Eren Star Yollara Düştü: Gelibolu ve Sardalya Festivali !

Bu gün sabahtan Gelibolu'ya ardından Kabatepe plajına gitmek için yola koyulduk. Gelibolu'nun her sene düzenlemiş olduğu Sardalya Festivali bu sene Gelibolu halkının huzuruna aşağıda listelemiş olduğum kişileri sunacaktır.

• 17 Ağustos: Yavuz Seçkin
• 18 Ağustos: Burhan Güneş
• 19 Ağustos: Manga
• 20 Ağustos: Sertab Erener

---

Açıkçası bu festival pek umrumda değil, konu olsun diye yazıyorum işte. Sabah Gelibolu'ya gitmemin amacı ise dondurma yiyip Kipa'dan bira almaktı. Festivalle uzaktan yakından alakam yok ama kendimi bir anda bu hengamenin içinde buldum. Ve bu hengameyi sizinle paylaşmak zorundaymış gibi hissettim. Devam ediyorum...

Bu gün maNga çıkacağı için Gelibolu halkı öğlen saatlerinde elektro gitar ve bass gitar seslerinin gürültüsüyle güne merhaba demiş belli.. Arabayla mekana giriş yaptığımız an kendimizi büyük bir gürültünün içerisinde bulduk. Elemanlar prova yapıyordu kendisini kaybeden dedem bastonu atıp başladı ritim tutmaya. Kendisinin geçmişten gelen asi bir rock kültürü olduğunu belirtmek isterim.

Neyse toparladım ben dedeyi, buraya geliş amacımızın ne olduğunu yineleyerek ekibi dondurmacıya doğru yönlendirdim. Gelibolu'nun trafiğe kapalı şirin bir caddesi var, caddenin girişinde sol tarafta yılların dondurmacısı olan ROMA dondurmacısı ve hemen sağında yine aynı şekilde yılların marketi olan OSMAR market vardır. Genelde insanlar Osmar'dan alışverişi yapıp soluklanmak için ROMA dondurmacısında ufak bir mola verirler. Bu sene geldiğimden beri hiç buraya uğramadım dün gece abim İstanbul'dan geldiği için dedik bir uğrayalım da adet bozulmasın. Elemanlar değişmişti çocuğa dedim bana kornet külahına yap. Çingene tipli çocuk bana şöyle dedi;

En az 3 top koyacağım o zaman.

Dedim kardeşim sen dalga mı geçiyorsun bu nasıl bir ikâz böyle ? İster 10 top yerim ister 2 top yerim. Ufak bir sürtüşmenin arından çocuğun kafayı çikolata sosuna bandırdım olay daha fazla büyümeden 5 top Kornet külahlı dondurmamı keyifle yedim..

Şimdi festivali falan bir kenara bırakıp size Gelibolu hakkında ufak bir kaç bir şey söylemek istiyorum. Söylemeden önce şu limanın güzelliği ile sizi baş başa bırakıyorum.

---

---

Valla burda pek gezip görülecek yer yok gibi geliyor bana, belki de uzun zamandan beri burada olduğum için olabilir ama ilk kez gelen bir insan Piri Reis müzesini ziyaret edebilir. Valla müzenin içinde de pek bir şey ufak bir yer girişi şu şekilde;

Sadece girişini paylaşacağım merak etmeyin içine girip sıkıcı bir yazıya dönüştürmeyeceğim bu postu. O kadar Gelibolu'dan bahsediyoruz Piri Reis Müzesini de söylememiş olmayayım diye ucundan bir fotoğraf paylaşıyorum.

Şimdi birazdan göreceğiniz görsel öğlen saatinde çekildiği için çok alımlı gelmeyebilir. Fakat siz bu tenteli yeri gece görün Gelibolu'nun o ufacık tenteli yeri taksime taş çıkarır bir vaziyete bürünüyor. Bunu anlatmayacağım merak eden gitsin görsün Limanın hemen üstü oluyor bahsettiğim yer.

Son olarak Kabatepe'nin dedemin rock sevgisiyle kapışacak seviyede olan berraklığı ile ve nezih plajıyla baş başa bırakıyorum.

---

---

---

Geçen sene Kabatepe bu kadar keşfedilmemişti tek başıma yüzdüğüm zamanları biliyorum... Girişte 10 TL talep ettikleri zaman buranın da Kapitalizmden dersini aldığını öğrenmek üzdü. Esen kalın.

---