RE: Tevazunun Fazlası & İnsan Zihniyeti
''Kelimelerin gücüne'' inan biri olarak yazının ikinci kısmına bayıldım. Ve değinmeden geçemicem; ''Kadın'' mevzubahsi kafamda dolaşıp duran bir Oroborus. Erk'i erkekten alan bir toplumdaki erkeklerin ''iyi'' muamele edemediği ''kadın''ların yetiştiremediği ''erkek''lerin iyi muamele edemediği .... kadınların yetiştir(eme)diği insanlarız. Burda yetiştirmek yada muamele eden/edilen fiillerini spesifik bir cinsiyete yüklemiyorum, cinsiyetlerin yeri değiştirilebilir. Kısır döngüyü istediğimiz yerden keselim, istediğimiz yerde birleştirelim. Suç olsa da, suçluyu bulmak namümkün. Ama çözüm ortada, hemde apaçık. Cinsiyet etiketinden sıyrılıp insan olmak, insanlığı idrak ettikten sonra parçası olduğumuz doğayı bilmek.... varolabilmek, özgürce! @hknyasar yazılarına denk gelmek mutlu ediyor (azizim)!
evet aynen dediğiniz gibi o döngüyü daha kıramadık biz. yetistirilme tarzımız yanlıs olduğu için kadınlara da yanlıs davranıyoruz farkında olmadan.
herhangi bir suçlu yok ama bunun temelime inersek rönesans ve reforma kadar gider. o yıllardan beri doğu ülkelerindeki (yani ortadoğudan bahsediyorum) sistem bizi geri kalmaya zorluyor ve batı ülkelerinin sistemi bizim tam tersimize onları ileri götürüyor bazı konularda. evet önemli olan insan olabilmemiz ve bunun farkında olabilmemiz. tesekkür ediyorum yorumunuz için.
Bireyin bireysel varlığı ve toplumsallığı arasında kurulamayan sağlıklıklı bağlantı özelde; kadını da erkeği de hem mahkum hem gardiyan kılıyor.Bu toplumsal dinamiğe ister din diyelim ister gelenek , bireyi bireyleştir(e)meden toplumsallığa dahil etti, etmeye çalıştı, çalışıyor. Haliyle, (çok güzel ) değindiğiniz gibi kökler uzak zamanlarda. Değerlendirme şeklinizi ve olayları ele alış şeklinizi (samimiyetle çok) beğendim. İnsanı kalabalık hissettiriyor. Yazdıklarınızı daha sık görmek dileğiyle.