Bir Ulusun Ayağa Kalkışı : Mustafa Kemal Atatürk... Bölüm 1 - The Birth of a Nation : Mustafa Kemal Atatürk... Episode 1

in #tr7 years ago

TÜRKİYE CUMHURİYETİ BİR BÜTÜNDÜR ASLA BÖLÜNEMEZ !
kapak.jpg

1881 yılında Ali Rıza Efendi ve Zübeyde hanımın çocuğu olarak dünyaya geldi. Öğrenim hayatına başladığı kısa bir süre mülki rüştiyesinde okuduğu daha sonra da askeri rüştiyeye devam ettiği Selanikte 1896 yılına kadar kalmıştır. 1896'da manastır askeri idadisine üç yıl sonra ise doğup büyüğü topraklardan kopmuş İstanbul Harp Okulunu kazanmıştır.

In 1881, Ali Riza Efendi and Zübeyde lady came to the world as a child. He remained in Salonika until 1896, when he began his education life for a short period of time in his native country and then continued to military service. In 1896, the monastery was reigned as a military commander.

Harp akademisi.jpg

1902 yılında 21 yaşındaki genç asker, ileride en büyüğüne ulaşacağı rütbelerden birincisini almıştır. Teğmen olarak harp akademesine girmiş, üç yıl sonra da Kurmay Yüzbaşı olarak mezun oldu. Daha sonra ise vatanın tehlikede olduğunu düşünmekte olan genç subaylarla beraber Şam'da Vatan ve Hürriyet cemiyetini kurmuştur. Ancak baskınlar sonucunda cemiyet dağılmak zorunda kaldı.

In 1902, the young soldier, at the age of 21, became the first in the future to reach the largest soldier. He entered the war academy as a lieutenant and graduated three years later as Commander of the Army. Later, with the young officers who thought the homeland was in danger, they established the Vatan and Hürriyet community in Damascus. However, society as a result of raids had to disintegrate.

Bir yıl sonra genç Mustafa Kemal askeri ve kahramanlık madalyası olarak bilinen Mecidi Nişanını 5. rütbeden almıştır. ll.meşrutiyetin ilan edildiği 1908'de ise general Litzmann'dan çevirdiği ''Takımın Muharebe Tarihi'' kitabını 27 yaşındayken yayınlamıştır. Bu kitap var edeceği birçok şeyin sadece ilkiydi. Yıllar sonra ise yüzlerce kitabın ana konusu olacaktı. Bir yıl sonra meşrutiyetin ilanına karşı olarak başlayıp dini bir ayaklanmaya dönüşmüş olan 31 Mart ayaklanması meşrutiyet karşıtı kesim İstanbul'da hakimiyet kurdu ve hükümetin istifasına sebep oldu.

A year later, young Mustafa Kemal received the Mecidi Nişanını, known as the military and heroic medal, in the fifth rank. In 1908, when the Constitution was declared, the General had published the book "History of the Battle of the Team" from General Litzmann at the age of 27. Many things that this book will have are just the first. Years later, hundreds of books would be the main topic. A year later, the anti-constitutional group of 31 March, which started as a religious protest against the proclamation of the constitutional monarchy, ruled in Istanbul and caused the resignation of the government.

Ayaklanma Mustafa Kemal'in kurmay başkanı olduğu Selanikten yola koyulan harekat ordusu tarafından bastırıldı. İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin büyük kongresinde ileride Cumhuriyetin kurulmasında başrol oynayacak bu genç asker ısrarla ordunun siyasetten çekilmesi gerektiğini savundu. 30 yaşına geldiğinde ise İtalya'nın Osmanlı'ya savaş açması onu gönüllü olarak gizli yollardan Trablusgarp'a gitmeye itmiştir.

The insurgency was suppressed by the operation army set in the road from Thessaloniki, where Mustafa Kemal was the chief of staff. In the great congress of the Committee of Union and Progress, this young soldier who will play a leading role in the foundation of the Republic in the future insisted that the army should be withdrawn from politics. When he was 30 years old, Italy's war with the Ottomans volunteered to go to Trablusgarp from secret ways.

15 Ekimde Kolağası olarak yola düşen Mustafa Kemal Trablusgarp'a varınca terfiye etmiştir. Derneğinin komutanlığını kendi üstlenmiştir. Aralık ayında Tobruk savaşını kazanmıştır. 1912 Ocak ayında ise gözünden yaralanmıştır. Buradaki başarılarına rağmen Balkan savaşının çıkmasıyla Trablusgarp'tan ayrılmak zorunda kalmıştır. Henüz yoldayken neredeyse tüm rumelinin kaybedildiğinin haberini aldı. Doğup büyüdüğü Selanik şimdilerde Mustafa Kemal'in gözünden taşan bir damla yaştı. Sofya da ve çeşitli şehirlerde askeri diplomatlık yaptı.

On 15th of October, Mustafa Kemal, who was on his way as a Colloquial, went to Trablusgarp. He took command of the department himself. He won the Tobruk war in December. In January 1912, he was injured in his eyes. Despite the successes there, he had to leave Trablusgarp with the outbreak of the Balkan war. He heard that almost all the rumelin had been lost on the road yet. Thessaloniki, where he grew up and grew up, was now a drop overflowing over Mustafa Kemal's eyes. He was a military diplomat in Sofia and various cities.

1915'de ise bütün dünyanın çehresini değiştirecek 600 yıllık imparatorluğun son kez sahnede görüleceği,biten bir imparatorluğun yerine genç cumhuriyete gitmekte olan yolun başlangıcıyla sonuçlanan l. Dünya Savaşı başlamıştır.

In 1915, the 600-year-old empire, which will change the face of the whole world, will be seen on stage for the last time, resulting in the beginning of the road to the young republic instead of a finished empire. World War has begun.

Canakkale 1.jpg

Bu savaşın en kanlı cephesi Çanakkale cephesi olmuştur. Toprağın kana,her yaştan mehmetçiğin vücudunun kurşuna doyup yere düştüğü bu cephe, Mustafa Kemal efsanesinin de filizlendiği yerdir. Burada sadece asker olarak durmamıştır. Arkadaşlarım muharebe cephelerinde ve ateş hatlarındayken ben Sofya'da ateşemiliterlik yapamam diyerek mevkiyi ve makamı hiçe sayarak vatansever bir asker olarak bulunmuştur. Kurşunların havada kafa kafaya çarpıştığı, askerlerin saniyeler içinde öleceğini bildiği halde dimdik duran bir millet bütün dünyaya,yeryüzüne ve gökyüzüne direnmekteydi.

The bloody border of this war was the Dardanelles front. This facade, where every body of the world is filled with bullet wounds and where it falls, is the place where Mustafa Kemal legend is sprouted. He did not stop here as a soldier. I found myself a patriotic soldier, ignoring my position and position, saying that I would not be able to defend missiles in Sofia when my friends were on the battlefield and on fire lines. A bullet collided with the head in the air and the soldiers knew that the soldiers would die within seconds; a standing nation has ceaselessly resisted the whole world, the earth, and the sky.

Canakkale cephesi 2.jpg

18 Mart günü İngiliz ve Fransız donanmalarının boğazın serin sularının tadına bakmasıyla Çanakkale Savaşı tam anlamıyla başlamıştı. Bu cephede yapacaklarıyla henüz Kurtuluş Savaşı bile başlamadan adını yüzlerce kitaba yazdıracaktı Mustafa Kemal. Temas halinde olduğu ilk düşman ise 25 Nisanda Seddülbahir,Arıburnu ve Kumkale sahillerinden çıkarma yapmakta olan Fransız,İngiliz ve Anzak kuvvetleri olmuştur. Komutasındaki on dokuzuncu tümenin taaruzu sonucunda düşman kuvvetleri bir bir dağılırken Mustafa Kemal, haziran ayında albaylığa terfi edecek,temmuz ayında harp madalyası alacak,ağustos ayında ise anafartalar grup komutanlığına seçilecekti. 8 ağustos'ta anafartalar grup komutanlığına getirilen Mustafa Kemal ertesi gün İngiliz taaruzunu savuşturmuştur. Bundan bir gün sonra ise BEN SİZE SAVAŞMAYI DEĞİL ÖLMEYİ EMREDİYORUM dediği kuvvetlerini conk bayırında taaruza kaldırarak İngiliz kuvvetlerini bozguna uğratmıştır.

On the 18th of March, the Gallipoli War was fully started, with the British and French navy enjoying the cool waters of the Bosphorus. Mustafa Kemal was going to write hundreds of titles before the War of Independence, which he would do on this frontline. The first enemy to be contacted was the French, British and Anzac forces who were removing from the coasts of Seddülbahir, Arıburnu and Kumkale on 25 April. Mustafa Kemal will be promoted to the captain in June, the war medal in July, and the anafartalar will be elected to the command of the group in August, while the enemy forces are dispersed as a result of the attack of the nineteenth division of his command. Mustafa Kemal, who was brought to the command of the group on August 8th, deflected the British attack. One day after that, I did not fight you, but the death sentence I called the forces of conk raises the attack by breaking the British forces.

ölmeyi emrediyorum.jpg

Bugün ölümün ona bir cep saati kadar yakın olduğu,göğsünde taşıdığı saatinin bedenine saplanacak olan şarapnel parçasına engel olduğu gündür. Mustafa Kemal'in ilk defa ölümle yüzyüze gelişi değildi bu sonda olmayacaktı. İngilizler anafartalar grubunu malup edemeyip cepheyi kazanamayınca yeni bir harekete girişmişlerdi. Buna karşılık olarak Kireçtepeyi tutmak gerekliydi. Tepeye giden tek yol savaş gemilerince ateşe tutulmaktaydı. Ölüm Çanakkale için vardı. Geçiş emri alan askerler ise tereddüt içerisindeydi. Bir şekilde bir fırsat arıyorlardı. Askerlerin arasına karışan Mustafa Kemal askerlerinin, düşman ölüm saçmakta, buradan geçilmez gibi sözlerine oradan bu şekilde geçilir diyerek siperden öne doğru atıldı ve peşindeki askerler ile tepeye ulaştı.

Today, it is said that death is close to him as a pocket watch, the watch he carries in his chest is obstructing the piece of shrapnel that will be stuck in his body. This is not the end of Mustafa Kemal's first centenary death. When the British could not defeat the main group of the factions and could not win the front, they started a new movement. In return, it was necessary to keep the Limestone. The only way to the hill was to be kept on fire by the war ships. Death was for Canakkale. The soldiers who received intervention orders were in doubt. Somehow they were looking for an opportunity. Mustafa Kemal soldiers who were involved in the soldiers were thrown forward from the trenches, saying that enemy death is spreading and that they can not pass from there.

Geçiş.jpg

Çanakkale'de ölümden ikinci kez dönen Mustafa Kemal yıllar sonra anzak annelerine şu sözleri yazacak ve yazdığı sözler binlerce kilometre uzaktaki anzak şehitliğinde anıtlaştırılacaktı. '' Uzak memleketin toprakları üzerinde kanlarını dökmekte olan kahramanlar burada dost vatanın toprağındasınız. Huzur ve sukün içinde yatınız. Sizler mehmetçikler ile yanyana ve koyunkoyunasınız. Uzak diyarlardan oğullarını harbe göndermiş olan analar ! Göz yaşlarınızı siliniz,evlatlarınız bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve huzur içinde uyuyacaklardır. Bu toprakta canlarını verdikten sonra bundan böyle bizim evlatlarımız olmuşlardır.''

Mustafa Kemal, who returned for the second time in Çanakkale, will write the following words to his anzac mothers after years and the words he wrote will be monumented in the anzac martyrdom thousands of kilometers away. '' Heroes who are pouring their blood on the territory of the remote country are here in the land of a friendly homeland. You sleep in peace and joy. You guys are side by side with mehmetçikler. The messengers who have sent away their sons from distant lands! Delete your tears, your sons are at our back. They are in peace and will sleep in peace. After giving their lives to this land, they became our children from now on. "

arzak annelerine.jpg

Çanakkale savaşlarından sonra Muharebe Altın Liyakat Madalyası aldı. Ardından ise Edirne'deki on altıncı kol ordu komutanlığına atanmıştır. Daha sonra atandığı kol ordu Diyarbakıra nakledildi. Bütün generalleri terfi etti ve görevi sırasında Bitlis ve Muş'u düşman işgalinden kurtarmıştır. Ardından sırasıyla ikinci,yedinci ve tekrar ikinci kol ordu komutanlığı yaptıktan sonra Veliaht Vahdettin ile Almanya gitmiştir. Döndükten sonra atandığı yedinci ordu komutanlığında, ordusunu önce Filistin'e yem olmaktan kurtardı ve sonrasında Halep'e çekmiştir.

After the Dardanelles wars, he received the Battle Gold Medal of Merit. Then the sixteenth branch in Edirne was assigned to the army command. Later, his arm army was transferred to Diyarbakir. All the generals were promoted and saved Bitlis and Muş from enemy occupation during his duty. He then went to Germany with Veliaht Vahdettin after having second, seventh and second arm army command respectively. After returning from the seventh army command he had appointed, he rescued the army from being a feed to Palestine first, and then withdrew to Aleppo.

Halep'e girmek isteyen İngiliz kuvvetlerinide şehrin dışında tutmayı başardı. 1918'e imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşmasından sonra Yıldırım Orduları komutanı oldu. Ardından Yıldırım Orduları fesedildi. 13 Kasım'da İngiliz askerleri İstanbul'a, 15 Mayıs 1919'da Yunan askerleri İzmir'e girmiştir. Ülke resmen işgal ediliyor,yaralı olan halkın göğsünde bir volkan birikmekteydi.

The British forces who wanted to enter Aleppo managed to keep it outside the city. After the Armistice of Mondros signed in 1918, he became the commander of the Lightning Orders. Then the Lightning Orders were annihilated. British soldiers entered Istanbul on 13 November and Greek soldiers entered Izmir on 15 May 1919. The country was officially occupied, and a volcano was accumulating in the chest of the injured people.

samsun.jpg

Mustafa Kemal ise yıllar sonrasının bir müjdesini veriyor GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER diyordu. Ordusu ve askeri olmadan bandırma vapuru ile İstanbul'dan ayrılıp Samsun'a gidiyor ve milli mücadelenin adımlarını atıyordu. Selanikli Mustafa kemal artık başlatmış olduğu milli mücadelenin lideriydi. Amasya'dan yayınlamış olduğu genelgeden Anadolu'da bulunan askeri ve mülki makamlara sesleniyordu. Vatanın bütünlüğü,milletin bağımsızlığı tehlikeye girmiştir. Milletin bağımsızlığının kurtarıcısı milletin azmi ve kararıdır.

Mustafa Kemal gave a gospel after years ** he said, "THE GO AS THEY ARRiVE''. Without army and army, he left Istanbul with a ferry and went to Samsun and took the steps of the national battle. Thessaloniki Mustafa Kemal was the leader of the national team which he had started. He was publicly addressed to military and civilian authorities in Anatolia, which he published from Amasya. The integrity of the country, the independence of the nation is in danger. The savior of the nation's independence is the determination and decision of the nation.

Genelgeyi yayınladıktan sonra Erzurum'a geçti. 8-9 Temmuz günlerinde padişaha ve harbiye nezaretine bütün görevlerinden istifa ettiğini bildirmiştir. Tüm rütbelerinden,hayatını verdiği ordudan,orduda bulunma sebebi olan vatan aşkı yüzünden vazgeçti. İstafasından kısa bir süre sonra doğu illeri müdafaa-i hukuk cemiyeti'nin Erzurumda bulunan şubesinin başına geçmiştir. Anafartalar kahramanı olan Mustafa Kemal'in milli mücadele uğrunda herşeyden vazgeçme büyük heyecan yaratmıştır.

After publishing the Circular, he passed to Erzurum. On July 8th and 9th, he announced that he resigned from his duties to the court of the sultanate and the military. From all rankings, from the army he gave his life, the homeland, which is the cause of the army, gave up because of love. A short time later, the eastern branches of the müdafaa-i law societies headed to the branch in Erzurum. Anafartalar hero, Mustafa Kemal's national struggle to give up everything has created great excitement.

ya_istiklal_ya_olum.jpg

23 Temmuz 1919'da açılmış olan Erzurum Kongresi'nin başına geçen Mustafa Kemal'in son cümlesi ''Tarih bu kongremizi şüphesiz nadir ve büyük bir eser olarak kaydedecektir.'' olmuştur. Erzurum'dan Sivas'a geçen Mustafa Kemal'e samimi ve sevgi gösterileriyle ağırlandı. 4 Eylül'de açılan Sivas Kongresi'nin de başkanı olmuştur. Kongre sırasında Amerikan Mandasına girmeyi düşünenlere ise cevabı kesin ve netti. Bizim parolamız tektir. YA İSTİKLAL YA ÖLÜM!

The last sentence of Mustafa Kemal, who took the initiative of the Erzurum Congress, which was opened on 23 July 1919, "History will undoubtedly record this congregation as a rare and great work." Mustafa Kemal who passed from Erzurum to Sivas was welcomed with sincere and love. He was also the president of the Sivas Congress, which opened on 4 September. The answer to those who would like to enter the American Mandate during the Congress was precise and clear. Our password is unique. EITHER INDEPENDENCE OR DEATH

Kongre'den sonra Sivas'tan Amasya'ya gitti ve burada tarihi Amasya görüşmeleri olarak bilinen Bahriye Nazırı Salih paşa ile yapılan görüşmeleri gerçekleştirmiştir. 7 Kasım 1919'da ise yeniden bir araya getirilmesi kararlaştırılan meclis-i mebusan için Erzurum millet vekili olarak seçilmiştir. Fakat o Ankara'ya gitmeyi seçti ve büyük bir çoşkuyla karşılandı. Bütün teşkilata ise heyeti temsiliyenin merkez noktası Ankara olduğunu söyledi.

After the congress, he went to Amasya from Sivas and conducted negotiations with the Minister of Maritime Affairs Salih Pasha, known as the historical Amasya talks. On November 7, 1919, Erzurum was elected as deputy for the parliamentary deputy who was decided to be reunited. But he chose not to go to Ankara and met with great enthusiasm. The whole organization said that the representative point of the delegation was Ankara.

karşılama.jpg

Tarihler 16 Mart 1920'i gösterdiğinde ise daha önce fiilen İngilizler tarafından işgal edilen İstanbul artık resmen İngiliz yönetimine girmiştir. 600 yıl süren Osmanlı egemenliği artık yoktu. 19 Mart günü Mustafa Kemal bir genelge yayınladı. Ankara'da olağanüstü bir yetkiye sahip meclis, millet işlerini yönetmek ve denetlemek amacıyla toplanacaktır.

When the dates indicate March 16, 1920, Istanbul, which had previously been occupied by the British in fact, officially entered the British administration. 600 years of Ottoman sovereignty was no longer present. On March 19 Mustafa Kemal issued a circular. The parliament, which has an extraordinary authority in Ankara, will meet to manage and supervise the affairs of the nation.

23 Nisan tarihinde ise birinci büyük millet meclisi açılmıştır. Meclis başkanlığına seçilen Mustafa Kemal, açılış konuşmasında gerek askeri,gerekse siyasi hayatımda daima milli iradeye dayanarak milletin ve vatanın muhtaç olduğu amaçların üzerine gitmek olmuştur diye seslenmiştir. Ancak Anadolu'yu arşınlayan merkezini Ankara'ya kurup milli mücadeleyi zirveye çıkaran Mustafa Kemal hakkında İstanbul Divan-ı Harpte idam kararı çıkarılmıştır. İdam kararından bir kaç ay sonra Mustafa Kemal'in mecliste yaptığı konuşma şu şekildeydi. ''Memleketimizin elli de biri değil tamamı tahrib edilse,ateşler içerisinde bırakılsa biz bir tepeye çıkıp orada savunma ile meşgül olacağız.'' Bu konuşmadan yalnızca bir ay sonra imzalanan Sevr anlaşması ise Mustafa Kemal'in sözlerindeki durumdu.

On the 23rd of April, the first big national parliament was opened. Mustafa Kemal, who was elected as the President of the Assembly, spoke at the opening speech that the military and political life had always been based on the national will and that the nation and the country were in need. However, Mustafa Kemal, who established the center of Anatolia in Ankara and summit the national struggle, has decided to execute the death sentence of Istanbul Divan-ı Harpt. A few months after the execution, Mustafa Kemal's speech to parliament was as follows. '' If not all of our country is destroyed, if it is left in fire, we will be going up on a hill and there will be a defense. '" Sevres agreement signed only one month after this talk was the situation in Mustafa Kemal's words.

sevrrrrr.jpg

3 Aralık 1920'de Ermenistan ile imzalanmış olan Gümru anlaşması ise vatan toprağının tek koruyucu olan büyük millet meclisinin yine vatan toprağının tek meşru temsilcisi olduğunun kanıtıydı. 10 Ocak 1921'de İsmet Paşa komutasında, milli egemenlik yolunda ilk savaş kazanıldı. Mustafa Kemal'e göre bu zafer kesin kurtuluşun temeliydi. İkinci İnönü zaferinden sonra Mustafa Kemal'in İsmet Paşa'ya yolladığı telgraf ise yaklaşmakta olan kurtuluşun bir şarkısına benzemekteydi.

The Treaty of Gümru signed with Armenia on December 3, 1920 proved that the Grand National Assembly, the only protector of homeland, was the only legitimate representative of the homeland. On January 10, 1921, the first war was won on the way of national sovereignty under the command of Ismet Pasha. According to Mustafa Kemal, this victory was the basis of absolute liberation. The telegram sent by Mustafa Kemal to Ismet Pasha after the second İnönü victory resembled a song of the approaching salvation.

18 Temmuz 1921'de milli mücadelenin lideri tekrar cepheye inmiştir. Verdiği emrin üzerine ordu, ikmal ve takviye için Sakarya Nehri'nin kuzey tarafına geçti. 5 Ağusto 1921'de meclisin çıkardığı kanun ile Mustafa Kemal, 3 aylığına geniş yetkilere sahip olup başkomutan ilan edildi. Yetim Mustafa artık Mustafa Kemal Paşa olmuştu. 23 Ağustos'ta ise Yunan ordusunun taaruzuyla Sakarya Meydan Muharebesinin ilk günü milli mücadelenin kırılma noktasıydı. 22 gün 22 gece sürecek olan muharebenin 3. gününde Başkomutan olan Mustafa Kemal Paşa o ünlü emri vermiştir. HATTI MÜDAFAA YOKTUR SATHI MÜDAFAA VARDIR ! Vatanın her karış toprağı vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk edilemez !

On July 18, 1921, the leader of the National Struggle descended again to the front. On the order he gave, the army went to the north side of the Sakarya River for supply and reinforcements. 5 Mustafa Kemal, who was elected as the Commander-in-Chief, had broad authority for 3 months with the law that the parliament passed in 19 August. Mustafa Mustafa was Mustafa Kemal Pasha. On August 23, the first day of the battle of Sakarya was attacked by the Greek army. Mustafa Kemal Pasha, the Commander-in-Chief, gave that famous order on the 3rd day of the battle, which will last for 22 days and 22 nights. There is no defense in the absence of self defense! Every land of the country can not be abandoned unless the land is wet with the blood of the citizen!

sakarya meydan.jpg

Sakarya Meydan Muharebesi'nin büyük zaferinden sadece 6 gün sonra Mustafa Kemal, meclisten Gazi ve Mareşal ünvanı aldı. Mustafa Kemal'in Türkiye Büyük Millet Meclisinde yaptığı konuşma şu şekildeydi : Efendiler ! Büyük Millet Meclisi hükümeti Türkiye ve Türkiyede bulunan halkın devamı için çalışmaktadır. Çünkü Türkiyenin meşru ve gerçek sahibi olan Türkiye halkının kesin arzusu bu yöndedir.

Just 6 days after the great victory of the Sakarya Square battle, Mustafa Kemal took the title of Magistrate and Marshal. Turkey Mustafa Kemal's speech in Parliament was as follows: Gentlemen! Grand National Assembly, the government is trying to keep the people in Turkey and Turkey. Precisely because Turkey's legitimate desire of the peoples of Turkey and the real owner is in this direction.

20 Temmuzda sınırsız Başkomutan ilan edilen Mustafa Kemal'in himayesi altındaki ordu Büyük Taaruzu başlatmıştır. 30 Ağustos tarihinde ise Yunan orduları tamamen kuşatılarak imha edilmiştir. Büyük Taaruz kazanılmıştır. Başkomutan Mustafa Kemal için o ünlü emri verme vaktiydi artık. Ordular İlk Hedefiniz AKDENİZ'dir ileri ! Ordular başkomutanın söylediği gibi Akdenize hızlı bir şekilde ulaştı. 9 Eylül sabahında ise orduların İzmir'e girdiği gün olmuştur. Başkomutan Gazi Mustafa Kemal ve arkasındaki askerler yurdu işgalden çekip almıştır.

The army under the auspices of Mustafa Kemal, who was declared an unrestricted commander-in-chief on July 20, initiated the Great Taaruz. On August 30, the Greek armies were completely besieged and destroyed. Great Taaruz won. Commander-in-chief Mustafa Kemal was the time to give that famous order. Ordular Your first target is AKDENİZ! As the Ordular commander-in-chief says, it quickly reaches your mind. In the morning of September 9, the day the armies entered Izmir. The commander-in-chief, Mustafa Kemal and the soldiers behind him, withdrew from the occupation of the country.

ilk hedefiniz.jpg

Savaşın sona ermesine rağmen ölüm, Mustafa Kemal'in hayatından çıkmadı. Düşman denizin dibini boyladıktan birkaç ay sonra 14 Ocak 1923'de annesi Zübeyde Hanımı son yolculuğuna uğradı. Verdiği sözü bozmayan Gazi Mustafa Kemal 29 Ocak tarihinde Latife Hanım ile dünya evine girdi.

Despite the end of the war, death did not come out of Mustafa Kemal's life. On January 14, 1923, his mother, Zubeyde Hanim, came to his last journey a few months after the enemy's sea was dying. Gazi Mustafa Kemal, who did not break his promise, entered the world house with Latife Hanım on January 29th.

Mustafa Kemal Paşa Cumhuriyetin ilanından birkaç ay önce Time Dergine kapak olmuştur. Dergide, Türk ancak cehennemde kendi efendisi olur sözüne Türk TÜRKİYE'DE kendi efendisi olur sözü ile karşılık verdiği belirtilerek başlayan yazı l.Dünya savaşı sonrası Anadolu'da özgür bir millet kurma mücadelesinden ve Mustafa Kemal'den övgü ile bahsetmekteydi. 24 Temmuz 1923'de imzalanan lozan anlaşması sayesinde milli mücadelenin askeri yanı sona ermiştir.

Mustafa Kemal Pasha Time Magazine was the cover of the Republic a few months ago. Magazine, Turkey, but hell was talking with the starting post l.düny post-war struggle to establish a free nation in Anatolia indicating that becomes their master said to the Turks in Turkey responded with the promise becomes its own master and Mustafa Kemal praise. Thanks to the lozan agreement signed on July 24, 1923, the military side of the national fights ended up in the end.

11 Eylül 1923'de Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Halk Fırkasını kurmuş ve burada başkan seçilmiştir. Artık üniformayı çıkarma vakti gelmişti. Zira yakında ilan edilecek olan halk egemenliği vardı. Takvimler 13 Ekimi gösterdiğinde ise Ankara başkent olmuş fakat Gazi'nin en büyük mirası henüz kurulmamıştı.

On September 11, 1923, Commander-in-Chief Gazi Mustafa Kemal founded the People's Party and was elected president here. It's time to take off the uniform. Because there was public sovereignty to be declared soon. When the calendars were shown on October 13, Ankara became the capital city, but Gazi's greatest heritage was not established yet.

Bir milletin kaderini değiştirmiş olan Başkomutan Gazi Mustafa Kemal'in yapması gereken son bir iş kalmıştı. O da yeni yönetim biçimini ilan etmekti. 29 Ekim 1923 tarihinde Mustafa Kemal yüzyıllardır hasta olan,ihanete maruz kalmış ve işgalle resmen ölmüş olan Osmanlı imparatorluğunun, küllerinden doğmuş yeni Türkiye'nin yönetim biçimini yani CUMHURİYETİ ilan etmiştir !

Commander-in-Chief Gazi Mustafa Kemal, who had changed the fate of a nation, had one last thing to do. He also announced the new form of government. 29 October 1923 Mustafa Kemal who for centuries patients have been exposed to betrayal and occupation of the Ottoman Empire, which officially dead, so the new form of government emerged from the ashes of Turkey has declared REPUBLIC !

cumhuriyetin ilanı.jpg

Resim1-Resim2-Resim3-Resim4-Resim5-Resim6-Resim7-Resim8-Resim9-Resim10-Resim11-Resim12-Resim13-Resim14

Sort:  

Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa Adın yazılacak mücevher taşa ✌️✌️✌️☺️☺️ Atam Atam Atam... Çok güzel bir paylaşım eline sağlık ☺️

Teşekkür ederim dostum :)

Guzel paylaşım ellerinize sağlık 😊

teşekkür ederim hocam

En sevdiğim paylaşım :), Helal olsun.

Çok teşekkür ederim :)

Güzel bir palaşım olmuş ayrıntılı bir şekilde bahsetmişsin.Unutanlar ve unutmak isteyeyenler tekrar okumalı.

Teşekkür ederim hocam. Tekrar tekrar okunmalı bence hiç sıkılmadan.

gerçekten çok güzel bir çalışma emeğine sağlık gerçekten çok beğendim. 👍

Beğenmenize çok sevindim yorumunuz için ben teşekkür ederim, sağolun :)

Benim dedem-babaannem yunanistanda, anneannem bulgaristanda doğdu. Bugün ata topraklarında hür, egemen yaşayabilmek isterdim. Kimse söz etmiyor belki ama, benim çıkarımım Atatürk'te Selanik'te doğup büyüdüğü yerlerde yasamak isterdi. Tarih kitaplarından cikarilmak istenen, unutturulmak istenen geçmişimizi, unutturmamak adina bu paylasimlar daha fazla olmalı. Bazi yerler de gözlerim doldu bazı yerlerde gururlandim. Teşekkürler bu yazi için.

Elimden geldiğince konuyu toparlayıp anlatmaya çalıştım hocam eksiklerim veya bir yerde yanlışım varsa affola güzel yorumun için ben teşekkür ederim

İşgal haritasının doğruluğu şaibeli olsa da çok güzel anlatmışsın. Paşanın bir sözünü de ben ekleyeyim. ''Bana bir tabur asker verin, Ömrümü askerlerim ile tamamlamak isterim zira siyaset çok hoşlandığım bir meşgale değildir''

Harita konusunda bir çok yerde aynı haritayı bulduğum için bunu eklemek gerektiğini düşündüm. Ayrıca eklemen için teşekkür ederim :)

Ata, ne siyaseti ne askerliği severdi. Onun en büyük arzusu öğretmen olmakti

Ben zaten baş öğretmen olarak biliyordum ama siz biraz daha geriye gittiniz sanırım :)

aa baş öğretmen olduğunu bak ilk defa senden duydum gördün mü ^^ Hemen bir laf sokma çabaları falanlar filanlar. Sen adamsın, senin dediğin en doğrusu hocam. İyi günler!

"Sadece" öğretmen olmaktı diye belirteyim de aklın kessin ^^

Sizin gibi konuşamam ve saldırgan hiç olamam. Sizin bildiğiniz size benim bildiğim bana. Aklım kesip sizin ulaşılmaz seviyenize indiğimde tekrar bir postun yorum alayında görüşmek üzere :)

Emeğine sağlık =)

Coin Marketplace

STEEM 0.18
TRX 0.18
JST 0.033
BTC 87961.61
ETH 3064.38
USDT 1.00
SBD 2.71