Einstein ile bir anım. (Kurgu bir hikayedir gülmeniz için yazdım)

Rahmetli Einstein sizden iyi olmasın iyi adamdı , toprağı bol olsun. Ha bu arada beni de çok sever ve sayar ne zaman başı sıkışsa bana gelir. Neyse işte yine bir gün canı çok sıkkın. Hayırdır Einstein karadeniz'de gemilerin mi , battı? diye ,sordum. Sorma OKUZ abi ya dedi.
Aç parantez ( Bu arada bana Abi derdi garibim) kapa parantez.Neyse ''Anlat hele dinleyeyim'' dedim. Gözleri nemlendi rahmetlinin, anladım ki derdi gerçekten büyük. Babacan bir tavırla sırtını sıvazlayarak, '' Anlat evlat anlat, derdini demeyen derman bulamaz !..'' dedim.
Yarı iç çekmeyle karışık derin bir nefes aldı burnundan. Önce göz kenarından sicim gibi bir yaş süzüldü ve yanağından aşağı kayarak çenesinin üzerinde bulunan gamzesinin onun yüzünde oluşturduğu şirinlik abidesi Gamze çukurunda biriktikten sonra sıvıların itme basıncına ve yerçekimine dayanamayıp büyük bir ivme ile o göz yaşı yere ''ŞLAK'' diye yapışırken özkütlesel gücü sebebi ile tıp ile şıp arasında bir ses çıkardı.
Tabi ben buna pek önem vermedim zira o anda aklım Einstein'ın derdinden ziyade göz yaşında bulunan tuzun yerdeki parkeye verdiği zarardaydı ama bunu bir Okuz olarak bunu Einstein'e hissettirmedim. ( Ne kadar ince ruhlu bir insanıı.. pardon Okuz'um görün ve takdir edin.) Nede olsa hisli bir çocuktu o. Neyse anladığım kadarı ile kelimeler boğazında düğümleniyordu.
Açıklama yapması için biraz teşvik edeyim dedim. Sordum ; ''Yoksa gittiğin vakıf okulunda tacize mi uğradın bundan mı sıkılıyorsun? . ''Daha berbat abi.'' dedi. Meraklandım doğal olarak, Başıma Ne Geleceğini Bilmeden! YARR saçların lüle lüle de dedirtirler insana fazla meraklı olunca.. Lafı fazla uzatmayayım başladı anlatmaya.
Meğersem bu bizim Einstein okula kayıt olmuş küçükken ama hocaları bunun ebeveynine demişler ki ; '' Alın bu salağı okuldan çiftçilik yapsın bundan bir cacık olmaz..''
'' İşte Okuz abi o zaman çok hırs yaptım.'' dedi. Ben de salak gibi meraklı bir şekilde sordum.''Peki sen ne yaptın ?'' diye..
Ne dese beğenirsiniz ,bizim salak oğlan gitmiş atom çekirdeğini patlatmış. Oğlum senin aklın mı yok. Git sokakta top oynarken topu patlat, arkadaşınla kavga et gözünü patlat ne bileyim sobada mısır patlat olmadı balon patlat. Sen ne istiyon lan Allah'ın atomundan. Dediğimde , boynunu büktü garibim. İçim burkuldu o an. Sende haklısın be evlat dedim.
Öyle bir boynuma sarıldı ki ; '' Okuz abi sen de olmasan , beni bu dünya da kimse anlamıyor'' dedi..
İşte öyle bir anımız var Einstein 'la....