Sancılı Abuklamalar

in #tr7 years ago

14368935_333143407076661_875981425_n.jpg

Mutsuz olmak için o kadar çok sebep var ki etrafımızda, mutlu olabilmek ahlaksızlık gibi geliyor bazen.

Bugün akşam saatlerinde, Mecidiyeköy sokaklarında kendi halinde gözlüklü mahcup bir adam, elinde üç beş kalem ve sakız. Elindekileri satıp para kazanabilmek için insanların peşinden koşturuyor. Yanından geçerken elimi cebime attım bir 10 tl çıkardım eline tutuşturdum ve hadi bir sakız alayım dedim ve tam yoluma koyulacakken, bu çok fazla ama deyiverdi. O an kalbime bir bıçak gibi saplanıverdi bakışları. Tamamdır fazla değil diyebildim ben de mahcuplaşarak. Arkamdan hakkını helal et diye seslendi. O andan itibaren içim daralıyor. Adamın bakışları, seslenişi gözümün önünden ve kulaklarımdan gitmiyor. İçim sızlıyor. Bir ilaç arıyorum kendimi rahatlatacak, eve geliyorum herkes uyuyor ve ben uyuyamayacağımı biliyorum. Dolduruyorum bir duble rakı, ilaç niyetine yavaş yavaş içiyorum.

Her yudumdan sonra daha çok düşüncelere dalıyorum, hüzün dolu melodiler dökülüyor dudaklarımdan.

Birden karşımdaki sandalyede o adam beliriyor.


  • Bir duble de bana koyar mısın?

Bir rakı kadehi alıyorum ve doldurup uzatıyorum ona.


  • Şimdi beni dinle. Beni bahane ederek dertlenme, dürüst ol kendine karşı. Gerçekten neyse derdin ona dertlen.

Kızıyorum, "çekil git karşımdan bre ahmak!" diyorum ve yok oluyor. Kadehine el koyuyorum ve rakısını içiyorum.

Ayağa kalkıp pencereden gökyüzüne bakıyorum.

Hiç yıldız göremiyorum.

Bağırıyorum gecenin ortasında:


  • Neredesiniz ulan! Yıldızsız gece mi olur?! Gecesiz gündüz mü olur! Ya toprak, ya toprak hiç bitkisiz olur mu! Peki ya çıplak ayakla sokaklarda gezinen çocuklara ne demeli? Ayakkabısız çıkılır mı lan hiç sokağa!

Ben avaz avaz bağırırken , üst katlardan birinin sesini duyuyorum.


  • Gece gece ne bağırıyorsun be, beynine çaktığımın sarhoşu!

Ve kafama isabet eden bir saksının etkisiyle pencereden aşağı serbest düşüş moduna geçiyorum ama kanatlarımı çırpmak aklıma geliyor düşerken. Süzülmeye başlıyorum ve ardından yükselmeye.

Yıldızları örten bulutlara ulaşıyorum. Öfkeyle bir bulutu diğerine çarpa çarpa ilerliyorum. Ben çarptıkça kızıyor bulutlar, şimşekler kavuşuyor toprağa, yağmurlar ıslatıyor boş sokakları. Durmuyor yağmurlar, şehri seller kaplıyor, denizler taşıyor.

İnsanlar uyanıyor uykularından, evlerin çatısına doluşuyorlar. Hepsinin ayakları çıplak, hepsi sırılsıklam, hepsi üşüyor, hepsi çığlık atıyor, herkes eşit!

Adaleti getirdim, eşitliği sağladım diye mutlu oluyorum. Mutluluk bu işte diyorum kendi kendime. Bulutların yukarısından iki tane melek geliyor yanıma. Ellerimi kelepçeliyor, yağmurları durduruyor, selleri bitiriyorlar. Beni de alıp aya çıkarıp karşıma dikiliyorlar.


  • Ne yaptığını sanıyorsun sen?

  • Adaleti sağlıyorum, mutluluğu yakalıyorum.

  • Tüm insanlara acı çektirerek ve belki yok ederek mutlu olacağını mı sanıyorsun yoksa sadece kendini mi kandırıyorsun?

  • Ya yormayın kafamı, mutluluğu yakalamışım işte, sakın bana bu mutluluk değil demeyin.

  • Pekala, burada biraz yalnız kalarak aklını başına toplayacağını düşünüyoruz. Doğruyu kendi kendine bulacağına güveniyoruz.

  • Ne doğrusu ya, doğru varsa yanlış da vardır. Doğru olmasın ki yanlış da olmasın.
    Yanlışın olmadığı yerde huzur vardır. Huzurun olduğu yer mutluluktur.

  • Biz seninle tartışamayız, gidiyoruz.


Ayın ortasında yapayalnız kalmıştım, tabii Ayın ortası mıydı gerçekten bilemiyorum belki de kıyısıydı. Konuşuyordum kendi kendime;


Ayın kıyısındaki insan olabilirim, yaşamın kıyısında kalan insanlardan esinlenerek.

Yaşamın kıyısında kalan insan ne demek, nasıl bir format? Yaşam nere, kıyısı nere?

Hmm… Cevap veremeyeceğim ama cevapsızlığımın nedeni kararsızlığa hitap ettiğindendir.

Bıraktılar beni burada, ne yapmam gerekiyor acaba, canım sıkılmaya başlıyor. En iyisi dünyadaki sevdiklerime mektup yazmak ama nasıl olacak, ne kalem ne kâğıt ne de yeterli yer-çekimi, her şey eksik. Bari ayın yüzeyine bir şeyler yazayım. Teleskopla bakan birileri belki görürler ve okurlar.

“Selam olsun dünyalı kardeşlerim, gökkuşağının geceleyin elleri cebinde turladığı yerlerdeyim ve beklettiğim rüyaların tacizindeyim. Burada her gece dolunay, her şeyi gömecek düşen yapraklar yok ve benim gittiğimi kimse bilmiyor.”
!

E daha ne yapmam gerekiyor, ne yazsam, dünyaya ne zaman döneceğim ben?



  • Neredesiniz melekler, gelin alın beni buradan!

  • Buradayız merak etme, kendine gelebildin mi? Haksızlığını anladın mı?

  • Haksızlık? Haklı olup olmamak durumu değil ama… Neyse ben tamam anladım diyelim.

  • Soğuyan havaların ardından ellerini ovuşturmayı reddetmek gibi, reddetmenin ardından ellerini ovuşturmak ne ayıptır oysaki.

  • Hayda, dalga mı geçiyorsunuz benimle, ne demeye getiriyorsunuz, bakın başım çok ağrıyor zaten, anlayamıyorum sizi.

  • Biraz samimi ol yeter.

  • Samimiyim zaten, her zaman öyleyim… Değil miyim?

  • Ne kadar samimisin? Ne kadar masum? Ne kadar şiddetli olabilirsin?

  • Bezelye kadar masum, masumiyet kadar şiddetli, öfke kadar samimiyim!

  • Hah işte biz de seni öfke koleksiyonu yaparken yakaladık zaten.

  • Yani?

  • Yani, seni öfkelerinden arındırmak gerekiyordu, yoksa insanlara zararın faydanı geçecekti.

  • Hmmm… Arındım mı şimdi?

  • Öyle umuyoruz.

  • Şimdi ne olacak?

  • Biz sana bay bay diyoruz.


Oturduğum sandalyede sızmış ve üşümüş buldum kendimi, rakı şişesi boş ve devrilmiş. Gözlerimi zar zor aralayarak yatak odasına sallana sallana ulaştım. Sonra kızımın odasına uğramadığımı fark edip, uyuyan kızımın yanına gittim, başını okşadım ve yatağıma doğru yol aldım. Mışıl mışıl uyuyan karıcığımı da öperek başımı yastığa koydum. Yarım yamalak uyanarak homurdandı:


  • Niye böyle geç yattın, öf içmişsin bir de.

  • Belgesel izledim karıcığım, kalkamadım başından, o sırada içmişim işte.

  • Hmm ne belgeseli ya.

  • Sümüklü böcek belgeseli. Meğer sümüklü böcekler Ay’dan gelmişler, orada formları sidikli böcekmiş. Buraya geldiklerinde sümüklü olunca, sümük sidikten iyidir deyip Dünya’ya yerleşmişler.

  • İyi yapmışlar. Hadi uyu.


Yastığa başımı koydum ve dönen başımın içinde savrulan düşüncelere maruz kaldım.

“Kendine yetemeyen kendine muhtaçtır, Muhtaç olup da kendini bulamayan yalnızlığa mahkumdur, mahkumlar düşlerde yaşar, düşler acılarımızla dost, dostlar ise naçar gecelerin kahramanı. Kahramanın kendindir, kendin kandırdığındır. Ne kadar çok kandırabilirsen kahramanını o kadar mutlusundur. Ne kadar mutluysan o kadar yalancısın kendine. Halbuki Çingeneler Zamanı’nda Perhan ne diyordu? ‘Kendime yalan söylemeye başladığımdan beri kimseye inanmıyorum.’ Bu işin başka bir çözümü olmalı, olabilmeli…”

şeklinde toparlayamadığım düşüncelerle uğraşırken; feci bir uyku erdi şuura, mışlamak lazım o vakit sürurla, diyerek horlamaya başladım.

Sabah uyandığımda stres koleksiyonu yapıyorken yakalandım kendime.

Turgut Uyar’ın dizeleri düşüverdi aklıma;


“İlaç milaç bok püsür – Şuramda bir şeyler var – Sahiden bir şeyler var – Haykırmadan anlatamam.”



Story Copyright : Zihnimin Abuk Kuşu - OTahirOZGN
Image Source

ZAK000.png

Sort:  

tebrik ederim yazı için,

Çok çok çok güzel hikaye olmuş. Aynı yazıda hem çok düşünüp, hem buruk duygulara girip hemde kahkaha attım. Bu benim için iyi olmaya yeter ve artar.

Sümüklü böcek belgeseli. Meğer sümüklü böcekler Ay’dan gelmişler, orada formları sidikli böcekmiş. Buraya geldiklerinde sümüklü olunca, sümük sidikten iyidir deyip Dünya’ya yerleşmişler.

Aşırı güldüğüm kısım burasıydı. Absürtlüğünden midir yoksa cidden komik olmasından mı bilmiyorum... 😅

Diyaloglar konusunda bir tavsiyede bulunabilirim; diyaloglarda Steemit'in kırmızı yazı özelliğini kullanabilirsiniz. Nasıl olur hiç denemedim, hikayelerinize güzellik katar mı bilemem fakat isterseniz en azından bir deneyip ön izleme özelliğinden bakın. Kırmızı yazma hakkında detaylı yazıya @cashthekush'ın bu yazısından ulaşabilirsiniz.

Yazınızın ilk satırında bahsettiğiniz konuya yorumumun sonunda bahsedeyim dedim.

Mutlu olmak için o kadar sebep var ki, mutsuz olmak, mutsuzluk ile çevrilmiş dünyada doğan ve mutlu olmaya çalışan kişilerin yanında haram gibi geliyor.

Detaylı ve güzel yorumunuz için çpk teşekkür ederim. Böyle geribildirimler alabilmek çok güzel. Diyaloglar kısmı için ben de arayıştayım, dediğiniz gibi kırmızıyı da bir deneyeyim önizlemede. Bilgi için de ayrıca teşekkür ederim.

Mutlu olmak ya da olmamak her ikisi de bir tercih,yorumunuzu çok güzel bu konuda dediğiniz gibi mutlu olmak için sebepler çok yeter ki başkalarının da mutlu olabilmesi için bir şeyler yapabilelim .

sümüklü böceklere ben de güldüm:))
değişik ama iyi bir tarzınız var🙆‍♀️

:) teşekkürler.

trliste için de tebrik ediyorum:)

Evet yazılarınızda komedi olarak işlemeniz de okunurluğu arttırıyor.

Tebrikler! Paylaşımınız TRListe kurallarına uygun görülmüş olup, günün seçilen yazıları arasında yerini aldı!

Günün seçilen yazılarına buradan ulaşabilir, trliste curation traile nasıl katılacağınızı buradan öğrenebilirsiniz.

Eğer, bizimle iletişime geçmek isterseniz Steemit Türkiye Discord Kanalından bizlere ulaşabilirsiniz.

👍

Buradan tekrar tüm @trliste ekibine çok teşekkür ediyorum. Her gün düzenli bir şekilde gönderilen bir çok postu okunaları bile büyük bir emek içeriyor. Her şey gönlünüzce olsun.

kendi adıma teşekkür ediyorum bu şekilde olumlu geri bildirim aldığımız için😊
genellikle olumsuzlukları duymaya alışığız:)

Tebrik Ederiz! Bu Paylaşımınız'da 'destektr' Tag'ını Kullandığınız İçin Upvote Ve Resteem Kazandınız.

@destektr Yeni Türk Steemit Topluluğununa Destek Olmak Adına Hayata Geçirilen Bir Projedir.
Herhangi Bir Karşılık Ve Ödeme Talep Etmeden, Sadece 'destektr' Tag'ını Kullanan Ve @destektr'yi Takip Eden Herkesi Upvote Ve Resteem Yapar.

PhotoText-1521414670653.jpg

Lütfen Bu Hizmeti Sürdürmeye Ve Bundan Sonra Verdiğimiz Desteklerden Daha Yüksek Oy Oranı Alabilmeniz İçin, Oylama Gücümüzü Artırmaya Yardımcı Olmak Adına Alttaki Linkler'i Tıklayarak Çok Az'da Olsa Bağışta Bulunmak İstermisiniz.
(0.010 SBD) - (0.020 SBD) - (0.050 SBD) - (0.100 SBD) - (0.200 SBD) - (0.500 SBD) - (0.750 SBD) - (1.000 SBD)
Tüm Bağışlarınız SP Kiralamak İçin Kullanılacaktır. @destektr'ye Verdiğiniz Önemden Dolayı Çok Teşekkür Ederiz!

Çok teşekkür ederim @goktug0814

Tebrik ederim. Platformda güzel yazan yazarlarımız arasındasınız. İnşallah kitaplarınızın basıldığını görürüz. Emeğinize sağlık ☺️

Bu güzel yorumunuz için çok teşekkür ederim. Kitap konusunda bir girişimim olmasa da böyle düşünmeniz beni şereflendirdi. Umarım bundan sonra da sevecwğiniz paylaşımlar yapmaya devam edebilirim. 🙏

İnşallah ☺️

Güzel paylaşımlarınızın hep devam etmesi dileğiyle :) @trliste için tebrikler.

Hocam keyifle okudum ama başta biraz dumura uğradım yine. Her gün yürüdüğüm sokağı hayal ettirdiniz ve bir anda "noluyor yahu" dedim:) Tebrik ederim :)

:) Eyvallah teşekkürler. Aynı sokaktır belki, belki de sokak sokağa benzer😁

Coin Marketplace

STEEM 0.16
TRX 0.17
JST 0.028
BTC 69231.75
ETH 2482.33
USDT 1.00
SBD 2.41