Canım Kardeşim(My Dear Brother) Film İncelemesi (IMDB 8.7)

Arkadaşlar Muhsin Bey filmi için yaptığım incelememin bir kaç kişi tarafından okunması beni ne kadar mutlu etti,anlatamam.
İnanın okumayı unutmuş bir Millet olduğumuzu düşünüyorum.Ben yazmayı da okumayı da çok severim.Hatta 2 romanım 2 tanede kısa hikayelerden oluşan kitabım var,onları da ilerde umarım burda bölüm bölüm paylaşabilirim.
Ayriyeten Steemit Türkiye topluluğuna da bu teşekkür ederim.

Evet sırada beni çok derinden etkileyen Türk yapımı filmlerin başında gelen Canım Kardeşim var.
Canım Kardeşim 1973 yapımı bir filmdir.Filmi incelemeden o dönemin şartlarını incelediğimizde Türk Sinemasının gelişim çağındaki o kara döneme denk geldiğini görürüz.
Bu dönemin adı sex filmi furyası dönemidir.
O dönemde artık filmcilik insanların sanat,duygu,estetik gibi değerlerinin tatmini için değil aksine içgüdüleri tatmin etmek için kullanılmaktadır.
1970 li yıllardan 80 lerin başına kadar gişe yapan filmler çok nadirdir.Bu filmler çok kaliteli olsa dahi izlenmiyor ve izleyici bulamıyordu.Bu filmde gişe yapmamıştır zaten fakat çok kaliteli bir yapıt olduğunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim.
Bu furya döneminde iyi bir film için;Düzgün hazırlanmış iyi tespit edilmiş özgün bir senaryoya,bu senaryoyu oynamayacak adeta canlandıracak oyunculara ve dev prodüksiyonlara ihtiyaç yoktur.İhtiyaç duyulan şey 1 2 güzel kadın ve hiç bir sanatsal değer ifade etmeyen 5 para etmez senaryolardır.Nitekim bu dönemin sonlarındada artık hiç çekici gelmeyen bu filmleri canlandırmak için komedi filmleri çekilmiştir.
Bu dönemde birçok Usta oyuncu evi olan tiyatroya geri dönmek zorunda kalmış veya komple sahneleri terk etmiştir.
Bu furya döneminde Türk Sineması çok ağır yara almış ve nihayetinde 12 Eylül Darbesiyle bu furya son bulmuştur.
Filmin Hazırlık Hikâyesi

Film Ertem Eğilmez filmidir.Sanırım Türk olupta Ertem Eğilmez'i tanımamak Türk Sinemasına bir hakarettir.
Tarık Akan ile o dönemlerde bir baba oğul ilişkisi vardır,Ertem Eğilmez'in.Bu yüzdendir ki hababam sınıfında ve birçok yerde Tarık Akan'ı "Ferit" adıyla oynatır.
Ferit ölen çocuğunun ismidir,Ertem Eğilmez'in
Tarık Akan sürekli salon filmlerinde Zengin bir beyefendi canlandırır.Hem üzerine bu rolün yapışmaması hem de Tarık Akan'ın sosyalist ruhuna ters olduğu için böyle bir filmde oynamak istediğini söyler.
Fakat Ertem Eğilmez bunu kabul etmez.Sinemayı ve Toplumun şartlarını bildiği için böyle bir filmin satmayacagını söyler.Tamda öyle olur,film satmaz,hatta zarar eder.
Çünkü o dönemde filmler alt kesime hayal satar.Toplumsal veya sanatsal değerlere hizmet etmez filmler ya furya yoluyla para kazanma amacı güder ya da topluma hayal satarak para kazanma amacı güder.
Genç kızlara Zengin,Yakışıklı,Beyefendi Tarık Akan'lar satar.
Erkeklere Kahramanlık,Hamaset,Aşk gibi kavramları içeren hayalleri satar.
Eğer hedef kitle ikisiyse ikisini birden satar.
Abazalara sex filmi satar.
Yani amaç sanat yapmak veya toplumsal değerleri yaşatmak değil para kazanmaktır.Şuan bile çekilen filmlerin çoğu bu amaçla çekilmektedir.
İşte bu ortamda Ertem eğilmez bir şekilde ikna olur ve bu film çekilir.
Her nekadar film zarar etmiş ve Tarık Akan bundan dolayı fırça yemiş olsa da böyle mükemmel bir film ortaya çıkmıştır.
Filmi iki bölümde ele alacağım.Fakat sizden ricam eğer izlemediyseniz önce izlemenizdir.Cok bilindik bir film değildir o yüzden izlememiş olmanız mümkündür.Böyle bir film için önden spoiler almanız biraz kötü olabilir çünkü gerçekten kaliteli bir yapıttır.
Filmdeki baş Karakterler
Murat:Filmin Ana karakteridir.Kahramanın abisidir.İşsiz ve aylaktır.
Halit: Murat'ın en yakın arkadaşı can yoldaşıdır.
Kahraman:Filmimizin hasta küçük kardeşidir.
Film Müziği
Yine filmi iyi bir filmden bir başyapıta dönüştüren olmazsa olmazlardan biridir,film müziği.
Bu film müziği gercekten dram, çaresizlik,yokluk gibi kavramların ses ile ifade edilmesidir.Bu duyguları yaşayan arkadaşlar çok iyi bilirler.

Cahit Oben imzalıdır,bu muhteşem parça.Her dinlediğimde beni alıp götüren hüzün dolu müziği neşeli anlarda açmamanız tavsiye edilir.
Bir başka müziği de En Büyük Şaban gibi vasat uyarlama bir filmi İyi film seviyesine çıkarır.O Müzikte burdadır.

Filmde beni etkileyen noktalar
Öncelikle filmin tamamen realistik olmasıdır.Film içinde Aşk unsuru bulunmaz.Tamamen yaşam kavgasını ele almaktadır.
Bu kavgada çalışmaktan beli bükülmüş olan Musta'nın ağzında sigara ile yanıp ölmesi zaten filmin en can alıcı noktalarından biridir.
Daha sonrasında hem yetim hem öksüz olan iki kardeşin birbirine kenetlenmesi anlatılır.Tabi Halit gibi dostlari da unutmamak gerekir.
Nitekim herkezin Halit gibi bir dostu vardır o zamanlarda, çıkar ilişkisine dayanmayan saf sevgiye dayanan bir dostluk...
Peki ya şimdi? İnsan kendini sormadan alamıyor.Ne oldu bu dostluklara?
Filmde öğretmen sahneside çok güzeldir.Ben bir okul öncesi öğretmeni adayı olduğum için çocuklar için ölüm temasıda çok iyi işlenmiştir.
Kahraman hastalanır.O dönemlerde çaresiz bir hastalıktır,kan kanseri.
İlla ölecektir Kahraman.Filmin her dakikasında ölmesin isteriz.İşte bu çaresizlik filmin sonuna kadar işletilir.Filmin sonunda ise gözler artık bu acıya bu çaresizliğe dayanmaz,en katı yürekli bir adamı bile ağlatır.
Katarsis yaşadığınızı iliklerinize kadar hissedip rahatlarsinız o an.
O andan sonra hayatın gerçekleriyle yüzleşirsiniz,hayatta her istediğiniz olmaz.
En azından bir televizyonu izleseydi be abi dersiniz fakat hayat bazen işte o kadar acımasızdır.
Çoğu zaman bırakın ikinci şansı bir şans dahi vermez hayat insanlara.Bunun farkında olursunuz.
Eğer o dönemde filmi ilk defa izliyor olsak zaten her filmin mutlu son ile bittiğini düşünüp Kahraman'ın kesinlikle kurtulacağına inanırdık.Kim bilir belkide bu yüzden gişe yapmaz film.
Türk Sinemasında bence hem öncü hem de en iyi realistik dram filmidir.
Mutlaka ikinci defada izlemeniz tavsiye edilir.
Okuduğunuz için teşekkür ederim.