Stresle yaşamaya mahkum muyuz? [Cointurk 19. Projesi] [furkanalpaslan]

GİRİŞ

Merhaba dostlarım. Birazdan okuyacağınız yazım da kendinizden bir ''evet bana da böyle oluyor'' bulabileceğinize ve onu çözmeye biraz daha yaklaşacağınıza eminim. Önden buyurun başlayalım. :)

STRES NEDİR?

Öncelikle stresin ne olduğundan bahsetmek önemli. Bir şeyle başa çıkmaya çalışıyorsak onun ne olduğunu bilmemiz lazım. Sonrasında ona karşı alınacak önlemleri öğrenmek lazım. Tabi ki sizi burada endokrinolojiden diploma sahibi yapmayacağım. Size halk diliyle sıkmadan anlaşılabilir şekilde anlatacağım.

Şimdi buraya dikkat edin! Stres, kaygı, endişe, korku bunlar birbirlerinin kankasıdır. Biri varsa diğeri ''Vay kankam sende mi burdaydın ya!'' diye yanıbaşın da bitiverir. Stres, kaygı, endişe ve korku kavramları kişinin gelecek hakkında bir konuyu kafasında olumlu ya da olumsuz tasarladıktan sonra bu konuyu tasarladığı şekilde yönetme isteğidir. Fakat geleceği ya da gelişmeleri yönetmek bizim elimizde olan bir durum değildir. Bu yüzden geleceği yönetmeye çalışmayı bırakmalı ve ana odaklanmayı kendimize amaç belirlemeliyiz. Peki bunu nasıl yapacağız?

STRESLE NASIL BAŞA ÇIKILIR

• Anı Yakalayın

Maddeler halinde işleyecek olursak üstte ki paragrafta bahsettiğim gibi anı yaşamak bizim için çok önemli. İnsanlar geleceği düşünmeden edemez zaten bunu yapmayın sakın demiyorum. Geleceği ya da geçmişi düşünmek ayrı şeyler, onlar için harekete geçmek ayrı şeylerdir. Atıyorum benim önümde çok önemli bir spor müsabakam var ve buna hazırlanmak için 1 aylık bir sürem olsun. Şimdi ben size şunu soruyorum bu 1 aylık hazırlanma sürecinde 1 ay sonunda ki maça mı odaklanmalıyım yoksa 1 ay boyunca maça hazırlanmak için yapabileceklerime mi odaklanmalıyım? Eğer ki ilk seçeneği düşünüyorsanız hemen o yoldan geri dönün. (Korkmayın bu çoğumuzun yaptığı bir hata.) Hayır ben anımda kalacak ve o an 1 ay sonrası için ne yapabilirim diye düşüneceğim 1 ay geçtikten sonra ne yapacağım diye düşünmeyeceğim. Hemen bir haftalık program çıkartıp düzenli bir şekilde antrenmanları yapacak vücudumu ve zihnimi müsabakaya hazır hala getireceğim. İşte stresle başa çıkmanın esaslarından biri budur.

Peki anda nasıl kalacağız dostum? Ya da bir anda kendimizi farklı hayal dünyaları içerisinde buluyorsak ne yapacağız? Hemen o konuya da açıklık getirelim.

Öncelikle bilinç çok önemli sen anda kalmak istiyorsun bunu kendine kabul ettir. Çünkü gelecekte olacaklar için yapacağın en iyi şey o an yapacağın icraatta gizli. Derin bir nefes al. Gözlerin bir yerde odaklı veya kapalı olsun. Nefesini kontrol edebildiğini nefes ritmini yakaladığını hissettikçe stresinin de uçup gittiğini farkedeceksin. Sakinleşmeyi yakaladıktan sonra anı yakalamak için en iyi yöntemlerden biri duyu organlarını kullanmaktır. Dokunma, tatma, koklama, duyma... O an etrafında olan bir şeye dokun sertliğine, yumuşaklığına, pürüzüne herşeyine bak veya ağzındaki acı tada odaklan ya da en son ne yediysen onun tadına, odada parfüm kokusu var içine huzur dolmasını sağlayan, dışarda kuşların sesleri veya ev halkının konuşmalarına odaklan işte bunlar seni ana geri getirecek en basit şeylerdir.

• Dilinizden OLUMLU Kelimeler Dökülsün

Hayat aslında sizin yaşamak istediğiniz şeyleri kısmen kendinizin seçtiği ve yönettiği bir zaman dilimidir. Bu süreçte vakit sizin için acı da olsa tatlı da olsa bir şekilde geçecektir. Bunun bilincinde olun. Önemli olan o geçen vakitte sizin ne yaptığınızdır. Ve bu süreçte neler söylediğinizdir. Çünkü her söylediğiniz cümle her söylediğiniz kelime hayatla yaptığınız bir sözleşmedir. Bunu eminim ki çoğu yerden duydunuz hatta birşeyi 40 kere söylersen olurmuş derler. Olur. Çünkü beyniniz olumlu ve olumsuzu ayırt edemez. Şöyle açıklayayım siz ''panik yapma'' derseniz panik yaparsınız. Ama ''sakin ol'' derseniz sakin olursunuz. Ben size pembeyi düşünmeyin dediğimde aklınıza direk pembe gelecektir. İşte tam da bundan bahsediyorum. Hayatınıza giren her cümle aklınızdan da geçecek, ister istemez aklınızdan geçen de hayatınıza girmeye çalışacaktır. Kurduğunuz cümlelere, kelimelere dikkat edin. (Şarkı söylerken bile.)

• Pollyanna Olun

Bahsettiğimiz bu süreçte (hayat) başımıza tonlarca olay gelecek ve tonlarca tecrübe edineceğiz. Bu yaşadığımız olaylardan arta kalan herşeyi almamamız lazım. Nasıl ki, bir araba düşünün arızalı bir parçası olduğunda veya yağını bile farklı döktüğümüzde arıza çıkartıyor işte insanda böyle basit bir canlıdır. Sana lazım olmayanı yanında taşımayacaksın. Yaşadığın olumsuz tecrübelerden olumlu içeriği söküp alacaksın ve yoluna devam edeceksin. Eğer böyle bir davranış sergilersen farkedeceksin ki ne kadar olumsuz tecrübe yaşarsan o kadar olgunlaşacaksın. Her gün aynı yoldan işine gidiyor olabilirsin. Ne zaman yeni bir yol bulmaya karar verirsin biliyorsun değil mi? Her zaman gittiğin yol tıkandığında... İnsanların hiçbiri %100 doğru değildir. Hiçbiri de %100 yanlış değildir. %99'u da almayı bilmelisin, %1'i de.

Zihinsel pratikleri öğrendiğimize göre fiziksel pratiklerden bahsedelim.

• Spor Yapın

Bunu buraya sadece stresle başa çıkmak için yazmıyorum. Hayatınız ne denli ilerleyiş içerisinde olursa olsun spor yapmak yaşayış tarzınızı, düşüncelerinizi, zindeliğinizi, uykunuzu, yemek yemenizi kısacası herşeyinizi baştan aşağı değiştirecektir. Yapabileceğiniz ve sizi rahatlatabilecek o kadar çok spor dalı varken stresi midenizde, bacaklarınızda kafanızda hissetmek kendiniz için yapacağınız en kötü hamlelerden biri olur.

• Papatya Çayı Mucizesi

Kendinizi rahatsız hissettiğiniz anlarda bir bardak papatya çayı kaynatın ve için. Kokusu dahi sizi nasıl rahatlatacak farkettiğiniz de stresli anlarınız için vazgeçilmez bir içecek haline gelecektir bana güvenin.

• Yemek Yemek

Stres yaptığımız anlarda bizi en çok etkileyen olaylardan birisi de yemek yememizin kısıtlanmasıdır. İştahınız tamamen kaçar, o dönerler, o kebaplar, o tatlılar bir anda cazibesini yitirir. Mide bulantısı üşüme hissi üstüne cabası olur. Böyle zamanlarda benim tavsiyem üstüne gidip bir şeyler yemeniz şeklinde olacaktır. Çünkü vücudumuz ısısını korumak için besinlere suya ihtiyaç duyar. Streste tam bunların karşıtını ister. Stresin oluşması için ortam oluşturmayın. Canınız istemiyor olsa da vücudunuzun buna ihtiyacı var. Stresin etkilerini azalttığını hatta bazen de tamamen yok ettiğini farkedeceksiniz.

Ana maddeleri geride bıraktıktan sonra birkaç küçük detaydan bahsedip bitireceğim.

Şunu unutmayın gerçek olduğunu zannettiğiniz stresler ve kaygılar aslında hayatımızda daha gerçekleşmemiş veya gerçekleşmeyecek şeylerdir. Gerçekleşme ihtimali sizin ne kadar gayret gösterip göstermediğinizle alakalıdır. Yüzünüzde daima bir parça gülümseme olsun. Stresinizi kontrol etmeye çalışmayın edemezsiniz oluşmasına ortam hazırlamayın.

Bunlar benim yaşadığım olaylardan edindiğim tecrübelere bağlı paylaşımlarımdı. Umarım okurken sıkılmamışsınızdır ve hayatınıza katabileceğiniz birkaç baloncuk kafanızda oluşmuştur. Başka yazılarda görüşmek üzere kendinize dikkat edin dostlarım. :)