Savaş Serisi 6

Marne Mucizesi

Savaş Serisi 1 '' İlk Kıvılcım ''

Savaş Serisi 2 '' Büyüyen Ateş ''

Savaş Serisi 3 '' Büyüyen Ateş 2 ''

Savaş Serisi 4 '' Ateş Çemberi ''

Savaş Serisi 5 '' Denizdeki Ateş ''

1914 yılının Ağustos Ayı, Alman orduları, Belçika üzerinden Fransa’ya doğru ilerlemeye devam ediyor.

Fransa, Alman saldırısının daha aşağıdan, AlsasLoren üzerinden yapılacağını varsayımı ile tüm gücünü oraya toplamış durumda.

Belçika sınırında yalnızca 5. Fransız Ordusu var.

Ve İngiltere, 4 Ağustos’ta savaş ilan edip, derhal seferberlik başlatır. 100 bin kişilik İngiliz sefer gücü 9 Ağustos’ta Avrupa’ya ayak basacaktır. Bu kuvvetin ilk görevi, Fransız 5. Ordusuna ve Belçikalı müttefiklerine yardım etmektir. Bu amaçla Fransa’nın kuzeyindeki Mons kentine gönderilir.

Bu sırada General Charles Lanrezac komutasındaki Fransız 5. Ordusu, 2. Alman Ordusu ile çatışmaktadır.

Fransız Genelkurmayının emri sonuna kadar saldırıdır. 21 ve 22 Ağustos’ta yapılan saldırılarda Fransız birlikleri büyük kayıplar verirler.

Belçika’da Namur kalesi düşer ve buradaki Belçika kuvvetleri Fransa’ya çekilirler.

23 Ağustos günü İngiliz sefer gücü, Almanlar ile savaşan Charles Lanrezac’ın 2 km batısındaki Mons’ta yerini alır, ancak Fransız komutan yardıma gelen bu gücü hiç dikkate almayacak ve gece geri çekilecektir.

Kaynak

24 Ağustos sabahı saldırıya geçen 2. Alman ordusu, karşısında hiç kimseyi bulamayacaktır. Bu sırada Charles Lanrezac’ın sol kanadına saldırmak üzere harekete gecen 1. Alman ordusu, İngiliz sefer gücü ile karşı karşıya gelir. İngiliz birlikleri keskin nişancıları sayesinde Alman birliklerini o gün durdururlar.

23 Ağustos gecesini 2 taraf da savaş hazırlıkları ile geçirir. İngilizler, Fransızların yardımlarına gelmesini beklemektedirler. Sabah İngiliz General French kötü haberi öğrenir. Fransız birlikleri çoktan çekilmiştir ve General French'de çekilmeye başlar. Ancak bunu takip eden Alman Ordusu, İngiliz birliklerine karşı büyük kayıplar verdirir. Kalan İngilizler, çekilen Fransız ordularına katılırlar.

İtilaf kuvvetleri panik içerisinde çekilmektedir. Onlar ile birlikte bölgede yaşayan halk da kaçmaktadır.

Alman orduları zafere yürümektedir.

Fransız Orduları Komutanı General Joffre acı gerçekle yüz yüzedir artık.

Kaynak

Loren bölgesindeki saldırılar ve Belçika sınırındaki çatışmalar, 300 bin Fransız askerine mal olmuştur. Savaş daha yeni başlamış olmasına karşın Alman Ordusu Fransa’nın içlerine, Paris’e doğru ilerlemektedir.

Fransız Orduları,Somme nehri boyunca savunma hattı oluşturacak ve Alman Ordusunun ilerlemesini durdurmaya çalışacaktır. Artık Fransız Ordusuna ve tüm Fransızlara düşen görev ne pahasına olursa olsun Fransa’yı savunmaktır.

İlerleyen Alman Ordularının durumları da çok iyi değildir. İkmal hatları çok uzamış ve haberleşme zorlukla sağlanmaktadır. Zorlu yürüyüşler askerin gücünü tüketmekte ve moralini düşürmektedir.

Alman Genelkurmay Başkanı Moltke anılarında, o günlerle alakalı şöyle söyler;

‘’Ordudaki atların adım atacakları halleri kalmamıştı. Kendimizi aldatamazdık, bazı başarılar elde etmiştik ama henüz zaferi kazanamamıştık.’’

Genelkurmay Başkanı Moltke

Kaynak

General Joffre Fransız Ordusunun saldırıdan savunmaya geçişini büyük ustalık ile yönetecektir. Çekilme büyük bir düzen içerisinde ve çok az kayıp verilerek gerçekleştirilecektir.

General Joffre’nin sakin tavrına karşın Fransız hükümeti panik içindedir. Onlara göre AlsasLoren tümü ile kaybedilmiştir. Almanlar, Paris’e doğru yaklaşmaktadırlar, yani savaş yitirilmiştir. Daha kötüsü Paris savunulmaya hazır değildir. Savaştan önce Paris’in savunulması için yapılan planların hiçbiri uygulamaya koyulmamıştır.

Savaş Bakanı, panik içinde, 65 yaşındaki Emekli General Joseph-SimonGallieni’yi göreve çağırır ve Paris’e askeri vali tayin eder.

Askeri vali olarak atandığı gece Simon Gallieni, Savaş Bakanına şöyle der;

’Paris’i savunmak istemiyorlar, strateji uzmanlarının gözünde Paris sıradan bir kent, Fransa’nın beynini ve kalbini oluşturan bu büyük bölgeyi savunmak için bana ne verebiliyorsunuz?
Bir özel bölge tümeni ile bir Afrika tümenini.
Eğer bu kenti savunmak istiyorsak 100 km’lik bir savunma hattı oluşturmamız gerekir. Bu da ancak bir ordu ile yapılabilir.
Bana 3 kolordusu olan bir ordu verin, kenti savunma görevini kabul edeyim.’’

Joseph-Simon Gallieni

Kaynak

O dönem Fransız sisteminde ordulara emir verme yetkisi, hükümette değil genelkurmay başkanındadır. Ve General Joffre gerilerde bir kent olarak değerlendirdiği Paris için asker ayırmaya niyetli değildir.

Bu sırada 27 Ağustos günü Fransa’nın endüstri kenti Lille, Alman yıkımından kurtulmak için kendisini açık şehir ilan edip Alman ordularına teslim olur.

Bu arada General Simon Gallieni, Paris’i ordu kampı haline getirmek için elinden geleni yapmaktadır. Kentte siperler kazılmakta bazı binalar yıkılıp, ağaçlar kesilerek ateş alanları oluşturulmaktadır. General Simon Gallieni Fransız ordusuna değil, Fransız halkına güvenmektedir kenti korumak için.

Hükümet yaklaşan tehlike karşısında Bordeaux’ya nakledilir.

Halkın üçte biri yani 1 milyon Fransız kenti terk eder.

Kaynak

Alman Genelkurmayı sıkıntı ve tereddüt içindedir. General Moltke, Schlieffen Planı konusunda giderek kuşkuya kapılmaktadır. Bu arada doğu cephesine gönderilen birlikler, batı cephesini zayıflatmış ve planın başarısını büyük ölçüde tehlikeye sokmuştur.

Tam bu sırada İngiliz sefer gücü komutanı General French, İngiltere Harp Bakanlığı’na bir yazı yazarak, Fransız kuvvetleri ile bir işbirliği sağlanamadığını, birliklerini savaştan çekmek istediğini bildirir.

Hükümet, General French’i kararından vazgeçirecek ve İngiltere, müttefiki Fransa’yı yalnız bırakmayacaktır.

Alman 1. Ordusu,Schlieffen Planı uyarında ilerlemesine devam etmektedir. 2. Ordu, Paris’e doğru ilerlerken, Fransız ordularının saldırılarına uğrar ve 1. Ordudan yardım ister. Bu istek savaşın kaderini değiştirecektir.

Düşmanın esas birliklerinin Paris önünde olduğunu zanneden 1. Ordu, Schlieffen Planı’ndan yani Paris’i arkadan çevirmekten vazgeçip, kuvvetlerini güneydoğuya yönlendirir.

Bu karar tarih kitaplarına Marne mucizesi olarak geçmektedir ve çok yakın görünen Alman zaferini engelleyen, itilaf güçlerine umut veren bir mucizedir.

Fransız Kara İstihbaratı, Alman Ordusunun yön değiştirdiğini hayretle görüp Genel Komutanlığı uyarır. Alman 1. Ordusu yönünü İtilaf Ordularına dönmüştür.

Bu sırada Paris’te tahtadan ve bezden yapılmış bir araç havalanır. Hava istihbaratının önemini gösterecek bir uçaktır. Bu aracın gözlemleri de kara istihbaratını doğrular. Alman ordusu gerçekten de yön değiştirmiştir.

Alman 1. ve 2. Orduları birleşmeye çalışmaktadır, ancak bu arada iki ordu arasında tehlikeli bir boşluk oluşur.

İngiliz sefer gücü, bu boşluğa saldıracak ve Alman Ordularının tüm dengesini bozacaktır. Alman Ordusu,Marne nehrini geçerken durumun kendi lehlerine döndüğünü gören Joffre, 6. Fransız ordusunu Paris önlerine aktarır.

---

Posted from my blog with SteemPress : http://cekopaspas.unaux.com/?p=250

---