Bitcoin Supercycle Anlatısı

Bitcoin’in son bir senedeki yükselişini daha önceki dönemlerden farklı olduğu açıklamak için supercycle anlatısı (narrative) ya da teorisi ortaya atılmaktadır. Öncelikle normal bir cycle’ın nasıl işlediğini anlatıp, daha sonrasında supercycle anlatısındaki argümanlara bakalım.

Regular cycle (piyasadaki normal döngüsel hareket) belli bir asset’e olan talebin artması sonucu önce fiyatın artması, sonrasında ise arzın talebi karşılamak için artması ile fiyat hareketliliğinin dengelenmesi ile ortaya çıkar. Örnek olarak gümüşü ele alalım. Yeni bir teknoloji ya da ürünün hammaddesi olarak gümüşün kullanılacağı bilgisi piyasada dolaşmaya başladığında gümüşe olan talep artar. Halihazırdaki gümüş çıkarma kapasitesi hemen artamayacağı için, arzın bu talebi karşılamak için daha fazla üretim yapana kadar gümüşe olan talebin artmasından dolayı fiyatta ani yükselme görülür. Ancak bir süre sonra gümüşün çıkarma kapasitesi artırılınca (stock-to-flow oranına göre bu mümkündür) bu arzda bir yükselmeye neden olacaktır ve talep aynı olsa a fiyatta bir düşüş görülür.

Bitcoin’deki buna benzer döngüler 2013 ve 2017 de görüldü. Bitcoin’e olan ciddi talep artışı nedeniyle fiyatta ani yükselmeler görüldü ancak daha sonra bu fiyat artışı mining’i daha cazip kıldığı için daha fazla Bitcoin çıkartılmaya başlandı, yani arzda bir yükseliş görüldü. Sonraki yıllarda da Bitcoin’in fiyatı hem telebın düşmesi hem de arzın yükselmesi ile daha durağan şekilde seyretti.

2020’nin başından itibaren şahit olduğumuz son cycle ise öncekilerden biraz farklı. Talep konusunda benzer bir artış var ancak bu cycle’da kurumların Bitcoin talebi yeni bir veri olarak karşımızı çıkmakta. Kurumlar satın aldıkları Bitcoin’leri spekülatif bir araç olarak kullanmaktan ziyade hazinelerinde duran varlıklarını değerlendirdikleri asset’lerden birisi olarak görmektedirler. Daha önce varlıklarını muhafaza ettikleri yatırım araçları olan hisse senetleri, yatırım fonları, tahviller ve emtialara ek olarak Bitcoin eklenmektedir. Bu sayede kurumların alımları piyasadaki alınıp satılabilir Bitcoin miktarında ciddi bir düşüşe neden olmaktadır. Her ne kadar talepte bir artış olsa da kurumların yaptıkları ciddi miktardaki alımlar satın alınabilen Bitcoin miktarında ciddi bir düşüşe neden olmaktadır. Cycle’ın tepe noktasından çıkışın yolu arzdaki artışın talebi yakalaması ve fiyatta dengenin gelmesidir. Ancak son bir senede Bitcoin’de görülen arz-talep dengesi ciddi oranda arzın aleyhine işlemektedir.

Özetle, zaten sadece 21 milyon çıkartılabilecek olan Bitcoin’in 18 milyondan fazlası çıkartıldığı için arz yönünde ciddi bir baskı görülmektedir. Kurumların Bitcoin alımı ve aldıkları Bitcoin’leri dolaşımdan çıkartmaları da bu arz-talep dengesi nedeniyle Bitcoin’in fiyatının sürekli artmasına neden olmuştur. Bu cycle’dan çıkışın tek yolu ya arzın artması ya da talebin düşmesidir. Birinci seçeneğin imkansız olması zaten Bitcoin’i değerli yapan en büyük nitelik. İkinci seçenek yani talebin düşmesi ise kurumsal alımların devam edeceğini ve Bitcoin ETF gibi yeni ve daha kolay yatırım araçlarının yakında mümkün olacağını düşünürsek pek mümkün değildir.

Ek olarak bu cycle’daki Bitcoin alımlarının önceki dönemlere göre niteliksel farklılığını görmek için aşağıdaki tablo oldukça faydalıdır. Bitcoin’in fiyatındaki artışa rağmen, 2017 dönemindeki tepe noktasında olduğu gibi exchange şirketlerinde abi bir birikme yoktur. Bitcoin’in satılabilmesi için Bitcoin’lerin öncelikle bu exchange adresler (Coinbase ve Binance gibi) geçmesi gerekmektedir. Ancak bu adreslere geçtikten sonra banka hesaplarına transfer mümkündür.

4.jpg

Coin Marketplace

STEEM 0.20
TRX 0.15
JST 0.029
BTC 64572.94
ETH 2630.79
USDT 1.00
SBD 2.82