Avusturya'nın En Fotojenik Kasabası; Hallstat

Avrupa'da gezilecek yer tavsiyesi almak için Instagram veya Pinterest'te en az birkaç saat geçirdiyseniz, Avusturya'nın Salzkammergut bölgesinin ortasında yer alan şaşırtıcı derecede fotojenik bir kasabaya "Hallstatt"a rastlıyorsunuz.

Hayal edin: gökyüzünü yansıtan sakin bir mavi göl, mükemmel bir arka plana sahip dağ sıraları ve tarihi kasabayı bir hikaye kitabına dönüştüren çiçek kutularıyla süslenmiş pastel göl evleri. Bu büyüleyici kasabada küçük bir tatilin tadını çıkarmak unutulmaz bir his.

Hallstatt sadece güzel bir kasabadan daha fazlasıdır. Aslında, Avrupa’nın en eski, Demir Çağı’na kadar uzanan en eski köylerinden biri sayılıyor. Aslına bakılırsa, M.Ö. 800'den 400'e kadar olan erken Demir çağı kültürü, çiftçilik ve metal işçiliği, Akdeniz kültürleri ile uzun menzilli ticaret ve elit sınıfların ve sosyal ayrımın yükseldiği bir dönem olan Hallstatt kültürü olarak bilinir.

Hallstatt - "tuz yeri" anlamına gelir - dünyanın ilk tuz madenine ev sahipliği yapar. Tuz endüstrisi sayesinde, kasaba hızla ilerlemiş ve varlıklı olmuş. Tuz her zaman önemli bir emtia olmuştur, daha çok, tarihi korumak için, etleri korumak için kullanıldığı gibi.

Son yıllarda, Hallstatt'ın ününü çoğunlukla doğal güzelliğinden alır. Bir göl ve dağ arasında sıkışmış (hatta gölün kucağında olduğunu söyleyebiliriz), bu mükemmel küçük kasaba kolayca UNESCO Dünya Mirası listesinin yanı sıra favori bir turizm merkezi haline geldi.

Günümüzde, Viyana, Salzburg ve hatta Prag ve Cesky Krumlov'dan Hallstatt'a günübirlik bir tur yapan çok sayıda tur şirketi görebilirsiniz. Bu turist akını, Hallstatt’ın ekonomisini daha da artırmış ve turistik mekanlara ve olanaklara yol açmış.

Sadece bir gün Hallstatt için yeterli olabilir, ama daha uzun kalmanızı tavsiye ederim. Geceyi Hallstatt'ta geçirmeniz, o doğayı ve huzuru hissetmeniz apayrı bir duygu.

Kasaba küçük ve içiçe olabilir - yarım saat içinde uçtan uca yürüyebilirsiniz - ancak şehirde ve çevresinde görülmesi gereken çok şey var. Hallstatt’ın hoş köşelerini gerçekten görmek için en az iki gün geçirmeniz iyi olacaktır.

İleride Hem steemit Türkiye ailesine destek olmak, hem de tr etiketine sahip çıkmak için türkçe paylaşımlarımı daha çok yapmaya karar verdim. Sizde bu ve bundan sonraki gezi yazılarımı beğenirseniz oy vermeyi unutmayın ki tr etiketi daha ön planda olsun ve bu tip yazıları yazanlara teşvik olsun. Başka yazılarda görüşmek üzere...