ÇALIŞMAK İSTEMİYORUM!

in #tr6 years ago

Çalışma hayatında çok fazla tecrübem olduğunu iddia etmiyorum fakat yine de birçok farklı yerde çalıştım. Birkaç temel gözlemimi sizlerle paylaşma niyetindeyim.

1-) Birlikte çalıştığınız insanlar :
Sabah uyanmak için en önemli sebebiniz olabilir. Kazandığınız para sizin için hayati değer taşımıyorsa veya bulunduğunuz durum itibariyle "başka bir iş bulamam" gibi bir inancınız yoksa bu madde ilk sırada yerini alır. Yaptığınız işin zorluğu doğrudan birlikte çalıştığınız insanlara bağlıdır. Çevrenizdeki insanlardan hazzetmiyorsanız fazladan yaptığınız her şey gözünüzde inanılmaz büyüyor.
Hatta aynı şekilde siz farkında olmadan küçük bir detayı atladığınızda emin olun iş arkadaşlarınız da size içten içe kuruluyor. Dikkat ettiyseniz içten içe dedim. Çünkü aranızda bu tarz bir enerji şekillenmişse herkes patlama anına kadar biriktirir. Kimse hataları düzeltmek için uğraşmaz aksine karşınıza çıkacağı ya da arkanızdan konuşacağı gün için veri toplamaya başlamıştır. Çalışma ortamınız bu noktaya gelmemiş ama o rahatsız edici enerji yavaş yavaş kendini göstermeye başlamışsa size bir küçük tavsiye verebilirim. Hatta çalışma hayatı dışında da işinize yarayabilir. Gelelim ne yapabileceğinize;
En keyif aldığınız iş arkadaşınız da sizle çalışırken hatalar yapmıştır. Fakat tahmin ediyorum onun yaptığı hataları çok büyütmemiş hatta size ufak tefek iş kitlemeleri sempatik dahi gelmiştir. İşte o insana tutunmalısınız. İşlerin iyi gitmediği insana kızmadan, köpürmeden önce durup düşünün. Aynı hatayı sevdiğiniz insan yapsa bu kadar kızar mıydınız? Bu şekilde yaklaşınca kendi kendinizi doldurmak yerine hatayı düzeltmek size o kadar zor gelmeyecektir. Aynı şekilde zamanla karşı taraf da bu enerji değişiminden etkilenecek en azından kabul edilebilir bir "iş arkadaşı" haline dönüşecektir. Unutmayın, şartlardan yakınmak yerine şartları iyileştirmek sizin elinizde.
Çalışmak istemiyorum diye başlık atmışsın ne anlatıyorsun doktor? dediğinizi yine duyar gibi oldum. Oraya da geleceğiz ama biraz da sabır rica edeceğim.

2-) Kazanılan Para :
Uzun yıllar sahip olmak istediğiniz standartlara sonunda kavuştuysanız, aldığınız maaş sizi bir süre mutlu edebilir. Fakat hepimiz bir şekilde tatmin olmanın derdindeyiz. Maalesef doğamızda var ve ben bunu kabullenen insanlardanım. Banka hesabınızın fotoğrafını sosyal medyada paylaşacak kadar kalitesiz değilseniz kazandığınız para sizi bir süre sonra tatmin etmeyecektir. Miktarı değil para kazanıyor olmanın kendisi sizi tatmin etmeyecektir. Parayı kullanacak zaman yaratmanız gerekir. Fakat iyi para kazanan insanlarda da iki temel problem ortaya çıkar.

Gerekli zaman : Para kazanmakla o kadar meşgulsünüzdür ki kendinize çok zaman ayıramıyor olursunuz. Var olan kısıtlı vaktiniz eğlenmekten ziyade dinlenmeye harcanacaktır. Eğlenmek için nadiren yarattığınız zamanlarda ise vakti verimli kullanmaya çalışacak ve bu yüzden daha çok yorulacaksınız. "Aylar sonra üç gün izin aldım yurt dışına çıkmalıyım!"
Aktivitelerin Değersizleşmesi : Yaptığınız iş gün içerisinde size çok fazla sıkıntı çıkarıyor. Tabi kimse kimseye dolgun bir maaşı keyfine vermez. Eşiniz ya da çevrenizdeki insanlar benzer sıkıntıları yaşamadıkları için "dünya sandığınız kadar güzel bir yer değil" algısı baş gösteriyor. Çevrenizdeki insanların gündelik zevklerini aptalca bulmaya başlıyorsunuz. O dakikadan sonra evriminiz başlıyor ve birlikte olduğum kadın/adam bu değildi dedirtecek süreç başlamış oluyor. Az para kazanmanın dertlerini zaten milletçe iyi biliyoruz o kısmı geçiyorum. Uzuuun zamandır bitmeyen üniversite hayatım çok geniş bir yaşam kalitesi aralığı sundu bana. Param olmadığında "umursama yahu" anlamına gelen küfür içerikli birkaç cümlem var. Onlara sarılıyorum.

3-) Kendini Meşgul Etme : Çalışmak yaşamak için gerekli olduğundan bu problemle karşılaşacak kadar şanslı insanlar olamıyoruz. Fakat özellikle emekli insanlar bu sorunu epey yaşıyor. Amaçsız kalmak; benim de yakın zamanda tecrübe ettiğim çok ciddi bir problem. İşe yarar hissedebilmek ruh sağlığınız için epey gerekli. Geçmişte çok yoğun bir dönemden geçip ardından "artık boş kalmak hatta boşluktan ölmek istiyorum" dediğimi anımsıyorum. İsteğim oldu. 36 saat kadar dayanabildim. Amacımın kalmaması, odamın giderek daha dağınık olması beni kemiriyordu. Çünkü vakitten çok bir şeyiniz yoksa sorun başlamıştır. Oda toplamak bulaşık yıkamak hatta duş almak bile ertelenir durur. Zaman fazlalığı sizi tembelleştirir. Kişiden kişiye göre zamanı değişse de sonuçta zihniniz dinlenme ve kendine zaman ayırma gibi fikirlerin yerini sıkılma ve acizlik gibi fikirlerle değiştirecektir. İyi de ben neden hala çalışmak istemiyorum???
Cevap benim için rutin... Tüm kelimeler içerisinde belki de en nefret ettiğim kelime rutin. Yukarıda bahsettiğim işsizlik sorunlarından daha fazla canımı sıkan şey rutin. Her günümün diğerine benzeyeceği düşüncesine katlanamıyorum.Bilimsel bir araştırmanın parçası değilseniz (ki o da sürecin yavaş olması sebebiyle rutine bağlayabilir) işinizin rutine dönüşmeme şansı bence yok. Her gün açık kalp ameliyatına girip bir insanın kalbini elinizde tutsanız dahi bir süre rutinleşecektir. Yıllar sizin için açık kalp ameliyatını oto tamir tadına getirecektir. Ben de bu yüzden varlığına gönülden inanamadığım uygun işi arıyorum. Günlük olarak karşıma çıkan envai çeşit işle hayatta kalıyor şimdilik rutinden korunuyorum. Kim bilir belki hayal edemediğim uygun iş beyaz bir atın üzerinde çıkagelir.
Kaynak 1
Kaynak 2
Kaynak 3

Sort:  

Teprikler içeriğiniz coogger projesi tarafından seçilmiştir.


  • Bizimle discord üzerinden iletişime geçebilir ve cooggerup botunun yararlı özelliklerini burada kullanabilirsiniz.

  • Bir dahaki sefere sizi daha hızlı bulabilmemiz için coogger etiketini kullanabilirsiniz.


Ben yarına hazır değilim. Çok uykum var.

Kendi postumu bana karşı mı kullandın:)

Coin Marketplace

STEEM 0.19
TRX 0.14
JST 0.030
BTC 60122.55
ETH 3199.29
USDT 1.00
SBD 2.43