Atatürk Arboretumu

Atatürk Arboretumu

Atatürk Arboretumu Bahçeköy Orman İsletme Müdürlüğü’ne bağlı bir işletme şefliğidir.

Türkiyenin İlk Fidanlığı

Belgrad Ormanları’nın güneydoğusunda 296 hektarlık bir alan üzerinde oluşturulmuştur. Bu alanda Osmanlı döneminden kalan Kirazlıbent ve 1916 yılında oluşturulan Türkiye’nin ilk fidanlığını da barındırır.

1949 yılında Bahçeköy’e arboretum kurulması kararlaştırıldıktan sonra projelendirme için Sorbon Üniversitesi Mösyö Camille Guinet İstanbul’a gelmiştir ve çalışmaları 1959-1961 yılları arasında aralıklı olarak devam etmiştir. 1982 yılına da altyapı ve dikim çalışmaları sonlandığında Atatürk’ün 100. doğum yılı vesilesiyle Atatürk Arboretumu ismini almıştır.

Büyüklü küçüklü 3 göletten oluşan doğası kuş sesleriyle İstanbul da değilmiş gibi hissetmenizi sağlayacak Orman, gölet, balıklar, kaplumbağalar ve kazlarıyla İstanbul’ un göbeğinde ailenizle ve sevdiklerinizle harika zaman geçirebileceğiniz doğa harikası Çok temiz neredeyse bir izmarit bulamayan bir yer.
Kaynak

Evet sizlere nasıl oluşturulduğunu alıntıda olsa yazarak bilgilendirdim. Şimdi sizlere benim gittiğimdeki düşüncelerimi yazmak istiyorum.

Öncelikle nasıl gittiğimi yazıyorum. Tuzlada oturuyorum meşakkatli bir yolculuk oldu neyse İçmeler köprüsünde 130ş ye binip Uzunçayır durağında indim ve orada metrobüs'e bindim zincirli kuruda inip oradan metroya geçtim gayrettepe zaten 10 dakka sürüyor sürmüyor yürüyerek. Metro ile Hacıosman'a gittim ve son bir sefer daha yaparak 42hm ile kemalburgaz yolunda inerek araç ile ilişkimi kestim. Sırada ayaklara kuvvet bir yürüyüş ile Atatürk Arboretumuna gitmek kalmıştı 10 dakika yürüdükten sonra girişe ulaştım. Giriş ücreti olarak şuan tam hatırlayamadım ama 5 tl gibi bir ücret veriliyordu.

Parayı verip girdiğinizde böyle bir fıskiye ile karşılaşıyorsun. Fıskiyenin yanına gittiğinde sağ taraftaki göl hemen ilgini çekiyor(Benim için öyle oldu)o tarafa doğru yöneldim.

Gölletin güzelliğine kapılarak resim çekmeye , çekinmeye başladım.Devamını merak ederek patikayı takip ederek ağaçları incelemeye başladım. Ağaçların alt tarafına ağaç'ın ismi ve nereden geldi hakkında bilgiler verilmiş. İlerleyip tepeyi çıktım orada da bil gölletin olduğu görünce biraz da olsa şaşırdım neden olarak çok uzak olmayan mesafede 2 göletin olmasını diyebilirim.

İkinci gölü izleyip etrafındaki ağaçlara bakıp huzur içerisinde gölün arkasına doğru gittim.Patika yolda kalmamasına rağmen ilerlemeye devam ettim ve yola çıktım aşağıdaki resim deki gibi bir manzara ile karşılaştım güzel bir kamera ile muazzam fotoğraflar çekilebilecek bir yer Atatürk Arboretumu.

Bu yol daha ne kadar gidiyor diye devam ettim lakin sonuymuş bundan sonrası yola çıkıyor diyebilirim(bu taraftan giriş yok :smile: ) Geri dönüm gölletin geldiğim yer yerine diğer taraftan gitmeyi tercih ettim dağ bayır yol yok demeden ilerledim ormanın içerisinden. Girişten dümdüz gidildiğinde görülebilinecek olan bir düz sıra ağaçların olduğu bayıra ulaştım ve oranın tepesine çıkmaya başladım.

Aşağı doğru bakınca çok güzel bir manzara görüyorsun.Tepeden sol tarafa doğru gitmeyi seçtim sağ taraftan doğru gelmiştim ilerlerken güzelce kesilmiş ve sıralanmış bulunduğu bir yer gördüm ve orada resim çekmek ve çekilmek için durdum.

Kapanış saati yaklaştığından dolayı hızlı hareket etmeye başladım saat 5:00 da kapanıyor lakin yinede gezinebiliyorsunuz eğer girdiyseniz. geriye doğru döndüğümde aynı yoldan dönmek yerine soldaki yolu seçerek ilerlemeyi tercih ettim. İyi'kide etmişim yoksa aynı yoldan geri dönüm diğer taraftaki güzelliğin farkına bile varmadan çıkacakmışım.Yolda giderken ortası oyulmuş bir kaya gördüm tabi kide fotoğrafını çekmeden olmaz :smile:

İlerlerken sağ tarafta(fıskiye'nin sol tarafı)bir gölet daha olduğunu gördüğüm ve hemen o tarafa yöneldim. Çok güzel bir gölet çevresini turlayıp pembe ağaç'ın yanındaki banka oturup biraz seyrettim kazları.Tam kalkacağım sırada önüme kadar gelip güle güle dercesine uğurladılar.

Benim için güzel bir gündü gitmeyen helede İstanbul da oturan kişiler için arabanız yoksa otobüsle bile gitmenizi(benim gibi) tavsiye ederim. Hele ki sevdiğiniz kişilerle beraber gittiyseniz güzel zamanlar geçirebileceğiniz bir yer. Burayı bilmeyen kişilere gösterdiysem kendi adıma sevindim. Hatırlatmamda yarar olduğunu düşünerek saat 5'den sonra kapanıyor daha fazla zaman geçirmek ve fotoğraf çekinmek için erken gitmenizi tavsiye ederim, birdeki yazılarım için takipte kalmanız dileğiyle yeni yılınızda mutlu olmanızı dilerim.