Serendipitously

in #tr6 years ago (edited)
Uzun zamandır büyük bir heves ile içerik hazırlamıyordum. Bugün durum biraz daha farklı. Hem birkaç olumlu gelişme yaşandı hem de dün hayatımın en keyifli sohbetini yaptım sanıyorum.

Tamamen tesadüf eseri yolda tanıştığım bir insan ile iki saat kadar işlerimizi geciktirme pahasına oturduk.Telaffuz edemediğim başlığı atma sebebim de bu.Kendisi ressam ve aynı zamanda sanat yönetmeni. Bunların ötesinde, toplum incelemeleri ve cevabını aradığım bazı sorulara yaklaşımıyla benim için sınıflandıramadığım bir noktaya geldi. İki saatlik sohbetimiz; ileride üzerine yazmak isteyeceğim farklı konuları da beraberinde getirdi. Bugünün konusu ise Maslow Piramidi.

Maslow Piramidi Nedir?

Piramide gelmeden kabaca Abraham Maslow'un kim olduğunu söyleyeyim. Kendisi zor bir hayat geçirmiş psikoloji profesörüdür. Çalışmaları ile psikolojide hümanizmin temsiline büyük katkılar sunmuştur.

Detay isteyenler için okuma bağlantıları bırakacağım :)

1943 yılında ortaya attığı ihtiyaçlar hiyerarşisi kuramı da temel anlamda insan doğasını tanımak için oldukça yararlı olmuştur. Tabi "her yönüyle geçerliliği kanıtlanmış" gibi bir iddiam yok. İşin içerisinde insan varsa her zaman değişkenlere açık olmak gerekir. Fakat ortaya koyduğu çalışma, birçok soruya cevap verebilir niteliktedir.

Kaynak

Fizyolojik ihtiyaçlar

İnsanın en temel ihtiyaçlarıdır. Oksijen, su, yiyecek, uyku ve seks. Bu ihtiyaçlar insanın doğası gereği önceliklidir. Maslow'a göre; bir basamak tamamlanmadan diğer basamaklara geçiş yapılamaz.

Tabi burada basamağın tamamlanması işinin kendi tatminiyle alakalıdır. Yani her basamak için belirli değerler yoktur. Kişi basamak hakkında endişe duymuyorsa, ne kadarını tamamladığın önemi yoktur. İlk basamak biraz daha somut şeyler içerdiğinden kişiye göre farklılıklar daha azdır.

Güvenlik İhtiyacı

Kişinin, kendisini ve çevresini tehlikeden uzak olarak düşünme ihtiyacıdır. Günlük yaşamında bir güvenlik kaygısı gütmeden hareket etmek ister. Eğer güvenlik kaygınız varsa, bir üst basamağa geçmeniz Maslow'a göre mümkün değildir. Yine de söylediğim gibi durum kişilere özgüdür. Eğer kaygı duymuyorsanız, savaş ortamında bile üçüncü basamağa geçebilirsiniz. Ben de sizi biraz kıskanırım :)

Ait olma ve Sevgi İhtiyacı

Sosyal çevrelerde kabul görme kaygısı piramidin üçüncü basamağıdır. İnsanlar tarafından sevilmek ve kendini bir yere ait hissetmek, insan doğasında var olan bir ihtiyaçtır. Burada da sosyal çevrenin genişliği ve sevgi ihtiyacının büyüklüğü kişiye kalmıştır. Tatmin duygusu yine esas alınır.

Basamak isimleri Türkçe kaynaklarda çoğunlukla böyle geçiyor ama birebir çeviri olmayabilir.

Değer İhtiyaçları

Sosyal çevresini sağlayan kişi saygı duyulmak ister. Yaptığı çalışmaların takdir görmesi artık onun için ciddi bir ihtiyaçtır. Fakat kişinin öz saygısı da çevre kadar etkilidir. Öz saygı olmadan bu basamakta tatmin olmak mümkün değildir. Dış etmenler tek başına bu basamağı tamamlamak için yetersizdir.

Kendini Gerçekleştirme İhtiyacı

Kişinin kendini keşfedip potansiyelini açığa çıkarma ihtiyacı olarak tanımlanabilir. Neyi başarmak istediğimizi bu noktada sorgularız. Bu noktada farkındalık çok büyük önem arz eder. Kişiler arasındaki en büyük farklılık da bu basamaktadır.

Aslında insan hangi basamakta olursa olsun her basamakla ilgili fikirlere ve kaygılara sahip olabilir. Fakat bir basamağı temel amaç edinmek, ancak ondan önce gelen basamakları normalleştirme ile mümkün.

ayrac1.png

Peki sohbet sırasında bu noktaya nasıl geldik? Toplum üzerine konuşurken sorduğum bir soru üzerine "yahu doktor daha ikinci basamağı aşamamış bir toplumdan beşinci basamağı talep ediyorsun" dedi. Tabi ben de durur muyum? Yapıştırdım cevabı;

Basamak derken???

Sonra, size yukarıda bahsettiğim durumu anlattı. Bu düşünce sistematiğiyle anlamlandırmak daha kolaydı. Çünkü Türk toplumu kendini halihazırda güvende hissedemiyor. Bu durum da genel olarak diğer kaygıları geriye atıyor. Yani anlayacağınız benim insanlardan talebim; oksijen bulamadıkları bir ortamda kapıyı kilitlemeleriymiş. İnsanların az sergileyebildikleri yönlerine seslenmeye çalışmışım.

Bahsettiğim kısım insanın doğasını yansıtan kısım. Hatta ilkel güdülerimizin şartlara uyum sağlaması, doyumsuzluk. Kötü anlamda değil. Yani en azından bana kötü gelmiyor bu sahip olduğumuz doyumsuzluk. Keza daha çok üreten toplumları düşündüğümüzde insanların oransal olarak üst basamaklara daha fazla yayıldığını tahmin edebiliriz.

Tüm değişkenler bunlarla sınırlı değil. İnsanların hayata ve diğer insanlara bakışları da kişilik modeli oluşturmaktadır. Her modelin aydınlık ve karanlık yönleri vardır. Bu yönlerin bir hastalık gibi yayılabildiğini düşünüyorum. Karanlık kısım daha hızlı yayılıyor tabi ki. Kişi hangi yönü daha çok kullanıyorsa o yöne ilerlemeye devam ediyor. Konuyla ilgili detaylı bir yazı yazacağım. Fakat biraz daha bilgi toplamaya ihtiyacım var.

ayrac1.png

Yeni arkadaşımla tekrar buluşmak üzere ayrıldık. Bir kez daha gördüm ki doğru insanlar çok şey katabiliyor. Önemli olan sizin karşınızdakini ne kadar dinlediğinizdir. Lütfen "kafasındakini söylemek için, karşısındakinin cümlesinin bitmesini bekleyen insanlar"dan olmayın. Haklı olmanız ya da haklı olduğunuzu düşünmeniz önemli değildir. Sadece suratınıza o aptal, telaşlı ifade yansımasın diye karşı tarafı dinleyin. En azından bu yüzden dinleyin :)

Hangi basamakta olduğunu bilemeyenlere, tam çıktım derken düşenlere ve yukarı çıkıp elini uzatanlara selamlar :)

okuma bağlantısıokuma bağlantısı

doc-son.png

Sort:  

@doctorbishop you were flagged by a worthless gang of trolls, so, I gave you an upvote to counteract it! Enjoy!!

Loading...

Üstad bana bu basamak ilişkisi tam olarak mantıklı gelmedi, sanki burada aşamalı bir durumdan bahsediyor gibiyiz. Bana daha çok ağ ilişkisi gibi geldi, burada basamak olarak tabir edilen şeylerin hepsi sanki birbirine bağlı bir ağdan ibaret.

Bir de bu basamak tamamlama işi bana pek mantıklı gelmediği gibi bireye çok önemli gelen bir ihtiyaç bir anda kendini çok daha önemli bir ihtiyaca bırakabiliyor. Yani ağdaki bir bölümden bir diğer bölüme kolayca atlanılabilir.

Söylemek istediği şey basamağı merkeze almak için diğerlerini normalleştirmek gerek. Mesela Suriye'de sosyal ortamın önemi neredeyse hiç yok çünkü güvenlik basamağı kimse için normelleşmemiş. Herkes diken üzerinde ve kimse için sosyal durum temel ihtiyaç arz etmiyor. Avrupada ise durumun bununla alakası yok. İnsanların güvenlik kaygısı çok az sosyal çevreleri iyi durumda ve farklı ihtiyaçlar hissetmeye başlıyorlar. Çünkü ekonomik vs akıllarına gelen bir problem yok. Hayatları ilk üç basamak için rutinleşmiş.

İçeriği olan bir sohbetin yanında 2 saati teslim etmek nedir ki di mi :)

Psikoloki okuyan bir akrabamın kitaplarını karıştırmıştım seneler önce. O kitaplarda bu piramit ve devamı detaylı şekilde anlatılıyordu. Hepsini okumuştum ve ardından önce kendime, sonra ülkeme üzülmüştüm :)

Ben hikayenin akışı gereği önce ülkeme üzüldüm :)

2 saat hiçbir şey zaten ama ikimiz de vaktimizi fazlaca zorladık. Neyse ki iletişim çağındayız. gerekli bilgiler paylaşıldı :)

Ben maslow'u nereden duydum biliyor musun. Sabah yayinlanan kadin programinda.Katilan doktor du sanırım.güzel güzel bu pramidi anlatmıştı.Bu sebeple diyorum ki sabah programı izleyen hatunlar acayip şeyler biliyorlar.Ben den söylemesi @doctorbishop :)

Bildirim sorunu yaşıyorum görmemişim. Fakat sabah programlarını yine diğerlerine göre bilgilendirici olabiliyor ama tv'yi hayatımdan çıkaralı çok oldu :D

Paylaşımınız günün en Jumbo yazısı seçildi. Yazınız Jumbot ve Jumbot Kürasyon Kuyruğuna bağlı hesaplar tarafından oylanmıştır. Jumbot TR içerik oluşturucularına destek olma amacıyla kurulmuş bir oluşumdur. .

Jumbot hakkında daha fazla bilgi için Tıklayın

Coin Marketplace

STEEM 0.20
TRX 0.13
JST 0.029
BTC 66244.62
ETH 3320.00
USDT 1.00
SBD 2.70