Karne günü
Merhaba arkadaşlar;
Bugün çocuğun karne günü, aslında karneyi alalı çok oldu. Ama ofiste çekmeceleri karıştırırken, benim en küçük prensesin anasınıfı karnesi geldi gözümün önüne. Zaman ne kadar da çabuk geçiyormuş.
Anasınıfına başladığı daha dün gibi aklımdayken, bugün dördüncü sınıfı bitirmek üzere.
Onlar mı çabuk büyüyorlar, yoksa bizler mi, hızlıca yaşlanıyoruz? Bundan üç dört sene önce baba atçılık oynayalım mı dediğinde, tabi ki derdim. Ve hiç de zor gelmeyen hatta onun sayesinde çocukluğuma indiğimi hissettiğim oyunlar oynardık. Şimdi ise bakıyorum da, sanki tek ayak çukurdaymış gibi, hareketler yavaşladı, saçlarda, sakallarda aklar meydana çıktı. Bunun sonucu olarak ta, vücut yakamadığı enerjiyi, kalori olarak göbeğe biriktirmeye başladı
Çocuktan başladık, göbekten çıktık, amma da hızlı konu değiştiriyorum.
Evet ben artık, belki yakalamaca oynamıyorum, belki bisiklete bindirip arkasından koşmuyorum, belki saklaçbaç, yakartop veya ortada sıçan oyunlarından uzak duruyorum ama ben de oturduğum yerden, mevcut ta bulunan kaloriye hiç dokunmadan :)) oynanabilecek oyunlar keşfettim.
Mesela amiral battı. Birer kağıt ve birer kalem yeterli. Mesela isim, şehir, hayvan. Mesela sos veya diğer adıyla omo. Bir de kargodan sipariş ettiğim ve geçenlerde de post olarak paylaştığım mini langırt var. (burada benim ufaklık, tek eliyle bile, beni baya zorluyor)
Bende bu oyunlarla idare ediyorum, olmadı bir eğlence parkına götürdüğüm çocuklar, kafalarına göre takılırlarken bende rahat ediyorum.
Bu satırları okuduğunuz zaman, haklı olarak beni ihtiyar zannedeceksiniz… evet öyleyim :)))
Evet bu postu hatırlıyor gibiyim...