Acıların çocuğu, küçük kardeş...

in #tr6 years ago (edited)

Küçükken kalabalık bir ailede olmaktan hiç hoşlanmazdım. Zaman geçtikçe sırtını yaslayıp güvenebileceğin insanların olmasından huzur buldum ve zaman geçtikçe, eğlencenin dozu arttığı gibi mutsuzluklarımız da paylaşarak kolayca azaldı. Dün gece küçük bir aile meclisi toplaşıverdik spontane. Küçüklüğümüzde ağabeylerimiz, ablalarımız ve birbirimizden gördüğümüz işkencelerden konu açıldı.

Kardeşi, ağabeyi ya da ablası olan her insan gibi gözlerden yaş getirecek hikâyelerimiz vardı bizimde.

Çinlilerde kimmiş, Türk ağabey ve ablalarının yanında?


Herkesin sümükle bir geçmişi vardı mesela. Kimimiz parmaklar arasında yuvarlanıp üzerimize fırlatılanına, kimimiz mendile sümkürülmüş şekilde ağzımıza sokulmasına, kimimiz üzerine oturulup parmağı başkasının buruna sokularak muhatap olmuşuz.

Ağabey ve ablaların gece dışarı çıkarken peşine takılabileceğimizi sanıp kapıda gözü yaşlı kalakalmış üzerine de anne ve babamızdan azar yemişiz en küçükler olarak.

Öcü geliyor, içimden canavar çıkıyor, karabasan gelmiştir diyerek üzerimize oturulmuş ve cin hikâyeleri anlatılarak dudaklarımız uçuklatılmış.

En sevdiğimiz oyuncaklar başkasına verilecek, bebeklerimizin kafası kopartılacak diye korkutularak bakkala gönderilmiş, masaj yaptırılmış ve ayak yıkatılmışız.

Annem seni sevmiyor, seni çingenelerden aldık, hastane sen karışmışsın, annemler seni gerçek ailene götürecek denilerek salya sümük ağlatılmışız. Tam bu konu konuşulurken ağabeylerimle göz göze gelip kahkahalar atmaya başladık. Herkes “noluyor ya anlatsanıza diyor” ama gülmekten konuşamıyoruz bile.

Annem eski fotoğrafları arasında lise zamanında çingene olduğu bir tiyatro oyununda çekilen fotoğrafını bulmuş. Serra gel biraz konuşalım anneciğim dedi. Ben de saf saf oturdum tabii karşısına. Fotoğrafı gösterdi ve başladı hikâyeyi anlatmaya. Biz babanla seni bu kadından aldık. Yolda yürürken seni bu kadının kucağında gördük, çok beğendik. Onun da sana bakacak durumu yoktu, istedik verdi. Gerçek annen bu kadın! Ama seni geri istiyor, ona vereceğiz. O kadar çok ağladım ki! Akşam da uyumadan pılımı pırtımı toplayıp komşuya kaçmışım. O kısım hatıramda mevcut değil ama annemin söylediği her kelimeyi hatırlıyorum. : )))

Sonra da bana diyorlar ki kızım senin tahtan eksik. Ee olmasın mı?! Annesi, ağabeyleri ve istisnai de olsa babası tarafından eşek şakalarına maruz kalmış bir çocuk olarak nasıl olmam lazımdı? : )

Dip işkence; üzerine ağabeyinin çökmesi suretiyle bir yukarı bir aşağı çekilen tükürükte cabası!

(Fotoğraf Kaynak)


Posted from my blog with SteemPress : https://nsab.000webhostapp.com/2018/10/110

Coin Marketplace

STEEM 0.19
TRX 0.15
JST 0.029
BTC 63030.98
ETH 2594.62
USDT 1.00
SBD 2.74