Fotoğraf Çekerken Nelere Dikkat Ederim?
Herkese merhaba, ismim Samet Ceylan. Bu yazımda çekmiş olduğum fotoğrafları, fotoğraf tutkumun nasıl başladığını ve fotoğraf çekerken nelere dikkat ettiğimi kısaca anlatacağım. Bundan sonraki yazılarımda da fotoğraf gezintilerimde ki yaşadığım maceralarımı sizlerle paylaşacağım. Ayrıca ilerleyen günlerde sık sık kamp atacağım. Kamplarda geçirdiğim maceraları da içeren güzel yazılarla karşınızda olacağım.
Fotoğraf Tutkusu Nedir?
Fotoğraf bir tutku mudur? Sorusuyla başlayalım, fotoğraf kimine göre bir tutkudur, kimine göre bir meslek, kimine göre de sosyal medya aracıdır. Çakıl taşlarının koleksiyonunu yapan bir insan sizce çakıl taşlarından para kazanıyor mudur? Ya da birileri onu tebrik ediyor mudur? Ama o kişi bu işe gönül vermiş yaptığı işten zevk alıyor ve koleksiyonunu tutkuyla oluşturuyor.
Fotoğrafçı fotoğrafını insanların beğenisinden çok kendisi beğenmek ister. Çünkü o kadraj kendisine aittir. Hiç kimsenin göremeyeceği hatta farkına bile varamayacağı küçücük detayı bile o görür o bilir. Açı kendie aittir ve ne yaptığını gerçekten iyi bilir. O yüzden fotoğrafçılar genelde eleştiriyi pek önemsemezler. Eğer gerçekten tutkunsalar...
Fotoğraf alanında kendimi keşfettiğim ilk fotoğrafım Çorum Kırkdilim Geçidi'ne yakın bir yerde çekmiş olduğum bu küçük yılan fotoğrafıdır. Piknik yapmak için durmuştuk ve yakacak ararken tesadüfen denk geldi. Fotoğraf makineme nasıl koştuğumu gerçekten hatırlamıyorum. Çok büyük bir heyecandı benim için. Yılan küçük de olsa gerçekten beni korkutan bir hayvan. Kendimi güvence altına alarak tepeden ve uzaktan kuş bakışı bir fotoğraf çekebilirdim ve etrafımda ki insanlara ''Bakın burada bir yılan buldum!" diyebilirdim. Ama kimsenin beğenmediği 18-55 mm lens ile müthiş bir keskinlik yakalamak istedim. Bunun için yılana paralel olmam gerekti. Yılan gerçekten yere çok yakındı yerden yüksekliği yaklaşık 10 santimetreydi. İstediğim alan derinliğini yakalamam için benimde 10 santimetreye inmem gerekliydi ve yılana dik bir şekilde yere yüzüstü yattım. Makinemi yılana doğru git gide yaklaştırdım. Ama gerçekten korkuyordum. Otomatik netleme ile 30-40 cm mesefaden netlemiştim ama yinede istediğim alan derinliği oluşmamıştı. Makinemi 55 mm'ye çektim ve lensimi manuel netlemeye aldım. Artık biraz daha yakınlaşabilirdim. Bu fotoğrafı çektiğimde elim ile yılan arasında 20-25 cm bir mesafe vardı. Ama sonunda başarmıştım istediğim kadraj oluşmuştu. Bu öyle büyük bir hazdı ki benim için. Şuan bunları yazarken gerçekten tüylerim diken diken oluyor.
Fotoğraf tutkumu da bu şekilde keşfetmiş oldum...
Fotoğraf Çekerken Nelere Dikkat Ederim?
Ben portre fotoğraflarına portre gözüyle bakmam. Benim için kadrajımın içindeki herşey birer nesnedir. Buna insanlarda dahil.
- Eğer bulunduğum ortam da kadrajın içinde dahil etmek istediğim alan genişise fotoğrafı yatay çekerim.
- Eğer bulunduğum ortam dar ve ön plana çıkarmak istediğim nesne kadraja tam oturuyorsa fotoğrafı dik kadraj ile çekmeyi tercih ederim.
- Fotoğrafda altın oran kuralına dikkat ederim. Zaten insan gözüde vizörden baktığı zaman temel nesneyi gayriihtiyari bir şekilde altın oran noktalarından birine konumlandırıyorsa o kişide yetenek vardır diye düşünüyorum.
- Arka planda elimle bir oynama yapmam. Eğer arka planla birlikte o haliyle hoşuma gitmişse bütün görüntü, öylece bırakır ve denklanşörüme basarım.
- Fotoğraf çekerken pek konuşmam. İnsanlar gezilerde bana yabani diyor ama alakası yok. Elime makine aldığım zaman bütün konstantrasyonumu ortama veririm ve makineyi gözüme getirmeden önce etrafın fotoğrafını gözümle çekerim.
- İstediğim kadrajın oluşması için eğilmem gerekiyorsa eğilirim, yatmam gerekiyorsa yatarım, amuda kalkmam gerekiyorsa amuda kalkarım. Eğer istediğimi elde edemezsem tekrar tekrar uğraşırım.
Şimdiye kadar bir çok anı ve bir çok fotoğraf biriktirdim. Fotoğrafın insan hayatında ki önemini çoğu insan bilmiyor. Şöyle düşünün elinizde bir cihaz var ve o cihaz ile zamanı durdurabiliyorsunuz... Bu sizce de harika birşey değil mi?
Hiç bitmesin istediğiniz şeyler nedir? Hiç kimse ailesinin yok olmasını istemez. Ama tek bir fotoğraf karesiyle bu dünyadan göç etmiş bir babayı yada bir anneyi bir kadrajda görebilirsiniz. Çünkü o an denklanşöre basılmış ve o an için zaman durmuştur. Hemde sonsuza kadar...
Güzel bir gün batımı ile sözlerimi sonladırmak istedim. Umarım bütün yazılarım tüm fotoğraf severlere ışık tutar. Sizlere anlatmak istediğim bir çok hikaye ve göstermek istediğim bir çok fotoğraf var. Bunlar için gerçekten sabırsızlanıyorum. En kısa zamanda görüşmek üzere...
Posted from my blog with SteemPress : https://sametceylan.timeets.xyz/2018/06/28/fotograf-cekerken-nelere-dikkat-ederim/