Biraz Tebessüm

Dün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'ydı.
Biraz geç kalmış olsam da tüm çocuklarımızın ve ruhu hep çocuk kalanların bayramını kutluyorum.

Atam çocuklar hakkında öyle güzel söylemiş ki katılmamak elde değil;

"Yarının teminatı olan çocuklarımıza yarının gözüyle bakalım ki yarınlarımız aydınlık olsun!"

Bir kendimizin değil tüm çocukları sevelim ve sevindirelim.
Onlar şu hayatta ki en masum varlıklardan bir tanesi.
Bu özel gün de bile biliyorum binlerce çocuk işçi bayramın ne olduğunu bilmeden o kadar ağır ve kötü şartlarda çalışıyor ki. Bu bizim utancımız olmalı.
Dünyada'ki tüm kötü şartlarda olan ve çocukluğunu yaşayamayan tüm çocukların o halde olmasının tek sebebi bizleriz.
Tüm insanlık suçlu bu konuda.
Onlarsız bir dünya düşünemiyorum.
Allah hepinizi korusun çocuklar. Umarım hepinizin kaderi çok güzel şekillenir.

Benim çocuğum da Şila.
Bu gün onun resimlerini paylaşmak ve biraz içinizi ısıtmak istedim.

Canım kızım yazın gelmesini büyük heyecanla bekliyor çünkü o sıcağa bayılıyor.
Geçen penceremden yatağıma güneş yansımış, bir baktım sır üstü dümdüz uzanmış güneşleniyor.
Kendisi ufacık güneş ışığından bile keyif alabiliyor.

Diğer sevdiği şey de cam önünde ki kuşlar.
Biz kuşlar için balkonun mermerine ve penceremin önünde ki mermere bulgur kaynatıp koyuyoruz. Onlar da hemen gelip yiyorlar. İşte benim kızım da cam önüne oturup onları izlemekten çok keyif alıyor. Bu resim de kuşları izlerken biraz içi geçmişti.

Makineyi görünce meraklı gözlerle Yemek mi o? bakışını çekmesem olmazdı!

Size söylemiştim sıcağı çok seviyor. Mutlaka akşam örtünmeli yoksa zorla bir yerlere girmeye çalışıyor. Misal yatak örtümün kenarından yatağa girip içinde uyuyor. Ya da ben uzanırken üzerimde battaniye varsa mutlaka ayaklarımın arasına giriyor. Nasıl nefes aldığını sormayın inanın ben de şaşırıyorum. Acıkmadığı sürece saatlerdir orada havasız uyuyabiliyor.

Eh, kızımın uykusu geldi.
Biz yatmaya gidelim.
İyi geceler.

Sevgiler,