Tarihi Kemeraltı çarşısını geziyoruz.

Merhaba sevgili arkadaşlar,
Bugün sizlerle birlikte tarihi kemeraltı çarşısını gezelim. Güne erken başlayıp kahvaltıdan sonra ablam @bircan ile konak saat kulesinde buluşmak için sözleştik. Hızlıca hazırlanıp yola çıkmama rağmen yoğun bir trafik olunca ablamı biraz bekleterek buluşma noktasına varabildim.

İlk rotamız Hisar cami önündeki çiçekçiler oldu. Birlikte balkonum için çiçek baktık. İstediğim şamadora çiçeği olmayınca bir şey almadık. Daha önce hemen buradaki bir av bayisinde uzun yıllar çalıştığım için kendi adıma sadece biraz nostalji yaşayarak birlikte yürümeye devam ettik.

Hisar Camisi, 1592 yılında Yakup Bey tarafından yaptırılmıştır. İzmir’in en büyük ve gösterişli camisidir. Merkezî bir kubbe ve bunun etrafında yer alan küçük kubbelerle örtülü bir harim mekânı (ibadet edilen asıl mekân) ile kubbeli bir son cemaat yerinden oluşmaktadır.
Yenilenen minaresi ile cami, klasik dönem Osmanlı camilerinin tipik özelliklerini taşımaktadır. Cami içindeki kalem işi süslemeleri, hat sanatının inceliklerinin sergilendiği panolar ve mihrap-minber işçiliği Türk sanat zevkinin en iyi örneklerindendir. Cami 1813, 1881, 1927 ve 1980’li yıllarda onarım görmüştür.
Kaynak: İzmir İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü

Hisar caminin hemen yanı başında olan Kızlar ağası hanı ile gezimize devam ettik. Dışarıdaki sokaklar kalabalık olmasına rağmen kapalı çarşı bölümü oldukça boştu. Bu durum rahat rahat fotoğraf çekmem için büyük bir şanstı. Kızlar ağası çarşısı içinde mini hediyelik eşya dükkanları bulunuyor. Gümüş takılar, kolyeler ve yüzükler vitrinleri süslerken almamak için kendinizi zor tutabilirsiniz. Benimle bütünleşmiş olan her zaman kullandığım turkuaz taşlı yüzüğümü de buradan almıştım. Üst katlarda takılar için tamir dükkanları var ve arada bir parlatmak için buraya getirmek zorunda kalabiliyorum.
Ayrıca çarşının yan tarafında ve üst katının bir bölümünde kahve içmek için küçük kafe tarzı dükkanlar bulunuyor.

Kızlarağası Hanı İzmir‘in en iyi korunmuş tarihi hanlarından birisidir. Kemeraltı Çarşısı’nın içinde Halim Ağa Çarşısı diye bilinen bölgede, Hisar Camii, 906, 902 ve 871 sokaklar ile çevrili olan ve Osmanlı mimarisinin günümüze gelen, İzmir’deki nadir eserlerinden olan han, diğer Osmanlı hanları gibi çarşılı ve avlulu hanlar düzenindedir. Sultan III. Ahmet ile Sultan I. Mahmut’un Dârüssaade ağalıklarını yapan Hacı Beşir Ağa tarafından 1744 yılında yaptırılmıştır. Her ne kadar yapının bulunan çeşmenin kitabesinde 1675 tarihi varsa da söz konusu çeşmenin bir başka yerden getirilerek buraya yerleştirildiği, ya da hanın yapımından önce aynı yerde bir çeşme bulunduğu ve kitabenin o çeşmeye ait olduğu düşünülmektedir.
Kızlarağası Hanı 4 bin metrekarelik kareye yakın dikdörtgen planlı, avluya bakan kısımları iki katlı, ‘Çuha’ ve ‘Cevahir’ bedestenleri adları taşıyan, tek katlı 2 bedesteni olan, yaklaşık 500 metrekarelik avlusu ile görkemli bir yapıdır. Avlusunda bulunan iki katlı mescit günümüzde işlevini yitirmiş, alt katı kahve ocağı, ikinci katı ise işyeri olarak kullanılmaktadır. 1988–1993 yılları arasında restore edilerek günümüzde turistik bir çarşı olarak hizmete giren Kızlarağası Hanı’nda çok çeşitli el sanatları, halı, kilim, gümüş takı, giyim eşyası ve malzemeleri, deri kıyafetler ve çarpıcı hediyelik eşyaların satışını yapan dükkânları bulmanız mümkündür. Buradaki mistik havayı soluyarak avlusunda ve hanı çevreleyen sokaklarda çay ya da İzmir’e özel ‘Fincanda Pişen Türk Kahvesi’ni içebilir ve günün yorgunluğunu atabilirsiniz...
Kaynak: İzmir İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü

Kemeraltına geldiğimiz zamanlarda kahveciler sokağında mutlaka kahve içer gezi ve alışveriş yorgunluğumuzu atarız. Otantik bir hava ve mistik tütsü kokuları ile gerçekten dinlendirici oluyor.
Postumu okuyup benimle birlikte gezdiğiniz için teşekkür ederim.
@mesafe