Piyadenin Kökeni - 6 ( Makedon Ordusu )

Resim Kaynağı // Image Source

Makedon Ordusu

Hayatının bir bölümünü Peloponez Savaşları sonrasında Thebes’te geçiren 2.Philippe, burada kullanılan esnek falanjın özelliklerinin farkına varmış ve bu taktikleri Makedonların oldukça üstün oldukları süvari yapılanması ile birleştirmiştir. Çok daha karmaşık, esnek, farklı coğrafyalara ve farklı durumlara uyum sağlayabilecek bir askeri yapılanma oluşturmuştur. Esneklik farklı durumlara adapte olabilmeye yardımcı olmuştur. Makedon kültüründe süvari oldukça önemli bir yere sahiptir (milattan önce 3.yüzyıla kadar). Philippe bu sisteme flanj sistemini de eklemleyerek kendine has bir Makedon falanjı inşa etmiştir.

Makedon falanjı ile Yunan falanjı farkı: Makedon falanjında kullanılan mızraklar çok daha uzundur. En arkadaki askerin mızrağı en öne yetecek uzunluktadır. Bu yapının en önemli silahı sarısap denilen uzun mızraklardır. Makedonlar daha hareketli, daha hafif bir kalkan kullanmışlardır. Bu yapı Makedon ordusunu tutan falanj sisteminin temelini oluşturmuştur. Merkezi tutan falanjın etrafında farklı sınıflarda, farklı işlevlerde uzmanlaşmış askeri sınıflar yer almıştır.

Ağır süvari: Düşman zayıfladığında şok saldırısı yapma, arkadan dolaşma görevine sahiptir.

Hafif süvariler: Falanj hareket halindeyken falanjı yanlardan gelecek saldırılara karşı koruma, düşmanın açıklıklarından sızma gibi görevlere sahiptir. Ayrıca süvariler falanj olarak değil tek tek savaşma üzerine kurulmuştur. Bu durum gevşek ancak çeşitlilik gösteren, geleneksel ile antik askeri disiplini birleştiren çok etkili bir mekanizma yaratmıştır.

Klasik Makedon Ordusunun Örgütlenme Biçimi

Merkez yine falanj tarafından tutulmuştur. Temel amaç düşmanı bir yerde sabitlemek ve sürekli baskı altında tutmaktır. Öndeki düzensiz birlikler düşmanla ilk bağlantıyı kurarken sapan kullanmışlardır. Falanjın kenarında ağır seçkin piyadeler, en kenarlarda ise hafif süvariler konumlanmıştır. Onların amacı düşmanı yok etmek değil düşmana arkadan sızmaktır.

İskender dönemi

İskender, Makedon ordularını yönetmiş ve bu sistemi kullanan Makedon orduları, güney komşusu olan Yunan polislerinin bütün ordularını yenmiştir. Nihai mücadele ise Makedon tehdidine karşı birleşen Atina polislerin ordusuyla milattan önce 338 yılında karşılaştığı Khaeroneai muharebesidir. Bu muharebe ile Yunan yarımadasına kimin hakim olacağını belirlenmiştir. Makedon falanjının esnekliğinin ne kadar önemli olduğu kanıtlanmıştır. Muharebe sırasında falanjın sağ kanadını Philippe komuta etmiş, sol kanadını ise daha 18 yaşında olan İskender yönetmiştir. Philippe önce sahte ricat yaparak geri çekilmiş, Atina süvarileri ve hoplitlerden oluşan orduları Philippe’i takip etmeye başlamışlardır. Atina birliklerinin arasındaki mesafe açılınca İskender süvari birlikleri ile araya girip Atinalıların arkasından dolaşarak ordularını imha etmiştir. Bu muharebeden sonra Yunan yarımadası Makedon kontrolüne geçmiş ve Helenistik dönem başlamıştır. 2. Philippe suikast ile öldürülünce İskender tahta geçmiştir.