Dolar: Dünyanın Para Birimi [Cointurk 31. Projesi] [videoaddiction#7801]
Dolar dünyada en yaygın olarak kullanılan döviz olup Amerika Birleşik Devletleri’nin ulusal para birimidir. 1944 yılında yapılan Bretton Woods anlaşması ile Dünya’daki para birimleri dolara, dolar da altına endekslenmişti. 1970’li yıllarda ise Arap petrollerinin fiyatı dolara yönlendirilerek Petro-Dolar kavramı ortaya çıkmıştır.
Dolar bugün, ABD’nin dünyayı kontrol altında tutmak için kullandığı en etkili silahtır. Dolara karşı olan, petrolün varilini başka bir para birimine eşitlemeye çalışan ülke veya ülke liderlerinin sonlarının nasıl olduğunu gördük.
2008 Mortgage krizinden sonra ABD’de tüketim, enflasyon ve faizler gerilemişti. Sınırsız dolar basma yetkisine sahip FED 2008 yılının 3. çeyreğinden itibaren piyasada şirket ve bankaların batık tahvillerini alarak, yani piyasaya dolar pompalayarak kısaca tüketimi arttırmayı, enflasyon oluşturmayı ve faizleri yukarı çekmeye çalıştı. ABD’de bollaşmaya başlayan dolar Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelere doğru aktı. Bu süreçte Türkiye’ye gelen ucuzdolar ile tüketim, ithalata dayalı büyüme, düşük faizle borçlanma gibi unsurlar aşırı derecede artış gösterdi. Bir nevi 10 yıl sonra yapacağımız harcamaları o zamanlarda yaptık.
2014 yılı sonlarına doğru FED tahvil alımını sonlandırdı ve dünyada bollaşan doları ABD’ye çekmek için kademeli olarak faizleri arttırmaya başladı. Bu durum gelişmekte olan ülkeler için düşük maliyetli doların sonu oldu ve bu ülkeler ekonomik olarak sıkıntılı döneme girmeye başladılar. Bundan en çok etkilenen ülkelerden biri Türkiye oldu. Çünkü Türkiye tüketim ve ithalata dayalı büyüyen, tasarrufu düşük olan bir ülkedir. Bu tür ekonomik modelde üretim için borç paraya, dövize ihtiyaç duyulur. Bu da ülkeden çıkan döviz miktarının ülkeye giren döviz miktarından fazla olmasına sebep olur.
Son açıklanan verilere Türkiye’nin cari açığı 57 milyar 73 milyon dolar. Kısa vadeli dış borç stoku 125.5 milyar dolar, kısa+uzun vadeli toplam borcu ise 453 milyar dolardır. Yani Türkiye cari açığını arttırmadan büyeyemiyor, artan cari açık da enflasyona, enflasyon da TL’nin değer kaybetmesine; bir başka deyişle doların ve diğer yabancı paraların TL karşısında değer kazanmasına neden oluyor.
FED’in faiz arttırımları, cari açık, enflasyon ve dış borcun yanı sıra Türkiye’nin yanı başında devam eden Suriye sorunu, bununla bağlantılı iç ve dış terör sorunu, 2 yıl içinde yapılan 2 seçim ve 1 referandum; darbe girişimi ve 2 yıldır devam eden OHAL, hukukun üstünlüğünün zedelenmesi, Merkez Bankası'nın tam bağımsız olamaması nedeniyle piyasaya müdahelelerde geç kalması, kredi derecelendirme kuruluşlarının not düşürmesi ve bunların neticesinde yabancı yatırımcının ülkeden çıkması.
Bir ülkede böyle sorunlar mevcutken dolar neden artmasın ki?
Merkez bankası bir ayda faizi üç kez arttırarak %17.75'e çıkardı. Buna rağmen dolar bugün 4.75 TL, gösterge faiz %19'un üzerinde ve Türkiye seçime doğru gidiyor. Kim kazanırsa kazansın ufukta Türkiye için hiç de iç açıcı günler görünmüyor. Yıl sonuna kadar dolar kurunun 6 TL'yi geçmesi konuşuluyor. Hep birlikte göreceğiz...
Gelecek Proje Konusu Önerim: TR Etiketini Yükseltmek ve Yeni Üyeleri Sistemde Tutabilmek İçin Neler Yapılabilir?