzyüze geldiğinde çoğumuz hayallerimizden vazgeçip varolan koşullara adapte olmaya çalışıyoruz. Kimimiz fatura derdine,kimimiz araba alma derdine düşüyoruz. Çevre faktörleri parlak zekamızı mat hale getiriyor ve yaptığımız düzenlerde nice nesiller boğulup gidiyor.
Gelecek nesiller dahi yine bizim elimizde. Onlara bu çevreyi biz bırakıyoruz.
Yazınız muhteşem olmuş. Elinize sağlık.
Neyse ki kelebek etkisi diye bir şey var. Belki birkaç kişinin değişmesi zamanla genel mantığı değiştirir :)
Yorumunuz için teşekkür ederim :)
Benimle alakası yok ama kendimce tavsiye vereyim. Dikkate alıp almamak tercihiniz nasılsa. Birini beğenip beğenmemek sizle alakalı olsun. Onun sizin profilinize nasıl baktığı ile ilgi değil.
Yorumunuzu biraz açar mısınız? Pek anlayamadım açıkcası.
Bildirim hataları oldu sanıyorum kusura bakmayın
Hım olabilir. Benim iki yazınızı beğendiğimi dile getirip takipteyim yazmamdan rahatsız olduğunuzu düşünmekteydim. Bilgi veren yazıları her daim sevmişimdir. Ne konu olursa olsun doğru veya yanlış olsa dahi her zaman bir hayal gücü aşıladığını düşünmüşümdür. Nedense bunları dile getirmek istedim yanlış anlaşılmak istemem.
Ha yok kesinlikle öyle değil. Aksine memnun oldum yorumlarınıza. Sadece o an size cevap verip takip etmedim. Ardından sizden unfollow bildirimi geldi. İnsanların olaya bu şekilde yaklaşması beni rahatsız ediyordu. Fakat yanlış bildirim ya da anlık kaza olmuş anladığım kadarıyla.