Pamukkale Beyaz Hayallerin Şehri
Ülkemizin kuşkusuz her bir yanı doğal ve tarihi güzelliklerle çevrili, bense elimden geldiğince her birini ziyaret etmeye çalışıyorum. Gezdiğim tüm yerler arasında en çok ilgimi ve dikkatimi çeken yerlerden birisi her zaman Pamukkale olmuştur. Hatta yerimde duramayıp bildiğiniz özleyip gitmişliğim bile çoktur.
Haksızda sayılmam hani şu güzellik özlenmez mi? Pamukkale’yi elbet hepiniz coğrafya derslerinden hatırlarsınız. Hani o müthiş travertenlerin şehri. Doğanın kendiliğinden insan eli değmeden oluşturduğu en güzel mucizelerden bir tanesine tanık olduğunuzu hissediyorsunuz yakından gördüğünüzde. Üzerinde yürürken (Tabi ki ayakkabılarınızla değil) sanki bir avuç pamuğun üzerinde yürürmüş gibi kalbinizi dahi yumuşatacak sıcacık hisler uyandırıyor bünyenizde. Diğer bir yandan sıcak ve şifalı sularının pek çok romatizmal hastalığa iyi geldiği söyleniyor. Gerçi ben tecrübe etmedim ama pek çok turist sırf bu yüzden gelmişti. Bazıları ise onlarca kez gelmişti ki bu da sanırım haklılar diye düşünmeme sebep oldu.
Bu fotoğraf ise antik kentten bir görüntü ve kesinlikle tarihle iç içe doğa ile iç içe olan eşsiz bir lokasyona sahip Pamukkale.
Eminim sizde şimdiden nasıl giderim diye düşünmeye başladınız. Aslında oldukça kolay ben öncelikle Denizli’ye vardım ki Ankara’dan yaklaşık 3-4 saat sürüyor otobüsle. İstanbul – Ankara arasını da hesaba katarsanız 8 – 9 saat gibi bir sürede bu hayal bahçesinde soluğu alabilirsiniz. Denizli den ise her daim otobüs ve ya dolmuşlar kalkmakta ki o da yaklaşık 20 dakika civarı sürmekte.
Böyle bir manzara eşliğinde gün batımını izlemek için değer bence. Bir diğer yandan Pamukkale’nin size sunduğu nimetler bununla kalmıyor. Aynı şekilde şehrin içinde konaklama imkanları oldukça gelişmiş durumda ve fiyatları da çok makul. Eğer sadece travertenler bana yetmez diyorsanız, yine aynı çevrede bir çok medeniyetin bıraktığı şaheserleri görebilirsiniz. Zira bu bölge tarihin her döneminde çok önemli krallıklara hizmet etmiş durumda. Onları da çok iyi anlıyorum çünkü bir yere gelip yerleşmem gerekseydi ben de böyle bir doğa mucizesinin hemen yanı başını kendime yurt olarak seçerdim. Yine de aklınızda bulunsun olurda farklı yerler gezmek isterseniz burada Hierapolis Antik kentini de muhakkak ki görün derim.