187.65.428
Herkes "bin türlü insan var" diyor. Fakat bana herkes diğerinin aynısıymış gibi geliyor. En azından bir süredir.
Bir heyecan arıyorum bu şehirde. Birçok yönüyle tatmin edici bir şehir olmasına rağmen birçok yönüyle de can sıkıcı. Aradığım şeyin burada olma olasılığı ise alternatiflere kıyasla daha yüksek. Fakat bir türlü bulamıyorum. Yakın zamanda benden uzaklaşan bir ses sanırım "sorunu ne aradığımdan emin olmakla başlayarak çözmelisin" derdi. Tabi bazı sesler gitse de duyabiliyorsunuz. İşin belki de en güzel yanı burada. Beynimizin bir mucizesi diyelim.
Harekete geçme kararı almıştım. Şimdilik iyi gidiyor. Sonuç elde etmesem de hareket ediyor olmak önemli. Fakat bir de işin diğer tarafı var. Yıllardır tatmin olamayan bir doctor bishop. Fakat tatmin olmak için ne yapabileceğimi de bilmiyorum. Bir heyecan arıyorum. Enerjimin bir kısmını keyifle ayıracağım bir şey... Hareket eden yönümün amacı var. Hayal tadında olsa da bir amacı var. Çok fazla basamak olsa da merdiven karşımda duruyor. Düşerim, çıkarım, dinlenirim, vazgeçerim.. En azından duyduğu son ses ona bir yol gösterdi. Yani bu konuda seçeneklerim var.
Tüm bunlardan bağımsız olarak ne aradığını bulamayan bir doctor var. Hayatımı etkileyen bir şey değil. Hedeflerim ya da önümde duran sorumluluklarımdan uzaklaşmamı sağlayan bir tatminsizlik değil. Sadece oturup düşündüğümde o "arayan" yönümü fark ediyorum. Şimdilik heyecan diyorum ama açıkçası ne aradığını ben de bilmiyorum.
Hepsini kenara bırakalım. Bugün bayrammış. Bayram nedir? Açıkçası bayramların büyük hayranı değilim. Fakat hepinizin ezbere bildiği bir şarkı var. Hayatın bayram olmasından bahsediyor. Ezbere bilmeniz ise bence kötü olan nokta. Çünkü sözleri o kadar güzel ve doğru ki... Ezbere bilmemiz, üzerinde düşünmemizi engelliyor. Gelin bu sözler ne diyor tekrar bakalım.
Şu dünyadaki en mutlu kişi kimdir?
Bayram vesilesi ile selam söylemek istediğim insanlar var. Her zamanki gibi çorabının tekini bulamayanlara, minimal çerçevede değerlendirilmenin rahatlığına alışanlara, Ender Yıldız'a, Merlin'in sakalına, bıraktığım şarkıyı dinleyenlere, yaşadıklarından çıkardığı dersleri kanun sayanlara, her insanı sıfırdan değerlendirmeyenlere, seslerin içinde yalnızlık çekenlere selamlar.
Bazılarınızı seviyorum bazılarınıza kızgınım. İkisini aynı anda hissettirenler de var.
İyi bayramlar.
İnsana bulanmışlıktan bir nebze arınıp, yerini bir nebze huzurla doldurmuşsunuzdur umarım. (walternatif'i de katıyorum nedense)
hem ne derler bilirsin;
ying-yang
yolcu ne yöne gideceğini bilmiyorsa, ne yöne gitmeyecek olduğuna bakıp ondan uzaklaştığında da vectorel bir yöne sahip olabilir ;)
Gece uyanıp okudum. Dedim ki; "şu an cevap verirsen hakkını veremezsin."
Öncelikle insana bulanmak yazıma küçük bir eleştiri de olmuş. Ayrıca o yazıyı okuyan biri olduğunu da bilmiyordum :)
Walternatif'i katmakta çok haklısın. Aslında en yüce karakter o bile diyebiliriz. (Farklı bakış açılarıyla) kazanmak/kaybetmek ile insana ilişkileri düşünüldüğünde walternatif bize bir örnek sunuyor.
İnsana bulanmak iyidir ama huzur uzaklaşır evet. Son zamanlarda huzur/insan dengesini daha iyi sağlıyorum. Eskisi kadar bulanmış durumda değilim. Fakat işte evrenin dengesine ters bir isteğim var. Huzuru da insana bulanmayı da daha fazla istiyorum. Bunu yapabilmenin tek yolu bir süre daha insana bulanmak sanırım. Çünkü tanıdığına memnub oldun insan sayısı ve çeşidi arttıkça bu ihtiyaç zamanla körelecektir diye bir hipotezim var.
Kainat boşluk sevmez. Evren kendi dengesini tekrar kurmakta tereddüt etmeyecektir. Oyunun bir kuralı varsa o da budur. Aklımda tutuyorum üstat merak etmeyin :)
Bak işte finaldeki cümlelerin benim istanbula olan yaklaşımım. Seviyorum ama kızgınım.
Seni kızdırdıysak vay halimize. Tanrı senin gazabından korusun
Bu aralar tatil modunda olduğum için pek çok düşünme fırsatım oluyor. Geçenlerde de farkettim ki; bugüne kadar nick kullandığım mecralarda, hiç bir kurgu karakterinin ismini seçmemişim. Mesela sen doctorbishop'u seçmişsin ama benim seçtiklerim hep olmayan karakterlerdi. Bir karakteri seçsem neyi seçerdim acaba diye düşündüm işte. Çok sürmedi, Edward Bloom u seçeceğime karar kıldım. Bilmeyenler için ; Tim Burton'un Big Fish filminin baş karakteri. Gerçi filmde bir kitaptan uyarlanmıştı. Her neyse işte bu da böyle bir anımdı demeyeceğim ama hayatı yaşama yönünde bir fikir verebilir mi diye bahsini geçireyim istedim.
Hayatı nasıl yaşayacağıma karar verdim gibi aslında. Sadece yüzde onumun aradığı bir şey var diyebilirim. Tavsiye için teşekkürler bakarım :)
Ayrıca sen beni kızdırsan da tahmin ediyorum sevgin ağır kalır :) Tanrı'dan başka şey iste :)
Ahahah çok iyi ya 😂
Yahu doktor... :)
İyi bayramlar . Ben de karakter olsaydım, kim olurdum bilmiyorum :))
Bayram coşkunu kim aldı ?
Eskiden miydi heyecanlı bayram bekleyişlerimiz. Şimdi çok mu sıradan.
İyiki annemin yanına gelmişim bana bayramı o hatırlattı.
Ben henüz gidemedim. Birinin bayramda çalışması gerek :)
Anladım :( sağlık olsun bir dahaki bayram daha güzel olacak inşallah 😃
Bu yazı Curation Collective Discord Sunucusunda küratörlere önerilmiş ve manuel inceleme sonrasında @c-squared topluluk hesabından oy ve resteem almıştır.
This post was shared in the #turkish-curation channel in the Curation Collective Discord community for curators, and upvoted and resteemed by the @c-squared community account after manual review.
You have recieved a free upvote from minnowpond, Send 0.1 -> 10 SBD with your post url as the memo to recieve an upvote from up to 100 accounts!
Congratulations! This post has been upvoted from the communal account, @minnowsupport, by doctorbishop from the Minnow Support Project. It's a witness project run by aggroed, ausbitbank, teamsteem, someguy123, neoxian, followbtcnews, and netuoso. The goal is to help Steemit grow by supporting Minnows. Please find us at the Peace, Abundance, and Liberty Network (PALnet) Discord Channel. It's a completely public and open space to all members of the Steemit community who voluntarily choose to be there.
If you would like to delegate to the Minnow Support Project you can do so by clicking on the following links: 50SP, 100SP, 250SP, 500SP, 1000SP, 5000SP.
Be sure to leave at least 50SP undelegated on your account.
çok özledim istanbul'u en çok da bayramlardaki o bomboş hâlini:(
bayramlar o zamanlar güzeldi şimdi hiç sevmiyorum, o şarkıyı da sevemiyorum bana ayşecik'in oynadığı filmi hatırlatıyor.
hani tüm kasabayla el ele tutuşup pollyannacılık oynadığı film:/
neyse bugün yedik-içtik, güldük (gülmedi) eğlendik (eğlenmedi) tamam bitsin bayram yahu:(
konunun altında değil de gideyim de başka yerde sıkılayım iyisi mi:)
Yahu istersen şifre vereyim benim profilde sıkıl hiç önemli değil :) ama sıkılman önemli.
İstanbul en çok bu zamanlar güzel belki de. Ben genel duygularımı ilettim kendisine.
Sevdiğin birkaç şey say kendine. Bu kadar çok kendine yüklenme :) mesela beni seviyorsun. Öyle şeyler :)
iyi fikirmiş hem tebdil-i mekânda ferahlık vardır değil mi🙆♀️
sevdiğim şeyleri saymaya gelince bi müddet durdum neydi acaba diye..
sanki kendimi tanımıyormuş gibi bi hisse kapıldım:)
sayarsam içinde sen de var olacaksın tabii ki:)
teşekkür ederim 👧
Merak etme yaş ilerledikçe emin ol çoğu kişide var bu duygu. Bayramlar önemini yitiriyor. Hiç ummadığın o arayıp durduğun heyecan bir gün döner dolaşır seni bulur☺️
Sen arama diyorsun yani üstat :) bakalım buluşacak mıyız bir şekilde
Evet evet sen arayınca büyüsü kaçıyor oda gelmiyor zaten😊
Her bayram izlediğimiz olay. Kavimler göçü :)
Keşke ben de göçebilsem :)
This post has received a 3.13 % upvote from @drotto thanks to: @doctorbishop.