Kalemin Bedenleri
ellerim kirli kirli oturdum sofraya Clementine.
ellerimin kiri, oyunumun kiriydi...
oyun oynamaktan geliyorum dedim,
-kurbağalara bakmak gibi bir şeydi-
oysa sayamadığım birçok ayak,
koşa koşa çıkmıştı merdivenlerden.
beni, çağırmaya gelmişlerdi...
(şiirimi intihal ediyorum Clementine
çöz boğazındaki ipi.)
oyunumun kiri,
temizler mi insanlığın görüntü kalitesini?
ya da canlandırabilir mi senin renklerini?
yoksa, benim mi ellerimi yıkamam gerekli?
ben, sorularımın yanıtlarını beklerken
gel Clementine.
otur şöyle...
sana tost, bir de kivi ısmarlayayım.
maksat; “soundtrack”siz kalmasın çocukluk...
öyle ya, “bize yol gösterecekti” Clementine.
biliyor musun?
yollar kapalı Clementine...
kanla karışık yağmurlar, karlar var burada.
yollar kaygan...
park halinde yaşamlar çarpıyor çamurdan pastalarımıza.
ben yine de yıkamayacağım ellerimi,
çamurumuzun biraz da onlara bulaşması adına...
beni mavi kabarcığın içine al Clementine!
“bu çok tehlikeli olsa da...”
Good :)
Teşekkürler. :)