Balkanların güzel ülkesi Makedonyadayız. Modern bir kaarayoluna sahip olan bu güzel ülke, güzel ve keyifli bir seyahat etmenize olanak sağlıyor. Üsküp'ten yola çıkıp Tetova'ya hareket ediyoruz. Tetova yazdığıma bakmayın. Bizler için Kalkandelen şehri olarak nam salan bu güzel şehir Vardar ovası üzerine kurulmuştur. Kent tam bir anadolu şehrini andırıyor. İnsanların yüzünde sıcak anadolu irfanı görülebiliyor. Uzun zamandır görmediğin bir dost, arkadaş gibi kısaca kendi ailenden bir parça gibi hissettiriyor. Şehri ikiye bölen pena nehrinden geçerken anlatılmaz duygulara kapılıyorsunuz ister istemez. Yemyeşil ağaçlarla kaplı ve doğa manzarası muhteşem. Küçük bir şehir turu yaptıktan sonra en çok merak ettiğim mekana geliyoruz.

Alaca camii yapılış tarihi 1495 yılı olarak tabelasında belirtilmektedir. Makedonyalılar Painted Mosque olarak isimlendirmiştir. İki katlı olan camii büyük bir tarih barındırıyor. Tarihçesi bir hayli ilginç olan caminin Osmanlı beyi ishak bey tarafından, Abdurrahman paşa ve Menşure ve Hurşide isimli iki Makedon kız kardeşin desteği ile yapıldığı belirtilmektedir. Caminin Kalkandelen'li iki hanım kardeş tarafından yaptırılması müslümanlar için ayrı bir önem kazanıyor. Caminin iki katlı oluşu ve iç mimarisi renkli ve harika boyama sanatı ile bezenmiştir. Bu iki kardeşim kabirleri camii avlusundadır. Osmanlı İmparatorluğu'nun adaletle hüküm sürdüğü bu topraklarda hala Türkiye'ye olan sevgi ve özlemi görünce yaşanan gurur ve mutluluğu tarif edemem. Balkan gezisi düşünceniz varsa en kısa sürede Tetova'ya mutlaka uğramanızı tavsiye ediyorum..